fulya

• bir isim... (bkz: fulya terim)
• istanbul'da bir semt.
• ankarada tunali hilmide bir oyuncakci. cok eski bir yerdi burasi. 43 yil boyunca ayni yerde hizmet verip sonra 1990larin sonunda kapandi. kapanirken "43 yildir sizlerle olan beraberligimizin sonuna geldik.." gibisinden duygusal bir tabela asmis ve beni perisan etmisti.
  
  tum oyuncaklarimi oraadn almistim. (bkz: kuzey kalesi)....
• fulya, şahsen benim kuşbakışı düşündüğümde haritadaki yerine oturtamadığım bir semt. beşiktaş'ın yukarısı mıdır? maçka'nın aşağısı mıdır? bilemem. ayrıca toplu ulaşım imkanlarını da bir türlü çözememişimdir. hangi otobüs gider, nerden geçer, nerde durur, onu da bildiremem. lakin hoş bir muhittir. yaşanılası bir yere benzer. hafta sonları sokaklarında siyah-beyaz eşofmanlı, bjk amblemli spor çantalı çocuklara sıkça rastlanır.
• bahsedilen fulya epey bi kilo fazlası olan bir dişi kişiyse, hakkında "full yağ" şeklinde iğrenç espri yapımı kaçınılmazdır. (bkz: kahpe dünya)
• magaranin duvarina gunesi tastan oymuslar; dogan cocuga, gunesin, denize, agzini cikarip dilini uzatmasi gibi uzanan, sovalye kaleli kasabalarin cicegi fulya demislerdi. fulya dunyanin neresinde yetisirse yetissin, butun halklarin dilinde sicak yurek anlaminda kullaniliyordu. ilkel kabileleri ve modern toplumlari sicak yurekte birlestirmesi onu, evrenin cicegi yapiyordu. delemeyecegi duvar, eritemeyecegi demir yoktu. uzayda bilinmeyen bir yerde, bilinmeyen bir zamanda yetisecek ilk cicek fulya olacakti.
  (albatroslar - birol keskin)
• agaclardan salkım salkım sarkan rengarenk cesıtleri olan ve muazzam kokan cicek..fulya olmadıgında 'yerine sumbul,frezya verelim abla' derler ama hicbisi bole kokamaz..daha gusel kokabilecek bir cıcek olduguna inanmıyorum
• latince adı daffodil sanırım. ^*
• bu gunlerde ozellikle gunduzleri yapilan hirsizlik vakalarinin adresi semt.
• karel telefonların bir modeli.