• ulu bir kavak ağacının yanında bir kabak filizi boy göstermiş. bahar ilerledikçe bitki kavak ağacına sarılarak yükselmeye başlamış. yağmurların ve güneşin etkisiyle müthiş bir hızla büyümüş ve neredeyse kavak ağacı ile aynı boya gelmiş. bir gün dayanamayıp sormuş kavağa:

    -sen kaç ayda bu hale geldin ağaç?

    -on yılda, demiş kavak.

    -on yılda mı? diye gülmüş ve çiçeklerini sallamış kabak.

    -ben neredeyse iki ayda seninle aynı boya geldim bak!

    -doğru, demiş kavak.

    günler günleri kovalamış ve sonbaharın ilk rüzgârları başladığında kabak üşümeye sonra yapraklarını düşürmeye, soğuklar arttıkça da aşağıya doğru inmeye başlamış. sormuş endişeyle kavağa:

    -neler oluyor bana ağaç?

    -ölüyorsun, demiş kavak.

    -niçin?

    -benim on yılda geldiğim yere, iki ayda gelmeye çalıştığın için.
  • 1. öğrenme eğrisi
    herhangi bir iş için kişilerin öğrenme eğrisi değişkenlik gösterir, en azından yazılım sektöründe böyledir, ancak diğer sektörlerdeki arkadaşlar da bu tezimi onaylayacaktır diye düşünüyorum. dolayısıyla kariyer yolunda ilerleken kişilerin hızı değişkenlik gösterecektir. önemli olan bunun farkında olmak ve bunu avantaja çevirmektir. ortalama öğrenme eğrisine sahip birisi 1 birim zamanda 1 birim iş yapıyorsa, senin normalden sapman lazım. daha hızlı öğrenip, 1 birim zamanda daha fazla iş çıkarıp fark yaratman, katma değer sağlaman lazım. o zaman daha fazla çalışmam gerekmez mi diye soracak olursan eğer, işte dikkat edilmesi gereken nokta da burasıdır. çalışma arkadaşlarınla aynı emeği sarf edip bu çıktıyı elde etmen gerekir.

    2. kendini bilmek
    her zaman hangi işin ne kadar zamanında yapılacağını bilmen gerekir. sorduklarında verdiğin tutarlı cevaplar zaman içinde güven kazanmanı sağlayacaktır. eğer birkaç denemen sonra, tutarlı olmadığını farkedersen kendi katsayılarını belirle tahminlerini bununla çarp x2, x3. unutma işler hiç bir zaman yolunda gitmeyecektir. sonuçta herhangi bir dersin projesi için çalışmıyorsun. patronlar hocalar kadar insaflı olmayacaktır ve patronun senden beklediği işin tamamlanması kadar ne kadar zamanda tamamlanacağıdır.

    3. fırsatçılık
    her an karşına yeni bir fırsatın çıkabileceğini göz önünde bulundurmalısın. bu yeni bir kariyer fırsatı da olabilir, mevcut iş yerindeki bir fırsat da olabilir. bunun için iş çevreni sürekli geliştirmek, insan ilişkilerini sürekli geliştirmek; mümkün olduğunca gereksiz çatışmalardan uzak durmalısın.

    4. iş tanımı
    bence en önemlisi bu, sevdiğin işi yapmak. hayatının neredeyse yarısını adayacağın bir meşgaleden bahsediyoruz. en azından her sabah uyandığında ayaklarının geri geri gitmemesi gerekiyor. aksi durumda bir insanın mutlu bir hayat geçirebileceğini düşünmüyorum. işin kötü tarafı kimse böyle bir şeyi deneyimleyip, hayatına bir keşke eklemek istemez. o nedenle en dikkat edilmesi gereken nokta burasıdır.
  • kasiyer tavsiyeleri diye okuyan bi bensem üzülürüm??

    kasadan geçerken "50 liralik alişveriş sek kaşar peyniri 10 lira" demelerinden bahsediliyor herhalde sanmiştim.

    nerden baksan vizyonsuzluk.
  • işe yarar mi bilmediğim tavsiyelerdir.
    tepkisel bir insansanız öpe öpe törpülerler. bu yüzden herhangi bir tepki vermeden kendinizi kontrol etmeyi mutlaka öğrenin.
    duygusallık en büyük dezavantajınızdır. duygusallığı plazanın kapısında bırakın.
    ve maalesef yeni iş hayatına atılacak arkadaşların sevmeyeceği başka bir tavsiye, politik olmayı öğrenmezseniz yıllar yılı kendinizi aynı pozisyonda görebilirsiniz.
    iş hayatında seçenek yoktur. kurallar bellidir ve yel değirmenlerine karşı savaşmaya çalışanlar ne kadar üstün mesleki yeteneklere sahip olurlarsa olsunlar olduklari yerde saymaya mahkumdurlar. ne kadar erken psikolojik evrime başlarsanız o kadar hızlı ilerlersiniz.
    acı ve fakat gerçek !!!
  • batı avrupa ve rusya hariç özellikle tv dizileri dolayısıyla dünyada korkunç bir türkçe merakı var. speaky adlı uygulamadan edindiğim bir sonuç bu, garanti veriyorum. kariyerimizi nasıl kuruyoruz?

    - lisans eğitimi opsiyonel, genel kültürünüzü ve becerilerinizi geliştirecek herhangi bir sosyal bilimler alanı olabilir. doğrudan türkçe öğretmenliği ya da türk dili ve edebiyatı da olabilir. ayrı bir avantaj sağlayabilir.
    - eğitim süresince b2 düzeyinde bir ingilizce geliştiriyoruz
    - mümkünse buna daha sonra arapça ve ispanyolca ekliyoruz. fas, tunus ve cezayir gibi ülkeler için arapça yerine fransızca da olabilir. ama arapça ile ülke sayısı katlanır.
    - sonra maceracı karakterimizle birlikte ver elini kuzey afrika, balkanlar ya da güney amerika; türkçe öğretiyoruz...

    (bkz: beyler repleri unutmayalım emeğe saygı)
  • ne iş yaparsanız yapın işinizi sevin ona aşkla bağlanın.
  • eğitiminiz ve vasıflarınıza göre başka ülkelerdeki benzer pozisyonlara da rahatça başvurabileceğiniz bölümlerde okuyun.
  • ne yaparsanız yapın, mezun olmadan insan gibi konuşabilecek düzeyde ingilizce bilin. ingilizce bildiğini iddia eden insan sayısı %6 ülkede ve eğer düzgün ingilizceniz olursa tüm kapılar size açılır biraz da işinizi düzgün yapan biri iseniz aç kalmazsınız, başarılı olmanız da çok daha kolaylaşır.
  • bilgisayar muhendisiyim.
    2,5 seneye yakın tecrubem var ve hem hayat hem hem kariyer konusunda tavsiye almaya açığım ve buna çok çok ihtiyacım var.
hesabın var mı? giriş yap