• 14 kasım 1914'te ayastefanos'taki "rus abidesinin yıkılışı"nı kaydederek "ilk türk filmi"ni çeken adam olarak tarihe geçmiş bir yedek subaydır diyebiliyorum.
  • istanbul erkek lisesi ogrencisiyken galatasaray lisesi ve onun okulunda yapilan ilk film gosterimlerinde sinemaya asik olmus tarihi figur. zor bela bi yerlerden para toplayip, kamera getirtmistir...
  • ayrıca 1915-1916 yılları arasında çanakkale harbini görüntüleyen kişi. 29 mart 1956'da ölmüştür.
  • sinema tarihçisi burçak evren'in iddiasına göre rus abidesinin yıkılışının filmi gerçekte ya hiç çekilmemiş ya da çekildiyse ilk türk filmi değildir.
    filmden arda kalan bir takım resimler abidenin uzaktan alınmış bir genel çekimini gösteriyor.abidenin patladığını ve çöktüğünü görüyoruz.amma bilindiği kadarıyla abidenin yıkılışı alta dinamit konup patlatılarak iki dakikada gerçekleşmemiş,uzun bir zaman sürecini kaplamıştır.
    yani fuat uzkınay'ın 4 dakikalık makaralarının aylar süren bir çalışmayı peliküle aktarmış olması ihtimali azdır.ayrıyetten dönemin insanlarıyla,o tarihe tanıklık etmiş insanlarla konuşan burçak evren kimsenin filmi izlememiş olduğunu,filmle ilgili hiçbir bilgiye ulaşamadığını söylüyor.

    filmin gerçekten varolması ihtimalinde bile,yine evren'in iddiasına göre,ilk türk filmi sayamayız fuat uzkınay'ın filmini;en azından uyruk açısından düşünmüyorsak.
    zira osmanlı döneminde selanikte manakis kardeşler osmanlı padişahının selanik'e gelişini filme almışlardır.
  • (bkz: cemil filmer)
  • sultanahmet mitingi düzenli ordunun izmir'e girmesi gibi tarihi olayları filme almış birçok sinema tarihçisine göre ilk türk sinemacısı.
  • ilk türk sinemacısı olması yanında ilk türk belgeselcisi olma ünvanınıda elinde bulunduran kişi.ayrıca sigmund weinbergin görevden alınmasından sonra merkez ordu sinema dairesi başkanlığı görevini de üstlenmiştir.
  • (bkz: nijat özön) tarafından ilk türk sinemacısı fuat uzkınay adıyla yazılmış ve (bkz: türk sinematek derneği) tarafından 1970 yılında basılmış bir kitap vardır. kitabın içerisinde fuat uzkınay'ın hayat hikayesi, çalıştığı filmler hakkında kısa bilgilerin yanı sıra (bkz: nijat özön)'ün (bkz: foto film merkezi)'ndeki negatifler üzerinden çıkardığı (bkz: mürebbiye) ve (bkz: binnaz) ve (bkz: bican efendi) filmleriyle ilgili bir nevi senaryo taslakları mevcuttur. kapak tasarımı ise (bkz: artun yeres) tarafından yapılmış olup 51 sayfadır.
  • "1888 yılında istanbul'da doğdu. istanbul lisesi'nde idarecilik yaparken, öğrencilere filmler gösterdi, sinemayı tanıtan, öğreten dersler verdi. şehzadebaşı'nda, 19 mart 1914'te milli sinema adı ile (daha sonra ali efendi sineması) ilk türk sinema salonunun açılmasına emeği geçti.

    sigmund weinberg'den sinema oynatıcısının kullanılmasını öğrendi. askerliğini yaparken 14 kasım 1914 cumartesi günü ayastefanos'taki rus abidesi'nin yıkılışını görüntüleyerek, filmi çeken ilk türk oldu. 1915'de merkez ordu sinema dairesi (mosd) kurulunca önce yönetici yardımcılığına sonra da yöneticiliğe atandı. almanya'da filmcilik konusunda eğitim gördü.

    ilk konulu film olan himmet ağa'nın izdivacı'nı büyük zorluklarla bitirebildi. ordudan 1954'te emekli olan fuat uzkınay, 29 mart 1956'da istanbul'da öldü. ankara'da bulunan kara kuvvetleri foto film merkezi'nin bir stüdyosuna hizmetlerinden dolayı "fuat uzkınay stüdyosu" adı verilmiştir."

