*

  • suge knight ın sahibi olduğu ; zamanında 2pac, dr dre, snoop doggy dogg gibi rapçiler bünyesinde barındıran rap müzik şirketi ...
  • "o eski halinden eser yok şimdi"

    şu an ellerinde ki en sağlam rapper kurupt olan plak şirketi. yalan etti şirketi suge knight.
  • amerika'da hiphop'ın en çok konuşulduğu dönemlerde gerek müzikleriyle gerekse yaşanan olaylarla döneminin en unutulmaz isimlerinin çalışmalarıyla efsaneleşen, onlarca mc'nin ölümüyle sonuçlanan ve günümüzde barış sinyalleri verilse de hala müzikal anlamda bir çatışmanın yaşandığı east - west kapışmasında west coast'un kalesi haline gelen deathrow records 1992 yılında west olarak tabir ettiğimiz amerika'nın batısında kalan california'da dr. dre ve suge knight önderliğinde kuruldu. batı yakasının en ünlü isimlerinin de yer aldığı plak şirketinde dr. dre ve suge knight'ın yanı sıra tupac, snoop dogg ve tha dogg pound (kurupt & daz dillinger)'da bulunuyordu. dünya çapında 50 milyona yaklaşan albüm satışları ve 750 milyon dolara varan geliriyle uzun süre west coast'un en sağlam kalesi olarak çalışmalarını sürdüren plak şirketi aynı zamanda rbx, the lady of rage, warren g, k-solo, michel'le, danny boy, dj quik, petey pablo, tha realest ve crooked ı gibi sanatçılara da ev sahipliği yaptı.

    başlangıç

    80'lerin sonlarına doğru, bir başka efsanevi oluşum n.w.a.'in bir üyesi olan, prodüktör andre "dr. dre" young, yakın arkadaşlarından birisi olan eazy-e'nin plak şirketi ruthless records'a imza attı. plak şirketinin en sağlam kozu olan n.w.a., gerek üyelerinin solo projeleri gerekse grup çalışmaları ile dre'nin prodüktörlüğünde birbirinden başarılı ruthless projelerine imza attı. grubun menejeri jerry heller ile finansal yönden anlaşmazlık yaşayan ıce cube, arkadaşı the d.o.c ve deathrow'un patronlarından olan onun arkadaşı suge knigt ile görüşmeye başladı. ikili, ıce cube'un sorununa bir avukat tutarak yardımcı oldular. bu süreç boyunca dr. dre de eazy e ile bir takım sorunlar yaşıyordu. grubun menejerinin dürüst olmadığı konusunda herkesi ikna eden suge knight, eazy-e'den şiddet kullanarak dr. dre, ıce cube ve şarkıcı michelle'nin sözleşmelerini aldı ve bu isimleri kendi bünyesine bağladı.

    zor kullanarak pek çok kez polisle başını derde sokan knight, hiphop'ın mafyası olarak da bilinir. bir keresinde vanilla ıce'ın ıce ıce baby adlı ünlü şarkısını yazan ve prodüktörlüğünü üstlenen chocolate lakaplı bir rapçi, vanilla ıce'ın kendisine telif haklarını ödemeyi reddettiğini söylemiştir. bunu duyan suge knight vanilla ıce'ın oteline gidip chocolate'a para vermesini ikna etmek için vanilla ıce'ı tek başına 15. kattaki balkondan aşağıya sarkıtarak tehdit etmiştir. ayrıca knight, harry-o olarak da bilinen michael harris adlı iş adamını da tehdit ederek godfather entertainment adlı şirketin kendi üzerine kalmasını sağlamış ve ardından şirketin ismini death row records olarak değiştirerek, death row'un temellerini atmıştır.

    uluslararası alanda başarılar

    the chronic

    suge knight death row'dan çıkacak ilk albüm için o zamanlar californialı genç yıldız olarak bilinen dr. dre ile anlaştı. laurence fishburne ve jeff goldblum'un yer aldığı, 1992 yapımlı deep cover filmi için "deep cover" adında bir soundtrack hazırladılar ve bu soundtrack çalışmasını single olarak piyasaya sürdüler. snoop dogg'un da eşlik ettiği single beğeni ile karşılandı ve yeni dönemlerinde hem kendileri hem de death row için güzel bir başlangıç oldu. şarkı daha sonra dre'nin solo albümü olan "the chonic" de yer aldı. snoop dogg düetleriyle ağırlıklı the chronic'de dre'ye diğer death row sanatçıları da eşlik ettiler. albümde yer alan "fuck with dre day (and everybody's celebration)" ve "nuthin' but a g thang" şarkılarında snoop dogg ile birlikte eazy-e ve diğer ruthless sanatçılarını dissleyen dr. dre, n.w.a.'ye de dokundurmalar yaptı. bilboard 200 listesinde 3 numaraya yerleşen albüm 4 buçuk milyonun üzerinde sattı ve batı yakasında büyük bir ilgi ile karşılandı.

