• trenlerde bir grup yolcu icin ayrilmi$ oda gibi bolmelere verilen isim.. (bkz: apartman)
  • yolcu trenlerinde vagonların bölmelerle ayrılmış bölümlerinden her birine verilen ad....
  • yerlesim bicimi atli arabalardan*** miras bir icattir. soyleki bu arabalarda kabinin basi ve sonunda tekerlekler oldugu icin herkes gidis yonunde ayaklarini uzatamiyordu, maksimum yolcu ve ortak diz ayak alani kullanimi hesaplandiginda karsilikli ayak boslugunu kullanan karsilikli koltuklar en ekonomigi idi. bu yerlesim bicimi nedeniyle karsinizda oturan tanidiginiz-tanimadiginiz insanla en azindan dizleriniz birbirine degerek yolculuk ediyordunuz.

    vagonlar ilk tasarlandiklarinda kendilerinden onceki tasima biciminden -haliyle- etkilenmislerdi. avrupa ve dolayisiyla hindistanda vagonlar dip-dibe yerlestirilmis kompartmanlardan ibaretti, koridor yoktu, ve her kompartimanin kendi kapisi vardi. karsilikli bakan koltuklarda at arabasina gore daha az gurultu oldugundan sosyallesme hat safhaya cikmisti.

    tren kuzey amerikada ise cok daha uzun yolculuklarda kullanildigindan, ve aristokrasi takintisi olmadigi icin her vagon bir butun olarak ele alinip tek yone bakan ve birbiriyle sosyal iliskiye gecmeden yolculuk edebilecek bir bicimde tasarlanmisti. kompartman kavrami, bu ulkenin kendi aristokrasisinin gelismesiyle yeniden ortaya cikmisti.
  • her ne kadar apartıman kelimesini hatırlatsa da kompartmandan farklıdır.
  • bölme.
  • (bkz: smoker)
  • iletişim yayınları'ndan çıkan bir ilk roman.

    tanıtım metni;

    kompartıman
    canol balkaya

    “hani az önce size farklı ölüm şekillerinden bahsediyordum ya, belki de bana bir ayrıcalık verilmiş. o da, kendi cenaze törenimi organize etme lüksü. ben de bu lüksü kullanmaya karar verdim. sizden yapmanızı istediğim birkaç şey var. ne de olsa herkes son arzusunun yerine getirilmesini hak eder...”

    musa, kanser hastası bir adamdır. çetrefil zamanlardan geçmesine rağmen yaşama aşkını hiç yitirmemiştir… ömrünün son günlerinde sevdikleriyle beraber, ankara ekspresi’ne binip ebedi bir yolculuğa çıkmak ister. bu yolculukta onları gizemli mektuplar beklemektedir. ama asıl sürpriz, geçmişten çıkıp gelen, ne idüğü belirsiz tuhaf yabancının kendisidir…

    kompartıman, ayazına ve gri devlet binalarına rağmen ankara’yı sevenlerin hikâyesi. seksenlerin kaotik atmosferiyle örülü, muamma yüklü bir ilk roman.

    canol balkaya, duyarlı, içli ve melankolik bir kalem…

    edit: üzülerek söylüyorum zaman kaybı. polisiye-gerilim süsü verilmiş kapak ve arka kapak metni var ama roman bildiğin dram.
  • bkz:” şişli’de bir apartuman
    eğer yoksa halin yaman” *
  • "ı"
    karar veremedik,
    kompartman mı?
    kompartıman mı?
    vagonlar, hayaller ve sohbetler norveç'e kadar uzanıyor.
    kimin de ekonomi konuşuluyor, kimin de norveç fiyortları.
    kompartıman ve kapitalist düzen çok karışık bir düzen. "anlayana"
  • raymond carver'in katedral isimli öykü kitabında yer alan dördüncü öykü.

    olmadık bir günün olmadık bir sabahında açıp okumamla beni bulunduğum yerden alıp bilmediğim bir trenin, bilmediğim bir kompartımanına taşımayı başarmıştır. başarmıştır çünkü bu olmadık günün sabahı, olduğum yerden başka bir yerde olmanın nasıl mümkün olabileceği, bunun nasıl içime sinebileceği, neyse bu kadar düşünmeyip bir öykü okursam nelerin içime sindiğini hatırlayabilirim düşüncesiyle başlamıştı.

    bir öykü daha ne yapsın.
hesabın var mı? giriş yap