• diyot'un ingilizce yazili$i..
  • bir tur lazer. epilasyonda son teknoloji olarak bilinen bu lazer tuylerin cikma asamasinda uygulaniyor. uygulama oncesi ve sonrasi gunesten korunmak gerekiyor. igne epilasyona gore daha etkilidir ve daha az aci verir ancak oldukca da pahali bir teknolojidir (bkz: m onep)
  • tek yönlü özelliklerin kullanıldığı, termiyonik ya da yarı iletken doğrultucu alet.
  • son derece gelismis lazerler olup dalga boyu 810 nm dir yeni sistemlerde soğutmalari oldukca gucludur sarf malzemesi gerektirmez koyu tene uygulama acisindan 755 nm ye gore daha guvenlidir acik renk tuyleri de daha iyi gorur utuleme sistemi dediklerinden biri de budur efendim artik uzakdogu ve avrupa sisteme hizla tesrif buyurmustur
  • yarıiletken fiziğinin en güzel ve en önemli buluşlarından olan elektronik parçadır efendim. genel olarak entegre devrelerde p-n junction şeklinde üretilir. ancak, schotky diode ya da mım diode (asimetrik work functiona sahip metaller ile) gibi metal içeren türleri de vardır.

    en önemli özelliği elektrik akımını tek yönlü olarak iletmesidir. elektrik uygulanmadığı durumda p ve n kısımları arasındaki internal potential build-up mevcuttur ve bu potansiyel diyotun turn-on voltajına eşittir (ohmic loss'ları saymazsak). ters elektrik alan uyguladığımızda (n'den p'ye doğru) potansiyel farkını daha da arttırarak electron ve hole'ların gördüğü potansiyeli daha da arttırırız ve bu charge carrier'ların akım oluşturması mümkün olmaz (zener diyot gibi tunneling based device'ları saymazsak en azından). düz voltaj uyguladığımızda ise potansiyel farkını azaltırız ve charge carrier'lar "diffusion" mekanizması ile space-charge region'ı geçerek minority carrier olarak ters doping'e sahip olan alana geçerler. bir süre sonra electron-hole recombination'ı olur ve minority charge kaybolur. diyotlarda tek yönlü iletim bu şekilde sağlanır.

    diyot nonlinear bir devre elemanıdır.

    bunun dışında, p-i-n tipi (geniş bir i region'ına sahip) diyotlar ışık ile etkileşimlerde kullanılır. i region'ı p-n diyottaki space charge region görevini görür. aynı zamanda bu geniş i region'ı, gelen fotonların absorb edilmesi ile electron-hole pair oluşması için bir alan sağlar. diyot bu modda (photodetector modu) genelde reverse bias'te çalıştırılır. bu sayede, oluşan electron-hole pair'lar n'den p'ye doğru olan elektrik alan tarafından electron'lar n tarafına hole'lar ise p tarafına drift edecek şekilde recombine olamadan birbirinden ayrılır. bu olay sonucunda n tarafından p tarafına doğru bir akım oluşur.

    diyotların diğer bir güzel özelliği ise led ya da laser olarak kullanılabilmeleridir. bias edilmediği durumda diyotta charge inversion gerçekleşmez. ancak, belli bir bias'in üzerinde quasi-fermi level'ları birbirinden yeterince ayrıldığında charge inversion gerçekleşir ve spontaneous emission absorbtion (ve recombination) mekanizmasını yener. böylece diyotumuzdan ışık çıkar. bu durum aslında photocurrent modunun reciprocal'ı durumudur.

    led modunda çalışan ve uygun şekilde bias edilmiş diyodumuzu bir cavity içerisine koyarsak ve de cavity loss'ları (lumped ya da distributed) yenebilirsek, stimulated emission mekanizmasını desteklemiş ve de laser yapmış oluruz. laser diyotlar özellikle high-q cavity based solid-state laser'leri pump etmek için array halinde kullanıldıklarında çok faydalı elemanlardır.

    evet, pv cell'lerden bahsetmeyi unuttuk. pv cell bildiğimiz güneş paneli cell'i. bu cell'ler de diyotlar ile yapılabilir ve yapılmaktadır. photocurrent modunda çalışabilen bir diyotu alıp open circuit şeklinde bırakırsak ve üzerine qunatum efficiency'sinin 0 olmadığı enerjide fotonlar vurursak, diyodun iki ayağı arasında bir potential difference oluşur. bu diyodu bir devreye bağlarsak, devreye akım sağlayabilir.
hesabın var mı? giriş yap