• ilk olarak 1991'de paris'te yayınlanan bir bernard werber eseri. orijinal ismi les fourmis'dir. daha sonra bu kitabın büyük başarı sağlaması üzerine devamı olan "karıncaların günü" adlı eser yayınlandı. kitaba gore, siz bu satırı okurken yeryüzünde 40 insan doğup, 30 insan ölmektedir. 700 milyon karınca doğup, 500 milyon karınca ölmektedir.
  • 1990 yılında üniversitede okuyan doğa tutkunu iki genç tarafından kurulmuş gezi kulübü, ya da böyle bişi..şimdilerde almış başını gitmiş o ayrı..yürüyüşleri kampları kursları olur..bir kez kaçkarda karşılaştığımızda katılanlardan keyifli zamanlar yaşandıgını duymustuk..
    http://www.karincalar.com/
  • pek sevilmeyen, tesbit edildiğinde hemen anteni tutma hissi uyandıran garip dizi. yalan rüzgarı gibidir. çok fazla atraksiyon görülmez. en büyük atraksiyon zaten dizinin kendisidir. belkide sonsuza kadar gidebilecek derecede hareketli karıncaların bir o yana bir bu yana koşuşturmasını konu alır.

    ekonomik şartların zorlugundan ötürü, bir set bile hazırlanamamıştır. başrolde oynayan milyonlarca küçük siyah karıncalar, beyaz bir zemin üzerinde ordan orya koşarlar, zıplarlar. en heyecanlı yeri ise karıncaların bulundugu zeminin karıncalarla birlikte yukarıdan aşagıya doğru akmasıdır. zaman zaman yukarıdan aşagıya doğru akan zemin yavaşlar yavaşlar, daha sonrada aşagıdan yukarıya doğru akar ki, adrenalimizin hat sahfaya ulaştıgı evrelerden biridir.
  • bir nakliye firmasi ..
    kendi adima bir nakliye firmasina verilecek en guzel isimlerden biri
  • nükleer atık yiyip dev gibi olan, sonra da doğal olarak köye kasabaya saldıran karıncaları konu alan bir felaket filmi. kardeşi için (bkz: katil arılar)
  • adana'da çeninkaya'nın yanında giyim eşyası satan büyük bir mağaza.
  • "küba bizden sorulur" diyebilecek kadar küba'nın onlardan sorulduğunu iddia eden, ancak 2007 aralık sonu grubunu, yurt dışına daha önce hiç çıkmamış olduğunu söyleyen üniversite öğrencisi bir genç kızımızla birlikte gönderecek kadar bu işi artık hiç ciddiye almadığını hissettirmeye başlayan, programda olmasına rağmen bazı aktivileri gerçekleştirmeyen (yada gerçekleştiremeyen), götürmüş olduğu grubun katılımcılarına tek başlarına küba'da gezme imkanını sunan (yada zorunda bırakan) tur dönüşünde de gerekli mercilere şikayet etme imkanını dahi bulamamışken üstü kapalı bir özür mailini mail boxlara düşürüp, "kübaya bir daha gidişinizde %60 ya da herhangi bir yurt dışı gezinizde %40 indirim, ayrıca yurt içi hafta sonu gezilerimizden birine de ücretsiz katılım" tarzında cümleleri sarf etmiş olduğu için kesinlikle artık amatör ruhunu bırakıp işi ticarete döktüğü izlenimini veren tur şirketi.
  • john steinbeck ve boris vian'ın yazımı, ülkü tamer ve işıl yüce'nin çevirisi, gökhan aktemur'un oyunlaştırması ile bu sezon ankara dt tarafından sergilenmektedir. daha doğrusu "üç yönetmen üç oyun" adlı başarılı oyunu oluşturan parçalardan biri olarak sergilenmektedir.

    hem basri albayrak'ın oyunculuğu, hem de oyunun oyuncularından biri olması başarılmış dekorunun görülmesi açısından öneririm.
hesabın var mı? giriş yap