• federico fellini'nin 1993 oscar torenlerinde kendisine hayat boyu basari odulu takdim edilirken yaptigi, belki de oscar torenlerinin simdiye kadar sahne oldugu en duygu yuklu konusmada, fellini'mizin odulunu her zaman kendisine destek ve ilham kaynagi olan esi giulietta'sina adadigi konusmayi yazarak da bu ikilinin asklarini biraz belgeleyebilecek olsam da, sadecegiulietta'nin agzindan cikan bir cumleyle ozetleyecegim federico giulietta ikilisinin bitmeyen baglarini:
    sene 1994, mart ayinin sonlarindayiz, bahar yavas yavas kendini gostermeye baslamis, paskalya kapida butun italyanlari heyecanli bir hazirlik yakalamis, fakat cabiria'miz *, gelsomina'miz *, esi federico'yu bes ay once kaybetmis, kendisi de olum yatagindadir. son sozleri soyle olacaktir belki de yine o kendisine cok yakistirdigimiz afacanlikla: paskalya icin federico ile bulusmaya gidiyorum.
  • fellini onca koca meme koca popodan sonra gidip böylesine şirinlik muskası bir kadınla evlenmiş. mimikleri, kocaman gözleri, üzüldüğündeki yüz ifadesi o kadar sevimli ki, o üzülünce sizin de içiniz acıyor. il matto'nun dediği gibi, kadın değil, enginar.
  • mimiklerde aşmış bir insan.. la strada'da bu yönüyle süperdir..
  • dişi chaplin lakaplı italyan aktris. la stradaki mimikleri beni benden almıştır.
  • fellini ile olan ömürlük aşkları bir yana içinizi sıcacık yapan bir kadındır. le notti di cabria'da onunla aşık olup onunla kandırılıp fakirlik çekersiniz; giulietta degli spiriti filminde onunla birlikte halüsinasyonlara, bunalımlara dalarsınız; luci del varieta filminde ana kahraman olmasa da onun kattığı rengi yadsıyamazsınız ve elbette la strada filmindeki hüzünlü ve masum mimikleriyle hafızanızda yer eder.
    böyle sevimli mi sevimli, mini mini, içten bir kadını seven fellini'nin renkli dünyası ve roma'sı daha farklı olamazdı. en sevdiğim çiftlerdendir fellini-giulietta.
  • la strada filminin ayşeciki. o kadar naif, o kadar tatlı bir rolde onu görmek mümkün bir italyan klasiğinde. tabi bu dediğimiz 1954 senesi için geçerli. o filmden 40 sene sonra da hayata gözlerini yummuştur son kez.

    --- spoiler ---

    o gözler ki la strada filminde büyük bir heyecanla soytarının ipteki gösterisini izlerken bakışını görseniz daha da aklınızdan çıkmaz.

    --- spoiler ---
  • hollywood'da oynayan bir amerikalı olsaydı hiç abartmadan en az üç dört oscar alırdı. izleyenler bilir, la strada ve le notti di cabiria'daki oyunculukları benzersizdir. sandra bullock, halle berry, jennifer lawrance gibi hülya koçyiğit'ten hallice oyuncular bile oscar aldı. aslında susuz yaz'daki koçyiğitin oyunculuğu bu üçüne beş basar. hatta lütfü akad'ın gelin-düğün-diyet üçlemesindeki oyunculukları göz önünde bulundurulduğunda koçyiğit, bunlardan daha iyi bir oyuncudur bile diyebiliriz. ama bu rol özürlüler dahi oscar alırken, masina'yı bugün pek kimse hatırlamaz bile. baksana kutsal bilgi kaynağı sloganlı sözlükte bile hakkında sadece yedi entry var.

    buradan oscarı önemsediğim sonucu çıkarılmasın sakın. ama bu kültür pazarlamadır. bu, bildiğin yeni nesil emperyalizm, kültür emperyalizmi. bilgi çağının sömürü yöntemi, popcorn çağı tüketimi.

    o kadar yazmama rağmen kadının oyunculuğuna girmedim. ki bence zaten tarifsizdir. en azından bu iki filmi izleyenler biliyor durumu, izlemeyenler de filmler bittiğinde anlayacaklardır gece gece neden bu kadar asabileştiğimi.

    edit : illa tanım gerekiyorsa, özellikle la strada ve le notti di cabiria filmlerinde sinema tarihinde tüm zamanların en iyi birkaç performanslarından ikisini gerçekleştiren oyuncu, federico fellini'nin ebedi aşkı.
  • fellini kendisini şöyle anlatıyor:

    "radyo için skeçler, varyete sahneleri yazmaya başladım. bu sırada giulietta ile tanıştım ve o benim roma'daki ailem oldu. onunla 1943'de benim yazdığım ve pazar akşamları yayınlanan radyo dizisi le avventure di cico e pallina'daki pallina rolü kendisine verildiği sırada tanıştım. daha kendisini görmeden sesini tanıyordum.

