happy hour

• aksamustu is cikisi bir barda ya da evde, makul miktarda alkol alma hadisesi.
• bazi isyerlerinde, degismekle beraber genelde cuma gunleri belirli bir saatte calisanlara kokteyl verilen zaman dilimi.
• is yapan, is yapmak zorunda olan^* insanlarla ayni ortamda gerceklestirildiginde bu kisilerin cok sinirlenmesine neden olan, dolayisiyla mumkunse farkli bir odada veya katta gerceklestirilmesi uygun olan olay
• calisanlari birbiri ile kaynastirmak, sirket ortaminda insanlarin stresini atmalarini saglamak icin yapilan fasilite. ozellikle is yogunlugu yuksek olan yerlerde illa ki yapilmasi gerekir. ancak insanlarin isleri cok oldugundan bu eglenceye katildiklari zamani mesaiye devam ederek kurtarirlar ki bira icerek calisabildigim nadir zamanlardir bunlar. eskiden calistigim sirkette cuma aksamlari yapardik.
• felix da housecat nagmesi, kittenz and thee glitz albumunden. gary numan, human league esintili, miss kittin vokalli parti sarkisi. "hapyy hour/sun shower/ 808^*'s give you power" seklinde harika bir nakarati da var..
• aslen is sonrası sosyalize olma, hafta ici is sıkıntısını biraz da olsa hafifletebilme cabasidir.
• daha onceleri yurt disinda gecerli olan ama son yillarda turkiyede de oldukca populer olan bir uygulama. bazi yerler bir icki fiyatina iki icki verirken, digerleri ickinin fiyatini dusurup yanina meze veya benzeri ara sicaklar tarzinda urunler ekliyor.
• ilk gordugumde, iceride cilgincasina eglenen insan toplulugunun bulundugunu du$undugum bar kapisi ibaresi.
• massachusetts'te barlarin ve lokantalarin ickide indirim yapma uzerine kurulu promosyon yapmasi yasak oldugundan yasanamayan hadise.
• trakya şivesiyle okunur.