• yorgunluk ve dermansizlik hissi, bisiler yapmaya enerji bulamamak
  • anneye naz hallerinin başladığı, hafif bogaz agrisi, hafif yorgunluk, hafif uyku hali olabilir, hastalığın ben geliyorum, nanik dediği an. (bkz: hasta olmak)(bkz: geronimo turkcesi)
  • buna maruz kalan insanın her bi yanı ağrır, sızlar, bööle her tarafına iğne batırıyolarmış gibi olur. kısa bi süre sonra eller ve ayaklar buz gibi olur ateşi çıkar* hasta olur. dolayısıyla hastalık öncesi bir giriş niteliği taşıdığı söylenebilir. bu kırılganlığın, iğnelerin batırıldığı anın yaşandığı sıralarda bir novalgin, ya da minoset gibi ateş düşürücü, ve ağrı kesici niteliği olan bir ilaç devreye girerse, bununla birlikte bir de portakal katkısı olaya dahil olursa hadise ucuz atlatılabilir.
  • soğuk algınlığı türevi hastalıkların "ben geliyorum" ve "ben gidiyorum" zaman aralıklarının habercisi olan durum.. "ben geliyorum" modunda iken gereken önlemleri hızla almazsanız sonuç malumdur, hasta olursunuz.. bu dönemde gelen halsizlik yine de "iş göremez" durumu yaratmaz ve o kadar ağır değildir.. ve fakaaat; bilmemkaç derece ateş, ilaç, terleme, bilmemkaç saat zoraki yatakta kalma durumundan sonra gelen "ben gidiyorum" sekansındaki halsizlik insanı yer bitirir.. kendinizi 90 yaşında hissetmenizi sağlar..
  • hic bir belirtinin tanimli ve net olmadigi durumda teyzelerin doktora soyledigi $ey.
    "- neyin var teyzecigim..."
    "- doktor bey oglum, bir halsizlik var bende."
    (bkz: hastalik hastasi)
  • mızmızlanmak için geçerli en ideal neden.
  • uyumayı sevmeyen kişileri dahi yatağa serecek dermansızlık halidir bu. iğrenç bir şeydir. gece, tavuklar gibi erkenden uyutur. sabah kalkılır, kahvaltı edilir. işe gitmemek gibi bir serbesti varsa***bu serbesti adeta bir zorunlulukmuş gibi bir guzel kullanılır. seçim değildir yani evde kalmak. gitmeye,kalkmaya,etmeye derman yoktur.yine yatılır. uyumak istenilmese de gözler kapanır kendiliğinden. dunyadan kopuk bir dort saat geçirilir yatakta. uyunmamıştır aslında. bayılmak/uyumak karışımı bir eylem gerçekleştirilmiştir. bir şekilde kalkıp saate bakıldığında gözler faltaşı gibi açılır: "bunu ben yapmış olamam!!!!" denilir zira o güzelim gün uyuyarak geçirilmiştir adeta. ve uykusuzluk hali yoktur artık bünyede ama hala kemikler ağrımaktadır. hazin bir öykünün baş kahramanı olan kavramdır velhasıl bu meret ve bir an önce kurtulunası dermansızlık durumu.
  • page up - page down tuşlarına erinmeye bile derman bırakmayabilen birşeymiş bu onu gördüm. nalet ki ne nalet.
hesabın var mı? giriş yap