    filmleri:
    1. zafer yollarında (1922)
    2. himmet ağa'nın izdivacı (1918)
    3. leblebici horhor ağa (1916)
    4. çanakkale muharebeleri (1916)
    5. esir ingiliz generali (1916)
    6. `anafartalar muharebesi'nde itilaf ordularının püskürtülmesi` (1915)
    7. ayastefanos'taki rus abidesinin yıkılışı (1914)

    kameraman olarak:
    1. mürebbiye (1916)
    2. binnaz (1919)
    3. boğaziçi esrarı ve nur baba (1922)

    "almanların oldubittisi ile rusya kıyılarını bombalayarak birinci dünya savaşı'na katılan osmanlı devleti, önce cihad ilan etti. ardından halkı savaşa ısındırmak için dönemin en ileri kamuoyu oluşturma şekli olan propaganda filmleri çektirmeye karar verdi. bu yüzden rus abidesi'nin patlatılmasını filme almak ve bunu halka göstermek kararı aldı. çünkü bu abide, 1876-77 türk-rus savaşı (93 harbi) sonunda o günkü adı ayastefanos olan yeşilköy'e kadar gelen rus ordularının zaferi anısına diktirilmişti. halk üzerinde çok acı hatıralar uyandırdığı gibi devletin sırtında onur kırıcı bir kambur gibi duruyordu.

    ayastefanos'taki rus abidesinin hedmi*

    14 kasım 1914 cumartesi günü yıkılan anıt buydu. bu olayın sinema tarihimiz yönünden büyük önemi vardır, çünkü bu anıt yıkılırken ilk kez bir türk sinemacısı, alıcısını çalıştırarak ilk türk filmini çevirmişti........

    ayastefanos'taki anıtın yıkılması kararlaştırıldığında bu iş önce bir avusturya yapımevi olan "sacha"ya verildi. 2 ağustos 1914 günü genel seferberlik ilanı sırasında yedek subay olarak silahaltına alınan uzkınay, bu işle görevlendirildi. uzkınay alıcısını anıtın önüne yerleştirdi ve ilk türk filmi olan 150 m. uzunluğundaki filmi çevirdi. **

    ne var ki, bu film günümüze ulaşamamıştır. merkez ordu sinema dairesi'nde bulunan filmin, birkaç kez komutanlara gösterildiği, bu dairenin ankara'ya taşınması sırasında (1941), arşivdeki başka filmlerin üstüne sarıldığı bilinmektedir." ***

    * hedm: yıkma, harap etme.
    ** nijat özön, sinema uygulayımı sanat tarihi, hil yayın, 1985, s: 338.
    *** rekin teksoy'un sinema tarihi, oğlak yayıncılık, 2005, s:59.

    yazı: coşkun çokyiğit
  • kendisi hakkında pek bilgimizin olmadığı ve ilk türk sinema filmini çektiğini varsaydığımız yönetmen. kendisinin aslında subay olduğu söyleniyor. 1914 yılında ayestefanos tapınağının yıkılışı adlı filmi çektiği söyleniyor,fakat ne fuat uzkınay'ın bu filmi çekerken görüntüleri var, ne de filmin görüntüleri var. herhangi bir dosya ya da çekildiğine dair bir belge yok olsa da zaten osmanlıca olduğu için günümüze kadar henüz gelebilmiş,keşfedilmiş değil. fuat uzkınay hakkındaki yorumlar ve belgesellerden dinlediğimiz kadarıyla; böyle bir filmin çekildiğini bir yerlerden duyduklarını ve isme aşina olduklarını söyleyen bir grup insan var. zamanında türkiyeye sinema salonunu getiren sigmund weinberg'in çektiği de düşünülüyor fakat kendisi türk uyruklu olmadığı için ve o zamanlarda ayestefanos abidesinin yıkılmasının ruslara göz dağı vermek açısından,yıkım görüntülerinin türk biri tarafından çekilmesi istenmiştir. fakat fuat uzkınay'ın hiç tecrübesi yoktur ve çekimden bir gün önce kamerayı eline alıp,öğretilmeye çalışıldığı da söylenir. bu sene türk sinemasının 100.yılı olmasını düşünecek olursak 1914 yılındaki bu filmin ilk filmimiz olduğu varsayılır. ve bu gibi daha bir çok filmimiz kayıptır, arşivcilik ölmüş be karşiim.
hesabın var mı? giriş yap