    ona telefon edip yemeğe davet ettim. o sırada moda olan çok iyi bir restoran seçtim. bu ona sunmam gerekenin gerçekten de en azıydı. sonradan, bir öğrenci olarak normalde sadece kahve içmeye davet edildiği için buna çok şaşırdığını anlattı. ve ayrıca benim hesabı ödeyememem durumunda yanına fazladan para aldığını da itiraf etti. inanılmaz derecede tatlıydı, kesin ve kararlı biçimde fazla aç olmadığını iddia ederek fiyatı en uygun olan yiyeceklerde ısrar etti. karttaki bütün lezzetli şeyleri ısmarlaması için onu teşvik ettim, ama gözü sürekli fiyatlardaydı. biraz hayal kırıklığına uğramıştım, çünkü şimdi bütün bu baştançıkarıcı şeyleri ben de deneyemeyecektim. o sadece ucuzlarını seçerken benim pahalı yiyeceklerden ısmarlamam mümkün değildi. benim restorana daha önceden gidip fiyat listesini gözden geçirdiğimi giulietta elbette bilemezdi. yemeği karşılayabileceğimi garantiye almak istemiştim. bu restorana gideceğim için sevinmiştim, çünkü uzun zamandır denemek istediğim bir yerdi. giulietta bana sonradan, yanında kaldığı teyzesinin önce, bu başrolünü seslendirdiği oyunun yazarı da olsa, bir yabancıyla çıkmasına izin vermek istemediğini anlattı. fakat teyze seçtiğim restoranın adını duyunca fikrini değiştirmişti. herhalde bu kadar şık bir ortamda yeğeninin başına kötü bir şey gelmeyeceğini düşünmüştü.

    birkaç ay sonra evlendiğimizde giulietta'nın teyzesinin ne düşündüğünü bilmiyorum.

    insan bu kadar genç evlenince -henüz yirmili yaşların başındaydık- birlikte büyüyor. hoş, giulietta bana sık sık asla büyümediğimi söyler durur. gene de zamanla sadece evli bir çift, aşık bir çift değil, aynı zamanda kızkardeş, erkek kardeş oluyorsunuz. bazen giulietta'ya baba oldum, bazen o bana anne oldu.

    bir oyuncu olarak giulietta hakkında konuşmam gerektiğinde her zaman zorluk çekerim, çünkü aynı zamanda kişisel giulietta'yı aklımdan geçirmeden profesyonel giulietta hakkında konuşamam. benim filmlerimin oluşumunda nasıl bir rol oynadığını sözlere dökmem gerekse kendisine asla söylemediğim bazı şeyleri anlatmam gerekir.

    bana sadece la strada ve le notti di cabiria filmleri için esin vermekle kalmadı, aynı zamanda yaşamımın küçük, iyi perisi oldu. onunla birlikte tümüyle yeni bir ülkeye adım attım, benim yaşamım olacak ülkeye, onsuz belki de asla keşfedemeyecek olduğum ülkeye. benim radyo oyunumda başrolü aldığı için onunla karşılaştım ve o benim yaşamımdaki başrolü aldı."
  • federico fellini ile 50 yıllık evliliği, fellini'nin, evlilik yıldönümlerinden bir gün sonra ölmesiyle noktalanmış, kendisi de fellini'den yaklaşık 4,5 ay sonra ölmüştür. fellini, 65. oscar ödül töreni'nde kendisine anlamlı bir teşekkür etmiştir: (bkz: #50477111)

    fellini ile tanışmasını i fellini'de şöyle anlatıyor:

    "federico müthiş komikti. beni hep güldürürdü, ama anımsayabildiğim belli bir şey yok gibi. söylediklerinden çok nasıl söylediği önemliydi. fakat ilk kez telefon açıp beni yemeğe davet edişini anımsıyorum. adını biliyordum, ama daha hiç karşılaşmamıştık. sadece benim başrolünü oynadığım radyo dizisi cico e pallina'nın yazarı olduğunu biliyordum ve elbette merak ediyordum. oyun yeni evli bir çift üzerineydi. ben pallina'ydım, yeni evli bir genç kadın.

    federico'nun büyüleyici bir sesi vardı. sadece sesinden dolayı bile onu reddemezdim - öylesine sıcak ve yumuşak çıkıyordu, öncelikle de bir kadınla konuşurken. daha sonraki yıllarda ne zaman bir kadınla konuşacak olsa hemen anladım. oyuncuydum, hatta pek çok oyunda rol almıştım, sürekli oyuncularla birlikteydim, ama hiçbirinin federico'nunki gibi bir sesi yoktu.

    'ciaco, giulietta, ben fellini,' dedi. federico değil, fellini dedi. sonra şöyle bir şeyler söyledi: 'artık yaşama doydum, ama bu dünyadan ayrılmadan önce sizi mutlaka görmeliyim, bir kez bile olsa kahramanımın nasıl göründüğünü mutlaka görmeliyim.'

    sadece şaka yaptığını biliyordum, ama ben de onun nasıl göründüğünü merak ediyordum. belki de çok sezgisel olarak, ta derinlerde, kahramanımın o olduğunu hissediyordum."
hesabın var mı? giriş yap