• saçma sapan yerlerde ve zamanlarda aklıma gelen, doğruluğu su götürür teorilerdir. örneğin: "gora'yı beğenmeyenlerle kızılkayalar hamburgerini beğenmeyenler yaklaşık olarak aynı kişiler. ben dahil. ilginç ve ironik olan şu ki bu kişiler normalde goralı sandviç seven bir yapının insanı da olabilirler. 24.11.2004/balmumcu"

    (konsept olarak deeply thoughts by ertugrul ozkirk ile yakın benzerlik taşır)
  • "tgrt ile tgrt haberin ortalamasını alsak bile ortaya doğru dürüst bir kanal çıkmıyor. 23.11.2004/eyüp"
  • "sosis tam vurguyla söylendiğinde insanın ağzında komik duruyor. o yüzden sois demeyi tercih ediyoruz, tını gereği s düşüyor gerçi ama bu söylediğimin de payı var. 25.11.2004/eminönü-büfelerin önü"
  • "dünyanın her yerinde ve var olan bütün dillerde bir hemcinsine "seni özledim" diye birinci tekil şahısla seslenen bir erkek ibnedir ya da (en iyi ihtimalle) gizli ibnedir. erkekler bunu bildikleri için başka bir erkeği (arkadaşlarını, babalarını, abilerini vs.) özlediklerini belirtmek istediklerinde "özledik seni nerdesin ya", "özlettin kendini be hocam" gibi çoğul ya da edilgen ifadeler kullanmayı bilinçli ya da bilinçsiz olarak tercih ederler. bilinçli olarak tercih edenler homofobiktir."

    (ekim ayının başlarıydı sanırım, tam hatırlamıyorum/2004, istanbul otogarı)
  • "limonlu çay seven insanlar diğerlerine göre daha içe dönük, pek öyle girişken olmayan, kendi dünyalarında yaşamayı tercih eden kişilerdir. badak olmaları kuvvetle muhtemeldir."

    (25.11.2004/şirketin kafeteryasında kahvaltı ederken)
  • kıraathanede adisyon olmaz.
    (yağhaneler-dostlar kıraathanesi - 20 kasım 2004, 19:45)
  • "devlet başkanlarının diğer ülkeleri ziyaretleri sırasında first ladylerin kapalıçarşı gibi yerleri gezmesi kadınlara 'sizin bu işlere kafanız ermez' demenin en üst düzeyde seslendirilmesi değil mi? ya kadınları götürmeyin, ya da götürüyorsanız onlar da toplantılara girsin filan.12.6.2004/ortaköy"
  • hergün zaman ile bir yarıştır ve hemen her yarışta olduğu gibi püf noktası iyi bir çıkış yakalamaktır... sabah yataktan başarılı bir şekilde kalkmanın ardından gün kendiliğinden gelişir ve ne kadar zor geçerse geçsin bir şekilde biter, çember tamamlandıktan sonra aynı noktada son bulur... yataktan çıkmamak o günkü yarışta diskalifiye olmaktır...

    (24.11.2004 sıcak yatak/nişantaşı)
  • isim itibariyle günlük yaşam sosyolojisini çağrıştıran teoriler :) gündelik hayat teorileri aslında gözlemlerimizi yapısallaştırarak genelleştiriyor (bkz: genelleme), tek eksiği sistematik olmaması, datanın bilimsel olarak toplanmamış olması ve örneklemimizin de örneklem kıstaslarını yerine getirmemesi, kişisel hayatımızdan çıkmış olmasıdır. bu şartlar yerine getirilse bütün bunlar sınanabilir aslında ve belki de teori haline gelirler (denemesi bedava):))
hesabın var mı? giriş yap