• büyük türk büyüklerinden olan katip çelebi, döneminin en ünlü tarih yazıcılarındandı. 5 dil bilen çelebi (arapça, farsça, latince, fransızca) bizlere keşfü'z zünun, cihanüma gibi bir çok eser hediye etmiştir. sıklıkla evliya çelebi ile karıştırılan katip çelebi, aslında o devirde yaşamış diğer tarihçilerle (peçevi, naima) karıştırılmamalıdır.
  • 'hacı kalfa' lakabına sahiptir.
  • ankara kavaklıdere'de bir sokak ismi
  • --- spoiler ---
    düşünürlerden biri, 17. yüzyılda osmanlı imparatorluğu'nun avrupa hakkındaki bilgi eksikliğini gidermeye çalıştı. bu şahıs "mustafa katip çelebi" ismiyle tanınan hacı halife (1609-1657) idi. o, batı ilerlemesi ve tarihini anlama üzerinde önemle durdu.

    katip çelebi, osmanlı imparatorluğunun dışındaki dünyayı osmanlılar'a tanıttı. yardımcısı yeni müslüman olmuş şeyh muhammed ahlas adında bir fransız'dı. onunla birlikte, latince yazılmış coğrafya, avrupa ve asya dinleri konusundaki kitapları türkçe'ye tercüme etti. oluşturduğu bu kitaba cihannuma adını verdi. kitapta, çoğunlukla islami ve islami olmayan, örneğin japonya gibi, ülkelerden bahsediyordu. taeschner'a göre cihannuma osmanlı imparatorluğu devrinde coğrafya alanında önemli bir kitap sayılırdı. bu, doğu orta çağ düşüncelerinin, yeni avrupa düşünceleri ile arasındaki ilişkiyi gösteriyordu.

    katip çelebi, 1654 senesinde bir dizi latince kitabı daha türkçe'ye tercüme etti ve ona frenk tarihi adını verdi. bu kitapta, frenkler, yani "avrupalılar" hakkında bilgiler veriliyordu. katip çelebi, aynı yıl irşadu'l-hıyar ile tarihi'l-yunan ve rum ve nasara adında bir kitap daha yayımladı. bu kitapta fransa, ispanya, danimarka, macaristan gibi ülkeler ve venedik hükümet yönetimi hakkında yazılar yazmıştı. bu kitapla özellikle avrupa'dan habersiz olan osmanlılar'a, hıristiyan dünyası hakkında bilgiler sunuyordu.

    menage bu konuda şunları söylüyor:
    "katip çelebi, bu kitabı yazmadaki amacını önsözde anlatıyor. hıristiyan avrupa çok güçlü durumdadır. müslümanların tarihi yalnızca onların hakkında bir dizi yolculuk anılarını ve efsaneyi yeterli görüyor. bu yüzden katip çelebi dindaşları olan müslümanları gaflet uykusundan uyandırıyor. kendi kitabını, atlas minör adındaki kitap ve diğer kitaplarda topluyor."

    menage, katip çelebi'nin bu kitap ile diğer kitaplarını düsturu amel adı ile ondan iki yıl önce yazmış olabileceğini söylüyor. düsturu kamil de onun tarafından yazılmıştı. tekrar osmanlı imparatorluğu'nun zayıflama sebeplerine dönüyor ve osmanlı'nın dış düşmanlarının yani avrupalılar'ın güçlenmesinin sebepleri hakkında uyarılarda bulunuyordu. bunlar osmanlı düşünürlerinin 17. yüzyıl avrupası hakkında derin habersizliklerinin işaretidir.
    --- spoiler ---

    *not: yukardaki metnin tamamı ünlü iranlı tarihçi abdulkerim hadi hairi'nin "osmanlı'nın batılılaşma çabaları ve batı'nın iki yüzü" adlı kitabından alıntıdır.
  • (bkz: mizan ül hak)
  • 17. yy osmanlı fikir tarihinde katip çelebi'nin mümtaz bir yeri vardır. katip çelebi osmanlı devri türk ilim tarihinin en büyük bibliyograf ve coğrafyacısıdır.

