• temizlenmeden onceki halini tasvir etmek gerekirse: ana giri$ten girince, ortadaki saate kadar gelip tavana bakin. sol caprazda kalan yengec figurunun ayaginin sol altina dikkat ederseneniz, koyu renkli ufak bir kare parcasi goreceksiniz. i$te tum tavan o renkteymi$ eskiden, soyleyenlerin yalancisiyim.
  • içinde michael jordana ait bir restoranın da bulunduğu yapı , şehrin en işlek yerlerinden birisi , istasyondan direk metro hattına ulaşılabiliyor ve shuttle ile times square bağlantısı mevcut .
  • geçen hafta terör saldırısı ihtimaline karşın apar topar kapatılmış istasyon
  • trenlerin altin caginda "hocam 88mil basar mi bu tren basarsa gelecege gidecegim" caginda yani 1871 de yapilmistir grand central terminal veya halk arasinda bilinen adiyla grand central station.. adindan kelli cidden devasa bir terminaldir.. hani bizde yapilsa tamamen "atatürk garı" olarak anilabilecek ebatlarda kocaman..

    amerikan filmlerinin de gazıyla dünyanin en ünlü tren istasyonlarindan biridir.. ama bunu kesinlikle haketmistir kanımca. 90larin ortalarinda gecirdigi cok basarili bir restorasyon ile icine girer girmez sizi 1920lere,1930lara goturu verir.. 1 numarali halk düsmani gibi hissedersiniz kendinizi, fotr sapkaniz ve pardesünüzün olmamasinin yegane nedeni etrafinizdaki kosusturmacadir.

    gerci bu tüm tren istasyonlarinda vardir. yani ucaklarin revaca cikmasi ile unutulan tüm tren istasyonlarinda garip bir hissiyat yüklüdür. haydarpasa dahil.. velhasil uzun vedalasmalara gebe tren istasyonlarina o vedaların kokusu sinmistir bir sekilde.. bana kimse gelip de insanların ölüp de kayboldukları tirivirisini yapmasin arkadas.. duruor işte enercileri yasadiklari mekanda (kayip kita mu dan bahsetmeden evvel bu entirimi sonlandirmak isterim)
  • aynı zamanda ny metro ağının en büyük istasyonlarından birisi. bir haftada new york'u öğrendim ama aynı kapısından iki kere çıkmayı başaramadım.
  • hollywood filmlerinde sık sık görülmektedir, armageddon'da meteor girmişti, emin değilim ama x-men'lerin birinde de cyclops'un gözlüğü çıkınca tavanını uçurmuştu kazaynan.
  • bizim haydarpaşamız.
  • 1968 yılında, penn station ile benzer akıbete uğramaktan jacqueline kennedy onassis'in karşı duruşu, toplumsal hareketi ve hukuki çabaları sonucu kurtarılmış amerikan kültürel varlığıdır. jacqueline kennedy amerikan tarihinden geleceğe hiç bir şey bırakılmadığında, yeni neslin gelecek için nereden ilham alacağını gündeme getirmiş, geleceğe sadece çelik ve cam kutular bırakmaya bir dur demenin vaktinin geldiğini hatırlatmıştır. böylelikle bu anıt sonraki dönemlerde restore edilerek etkileyici ihtişamını pekiştirmiştir.

    metro kullanıcıları için aktarma noktasıymış gibi görünse de aslında epeyce yürütür, kullanışlı değildir. ancak metro north kullanıp kuzeye gidecekseniz burası sizin için bir terminaldir. ve ilk durağınız da 125 harlem istasyonudur. beyazların midtown’ından siyahların midtown’ına bir transit geçiş gibidir adeta.

    onca trenin kalkıp gittiği, bir gar olmasına rağmen dışarıdan hiçbir tren görünmez ve bütün trafiği kendi içinde saklar grand central. tıpkı bryant park’ın altında sakladığı kültür hazinesi gibi***, burası da altında bambaşka bir değer olan insanı saklar. eğer new york’tan ayrılıyorsanız da park avenue boyunca 96. caddeye kadar sizi salıvermez.

    eğer bir lezzet durağı arıyorsanız yeriniz yine, 35 kadar noktayla, burasıdır. bir çok seçkin restoranın barındığı bu anıt binada, new york için değerli bir hazine olan grand central oyster bar mutlaka tadılması gereken lezzetleri ve muhteşem dekoruyla sizi bekler. pazar günleri kapalı olan mekan, diğer günler öğle servisiyle açılış yapar.

    midtown manhattan’da yapılagelen yeni imar planları çerçevesinde etrafındaki binaların da değişmesi gündemdeymiş. ama ne mutlu ki, grand central’e bir şey olmayacak. çünkü tarihi korumamanın ne demek olduğunu az çok anlamış amerikalı gidip de grand central’i yıkmaz, bizim inci pastanesini yıktığımız gibi.
  • meşhur tavanındaki gökkube çizimi tersmiş.

    zamanında tavandaki çizimi hazırlayan astronomlar, ressamların tavanı boyarken çizimi yukarı doğru tutarak referans alacaklarını düşünmüşler. fakat ressamlar çizimi aşağı doğru tutarak çalışınca tavandaki resim olması gerekenin simetriği olmuş.

    fakat bunun kasıtlı yapıldığına yönelik bir teori de var. bu teoriye göre tavana bakınca görülen mevcut yerleşim, tanrıların yukarıdan baktığında yıldızları göreceği halini yansıtması adına bu şekilde yapılmış.
hesabın var mı? giriş yap