johann joachim winckelmann

• 18. yuzyilda yashamish alman arkeolog. modern arkolojinin babasi. pompeiyi yeryuzune chikaran nachiz insan.
• bi bakarsiniz homoplatonic bi bakarsiniz homodepressed hatta homomorbid olmus figürleri beckford gibi modern dünyaya fırlatan bir sanat tarihcisi olarak winckelmann kafa-beden gibi arkadaş ve depresyon ilişkisini yazmıştır..erosun ve acının estetiğini anlatırken baygın bir koku yakalamis gibi yazar..ilk tezi olan "gedanken über die nachahmung der griechischen werke in der malerei und bildhauerkunst " - "greklerin resim ve heykelleri üzerine yansımlar" çabucak bir manifestoya dönüştü ..kendisi gibi erkek vücuduna hayran olan praxiteles'in aklini deşen yazar laocoon incelemelerinde oldukça parlak ve aydınlıktır. antik eserlerde sakin bir bbüyüklük gören winckelmann trieste de bir haziran akşaminda öldürüldü...yan odadaki ressam arcangeli altınlarini çaldı ve onu öldürdü
• barokun coşkusundan, rokokonun hoppalığından yorgun düşmüş olan winckelmann yunan sanatının sadeliğinde ahlaki ciddiyetinde dinlenmek istedi
• hakkında yazılmış bir yazıdan ilginç bulduğum yorumu aktarıyorum.
  
  "onun helenlikle yakınlığı safi entellektüel değil, mizacının daha ince iplerinin onda içiçe geçmiş olması, onun genç erkeklerle romantik, duygusal dostlukla doğrulanır. guido'nun baş meleğinden daha güzel nice genç erkekler tanıdığını söylerler. bu dostluklar, onu insan formunun gururuyla temasa geçirerek ve düşüncelerini onun çiçekleriyle bezeyerek, grek heykeltraşlığının ruhuyla tanışıp uzlamşasını tamamlamıştır."
  
  homofobik değilim. ama bir insanın eşcinselliği böyle boka sardırarak mı söylenir be arkadaş?
  
  1-mizasının daha ince ipleri
  2-guido'nun baş meleğinden bile güzel erkeklerle dost olması.
  3-insan formunun gururuyla temas. (temas !!!)
  
  tahminimce guido'nun baş meleği şöyle bir şey olasa gerek.
  
  http://www.bestpriceart.com/…-c-cagnacci-martha.jpg
  
  kendiside şudur zaten:
  http://en.wikipedia.org/…hael_mengs_after_1755).jpg
  
  ayrıca winckelmann zamanındaki (1717-1768) alman sanatını barbar olarak tanımlıyormuş. eh zamanının alman sanatını barbar olarak tanımlayan birisinin tercihi şöyle bear olmazdı herhalde.
  
  http://www.niagarariveradventures.com/…evikskey.jpg
• alman düşünürü.
  
  tanrısal ruhun isa da cisimleşmesi gibi tanrısal güzelliğin de eski yunan heykellerinde cisimleştiğini ileri sürer.
• 1717’de stendhal’de bir ayakkabı tamircisinin oğlu olarak doğdu. çocukken çevredeki tüm mezar höyüklerini dolaşır durur ve arkadaşlarını kendisiyle birlikte kazarak ölü külü kapları çıkarmaya kandırırdı. 1748’de dresden yakınındaki bünau kontunun yanına kütüphaneci olarak girdi. 1763’te roma ve çevresindeki tüm eski yapıtların baş yöneticisi oldu ve pompei ve herculaneum’u ziyaret etti. 1768’de öldürüldü.
  
  winckelmann’ın öncelikle üç yapıtı arkeoloji biliminin kuruluşuna yol açtı. bunlar herculaneum buluntuları üzerine açık mektuplar’ı, ana yapıtı olan antikçağ sanat tarihi ve monumenti antichi inediti dir.
• antikçağ estetik değerlerini yücelterek neoklasisizmin temellerini atan düşünür.
  
  (bkz: güzellik ideali)
  
  ayrıca; winckelmann, sanat ve tarih kelimelerini ilk kez bir arada kullanmış olup sanat tarihi ve arkeolojinin babası olarak da kabul edilir...
• geschichte der kunst des altertums
  dresden, 1764.
  
  "the father of art history"
• alman arkeolog ve sanat tarihçisi, ( 1717-1768). yazılarıyla eski yunan kültürü ve sanatına duyulan ilgiyi arttırmıştır.
• winckelmann kendi çağının sanat tarihçisidir. ancak winckelmann'ın çağında henüz sanat tarihi bir akademik disiplin olmadığı için belli kuralları da yoktur.
  örneğin ilk sanat tarihi kürsüsü viyana'da kurulduğunda alois riegl sanat tarihinde üsluplar arasında bir hiyerarşi oluşturulamayacağı, sanat tarihçisinin yapması gerekenin bu üslupların özgünlüğünü ortaya koymak olduğu gibi bir yaklaşım getirmiştir. yani objektiflik kuralı.
  
  buna karşın winckelmann'ın antikçağ sanat tarihi isimli eserinde görüleceği üzere antik çağ ve rönesans sanatının gerçek sanat olduğunu öne sürerken, maniyerizm veya ortaçağ sanatını barbarlık olarak nitelendirmiştir. yani üsluplar arası bir hiyerarşi kurmuştur.
  
  ancak winckelmann iyi bir araştırmacı ve gözlemcidir. buna bağlı olarak sanat yapıtlarında doğru bilinen yanlışları başarılı bir biçimde ortaya koymuş ve antik roma ve yunan yapıtlarını hakkıyla incelemiştir. ve dönemin şartlarına da bağlı olarak klasik yapıtları gündeme taşıması üzerine neo-klasik sanatın ortaya çıkmasına hatrı sayılır bir katkı sağlamıştır.