jean

• kot isimli markasiyla meshur oldugu icin oyle anilan, keten gibi bi acaip kumastan yapilan pantalon. margarin ve sana yagi arasindaki iliskinin benzeri jean ve kot arasinda vardir.
• (bkz: jean grey)
• etimolojik kokeni osmanlilarin cenevizlilerle sava$larina dayanir.
  
  cenova -> it. genoa -> fr. gênes -> jeans
  
  fransizcadan uyarlanmasinin nedeni ise, ilk kotlarin kuma$inin nîmes'den gelmesidir.
• izmirde bir aralar loft firtinasi esmisti. 1991-1993 yillari arasinda miydi neydi.
• yillardir nick olarak kullandigim erkek ismi.
  
  kurstaki fransiz ogretmen tarafindan adimin telaffuz edilme bicimidir ayni zamanda
• 1969 yapimi the prime of miss jean brodie adli filmin oliver tarafindan seslendirilen şarkısı;
  
  jean, jean, roses are red
  all the leaves have gone green
  and the clouds are so low
  you can touch them, and so
  come out to the meadow, jean
  
  jean, jean, you're young and alive
  come out of your half-dreamed dream
  and run, if you will, to the top of the hill
  open your arms, bonnie jean
  
  till the sheep in the valley come home my way
  till the stars fall around me and find me alone
  when the sun comes a-singin' i'll still be waitin'
  
  for jean, jean, roses are red
  and all of the leaves have gone green
  while the hills are ablaze with the moon's yellow haze
  come into my arms, bonnie jean
  
  (jean, jean)
  jean, you're young and alive!!
  come out of your half-dreamed dream
  and run, if you will to the top of the hill
  come into my arms, bonnie jean
  
  jean
• (bkz: jeansel cazibe)
• jean kelimesi fransızların genova limanından gelen denizcilerin giydikleri proleter tarzı pantolonlarına "genes" demelerinden itibaren kitleselleşmiş bir görsel uslubu temsil eder. alt kültür simgesiyken moda pazarının eline geçerek anonimleşmesi ve kapitalistleşmesi için ise: (bkz: levis 501)
• bir adet tbc kardesidir bu efendi insan, tesekkuru bir borc bilirim...
• wii konusunda eşi benzeri zor bulunan bilgilere sahip, sıkılmadan sabırla yardımcı olan yazar..