    mezarı zeyrekte unkapanı'na inen caddenin solunda katip çelebi ilk öğretim okulunun yanında iken, 1950'lerde yol çalışmaları dolayısıyla caddenin karşısındaki voynuk şuca camii kabristanına kaldırılmıştır.
  • içinde bulunduğumuz 2007 senesinin ölümünün 350. yıldönümü olması nedeniyle hakkında çeşitli bilimsel toplantılar yapılmaktadır. bilim ve sanat vakfı 17 kasım 2007 tarihinde kendisi ile ilgili bir panel düzenlemiştir. bilgi için: http://www.bisav.org.tr/…lik_detay/index.cfm?id=946

    ayrıca 20 haziran 2007 tarihinde üsküdar belediyesi tarafından düzenlenen toplantı ile ilgili bilgi için (bkz: #10965155)
  • evliya çelebi gibi sancakları ve asker sayılarını bile birbirine karıştıran birisi değil, on tane yirmi sekiz çelebi mehmet efendi gücünde bir yazardır. eserinde* sadece avrupa'yı osmanlı'ya tanıtmakla kalmaz, japonya hakkında bile yazar çizer. japonların ahlak ve adetleriyle ilgili yazdığı kısımdan alıntılayalım:

    "bu cezire halkının büyükleri ve ekabirleri enselerinde biraz perçem kor. orta tabaka halkı başının yarısını yolar; oğlancıklar başının önünü yolar ve cümlesi yanında birbirinin perçemine el ile dokunmak büyük ayıp ve ardır. cümlesi kıllarını cımbız ile yolarlar. ve bunlar ak ve kerliferli ve güzel olur. döşek gibi kaba ve pak hasırlar ile evlerini döşeyüp onun üzerinde otururlar. başları altını taş veya odun ile kabardırlar ve bunlar açlığa ve susuzluğa ve sıcağa ve uykusuzluğa çok sabır ve tahammül ederler. doğan oğlancıkları, sert soğuklarda bile, ırmaklara sokup yıkarlar. memeden kestikten sonra, analarından ayırup güç yerlerde meşakketle büyütürler ve ava alıştırırlar. lakin fakirlikten daha çok nefret edilecek ve iğrenç nesne görmezler. o sebepten çoğu karılar, oğulları fakir olup ekabir hizmetine varmasın deyü, katlederler. avretler ipekten kumaşlar giyer ve baştan ayağa dek örtünür. pabuçları buğday sapından işlenüp örülmüştür. erleri büyük tafra ile giyinmiş ve silahlanmış gezerler. ve bunlar çin halkı gibi nezafet ve taharet ile azim mukayyettirler. kaz, tavuk ve sair ehli hayvanları bile evlerinde, kirletirler deyü, komazlar. hep kırda gezdirirler. ve yemeklerinde diz üzerine oturup iki çatal çubuk ile alıp yerler, ellerini bulaştırmazlar. ve yaygıları kirlenmemek içün pabuçlarını taşrada çıkarup ziyade ihtimam ederler... bunlar üzüm yetiştirmesini ve şarap yapmasını bilmeyüp pirinçten boza gibi bir nevi rakı ve şarap yapup biribiri aşkına içüp garip haller gösterirler. ve misafire riayet ederler. ve bunlar bir cins sıcak şerbete gayet düşkündürler. ol şerbet anların vücutlarının sıhhatini uzun zaman korur. bundan gayri şarap bilmezler."
  • hayat hikayesinde yazana gore, cicek yetistirmek gibi buyuk bir meraki olan, tarihsel kisiliktir.
  • türk uygarlığı'na aklı, fikri, zekası ve de -iyi ki- kalemiyle katkıda bulunmuş takdire şayan entelektüel kişi.
hesabın var mı? giriş yap