• adrenalin'in pek bilinmeyen adı.
  • kalp durması durumunda hastaya verilen madde. genelde işe yarar ama kılcal damarlara kan gitmemesine sebep olur. düzeyli kullanım gerektirir. aksi takdirde hastanın kalbi atar ama parmakları kangren olmuştur, kesilmelidir.
  • adrenal bezden salgılanan bu hormon, kas ve karaciğerde depo edilmiş glikojenin yıkımında görev alır. hatta bunu tespit eden insan earl w.sutherlan 1971 yılında nobel ödülü almıştır. amcam şöle demiştir : depo edilen glijen gilikoz6fosfata parçalanarak solunumun glikoliz evresinde kullanılabileceği gibi fosfatı atılıp damara da verilebilir.. böylece hücrelerimize glikoz temin edilmiş olur. işte bu hormon glikoz 6 fosfattaki fostafı atmaya yarar. fakat ilginçtir ki epinefrini gilikojenle test tübe koyduğumuzda reaksiyon vermez .işte bunun sonuçları da nobele layık görülmüştür :)
  • norepinefrinden sadece böbrek üstü bezinin medullasında sentezlenebilir. sempatik sinir sisteminin nörotransmitteridir. metabolik etkileri hayli önemli olan amine derivative bir hormondur. sinir hücrelerine reuptake yoluyla alınır, sinir hücrelerinde sentezlenemez...
  • "adrenalin" (sonunda e yok) kelimesi abd'de bir şirket tarafından ticari marka olarak tescil ettirildiğinden amerikalıların "adrenaline" (sonunda e var) yerine kullandıkları kelime. (bkz: epinephrine).
  • dizilerde bolca duyduğumuz kelime.

    -hastanın kalbi durdu
    + 1 miligram epinefrin
  • bana biraz feminen gelen kelime. guzel bir bayan nicki olabilir kanisindayim. ama adrenalin oyle mi? tam bi maskülen.
  • burun damlalarının bazılarında çok düşük dozlar da bulunur. ve uzun süreli kullanımlar da bağımlılık yaratabilir ve kılcal damar çatlamalarına neden olabilirmiş.
  • tirozin>l-dopa>dopamin>norepinefrin>epinefrin şeklinde bir sentez döngüsü vardır.
hesabın var mı? giriş yap