• özgür irade. 2006 yapımı alman filmi. başında yarattığı atmosfer, tekvando sahnesi ve iyi betimlenmiş tecavüzcü profiliyle göze çarpan bir trajedi-dram.
  • (bkz: free willy)
  • olması gerekenden uzun olan film. 163 dakikalık süresi ve oldukça ağır işleyen temposuyla bir sinema filminin sahip olması gereken en önemli özelliklerden biri olan sürükleyiciliği sağlayamıyor. bu kötü yanı dışında, insanın şartlara göre ne kadar iradeli ve ne kadar iradesiz olabileceğini gerçekçi bir şekilde anlatan güzel bir film.
  • tecavüz edilenlerin hayatı yerine tecavüz edenin hayatını ele alan film. izlemeseniz de olur, bir şey kaybetmezsiniz. seri tecavüz eden bir şerefsiz mapusa gönderilmek yerine seks bağımlılığı tedavisi görüyor. tedavinin başarılı olduğuna kanaat edilip salıveriliyor ve adam suç işlemeye devam ediyor. filmin kurgusu adamın hayatı üzerine olsa da ben film boyunca kurbanları düşündüm. sonuç olarak tecavüz suçunun en hafif cezası organ kaybı(hadım) olmalıdır. adamın tasvir edilen boktan psikolojisinden anlaşıldığı üzere bir kere tecavüz eden ikinciye yeltenebilir. kastrasyon uygulandığı takdirde ikincisini yapacak organı olmayacak ve sonraki kurbanlar kurtarılmış olacak. tecavüzcü ise transseksüel olarak zevk almaya devam etsin.
  • the free will (2006)

    içindeki cinsel dürtülere ket vuramadığı için işlediği üç tecavüz ve şiddet suçundan sonra dokuz yıl ceza alıp, tahliye olduktan sonra da toplum içine karışmaya çalışan, theo adındaki bir adamın tüyler ürperten hikayesi der freie wille, çok cesur bir konuya sahip, uzun süresine rağmen izleyiciye vadettiğinin hakkını veren, insan doğası ve doğuştan gelen dürtüleri üzerine kafa yorduran, dramatik ve etkileyici bir film. konu: tutulduğu psikolojik gözlem evinden tahliye edilen theo, iş bulmaya ve hayatına kaldığı yerden devam etmeye çalışır. mental olarak toparlanan, spor yapıp iş sahibi olan theo için topluma karışmak ve hayatını normal bir şekilde devam ettirmek, göründüğünden zor olacaktır. her şeyden önce, böylesi zor bir konuda empati yaptırmak ve uzun süresine rağmen edindiği derdi başarılı bir şekilde anlatmak zor iş ve film bunun altından zor da olsa kalkmış. film, tecavüzcünün tarafını mı tutuyor diye sormak isteyen varsa cevabı peşinen vereyim, evet. ancak, en ufak bir şekilde subjektiflik ve propaganda hissettirmeden yapıyor film bunu. haklı haksız diye ele almadan, insanın doğuştan gelen dürtülerini ve gerçek özürlük kavramlarını sorguluyarak yapıyor. sapıklık veya hastalık diye tanı koyduğumuz durumların insanın öz benliğinde saklı olduğu gerçeğini yüzümüze çarparak, ama bunu yaparken de bu kavramları ve tanıları kullananları da suçlamayarak ayrıca takdir kazanıyor. sorguladığı kavramlar üzerine, tanrı, doğa ve yaradılış ekseninde cevap arayan film, edindiği ve sorguladığı dertlerin de insanın doğasında ve yaradılışında olduğu konusunda fikir sahibi gibi görünüyor. hem dediğindiği konu hem de süresinin uzunluğuyla genel izleyici kitlesine oynamayan film, zor ve cesur bir konuda empati yaptırmasıyla ve kendince bulduğu cevapları ve sorguladığı kavramların hakkını vermesiyle, kıyıda köşede kalmış, az bilinen çok başarılı bir eser.

    8 / 10
hesabın var mı? giriş yap