    doggystyle

    solo başarıların devamını isteyen şirket, dr. dre ile hemen hemen aynı tarihte snoop dogg'un solo albümünün hazırlıklarına başladı. the chronic'in yakaladığı başarıya ulaşması için aynı tarzda şarkıların üzerine yoğunlaşan ve büyük çaba harcanan albümün kayıtları 2 yıl sürdü. hemen hemen the chronic'in kopyası olarak belirtilen albüm 1993'te raflardaki yerini aldı. albümün hazırlığı sırasında snoop dogg polis tarafından göz altına alındı ve philip woldermarian'ı öldürmekten yargılandı ancak suçsuz bulunarak salıverildi. the chronic gibi ödüle boğulan albüm death row'u övgüye, servete ve şöhrete boğdu.

    knight'ın yükselişi ve dre'nin ayrılışı

    1995'te stüdyo knight'ın eski arkadaşları ve hapishaneden dostlarının ziyaret akınına uğradı üstelik kısa bir süre de olsa stüdyonun güvenliğini de bu suçlular sağlıyordu. sanatçılarının üzerinde daha fazla kontrol sergileme çabası ve her işi güç kullanarak gerçekleştirmesi dr. dre'yi bezdirdi ve bu şiddet atmosferinin karşısında dr. dre bu yıllarda arka planda kalmayı seçerek bu tutum karşısında sessiz kalmayı tercih etti.

    bu dönemde puff daddy batının doğuyu ezmemesi için notorious bıg ile craig mack'i piyasaya sürdü ve death row'un başarılarına yaklaşmaya başladı. knight hiphop camiası üzerine ağırlığını koymak için doğu yakasında başarılar elde eden east coast'taki puff daddy'nin ceo'luğunu yaptığı "bad boy entertainment" ile de bir takım sürtüşmelere girdi. dr. dre ve snoop dogg'un inanılmaz satışlarının ardından knight en büyük sansasyonu 1995'te bad boy entertainment sanatçılarından doğu yakasının yıldızı tupac'ı bünyesine katarak gerçekleştirdi. bu olayda tupac'ın tecavüzden yargılandığı dönemlerde new york'taki stüdyoda silahlı saldırıya uğrayıp gasp edilmesi, bu saldırıdan bad boy entertainment'in en önemli sanatçısı notorious bıg ve şirketin ceo'su puff daddy'i sorumlu tutması büyük rol oynadı. saldırının ardından tupac tecavüzden hüküm giyerek 5 yıl parmaklıklar ardında kaldı ve "me agaist world" ü hazırlamaya başladı. bir ödül töreninde death row ile bad boy sanatçıları arasında silahlar çekilip gerginlik yaşanınca, bad boy'a tupac ile ortak bir kin besleyen knight, kendisine yardım etmesi koşulu ile tupac'ın 1.4 milyon dolarlık kefalet ücretini ödeyerek hapisten çıkardı ve 3 albümlük bir sözleşme imzaladı. tüm hiphop camiası east'ten west'e geçen tupac'ı ve bundan sonra olacakları konuşuyordu.

    tupac, death row'un kapısından girer girmez albüm çalışmalarına başladı ve kurduğu the outlawz grubuyla notorious bıg ile puff daddy'i şarkılarda kendisini soymakla ve vurdurmakla suçladı. tupac'ın bu öfke dolu anlarından bad boy ile işbirliği yapan mobb deep ve nas da nasibini aldı. tupac, hapishaneden çıktığı gibi all eyez on me'nin kayıtlarını iki hafta gibi kısa bir sürede tamamlayıp hit em up şarkısı ile death row ile bad boy arasındaki kavganın doruk noktasına çıkmasına sebep oldu.

    o sıralarda death row sanatçılarından kurupt ve daz dillinger'den oluşan tha dogg pound "dogg food" adlı albümünü piyasaya sürdü. snoop dogg'un da nakaratta kendilerine eşlik ettiği, new york'lu rapçileri alaya aldıkları "new york new york" şarkısı ses getirdi ve ilerleyen aylarda east coast üyelerinin kendilerine bu sebeple diss atmalarına zemin hazırlamış oldular. ancak snoop dogg'un şarkıyı laf sokmak deği, eğlenmek için kaydettiklerini söylemesi üzerine tartışma daha fazla büyümeden kapatıldı.

    suge knight'ın sıkı kontrol anlayışı üzerine death row cephesinde yavaş yavaş ayrılıklar gerçekleşmeye başladı ve ilk kopan yapraklar rbx ile the d.o.c. oldu. zaten dr.dre de bu sıkı yönetime tepkisinı koymak için dogg food albümünün prodüktörlüğünü üstlenmedi. bu tepkisi kendisinin de ayrılacağının ilk sinyallerini veriyordu. tupac da aynı zamanda kararsız davranışlar sergilemeye başlamıştı. bir yaptığı diğeriyle örtüşmüyor, east - west arasındaki kavgayı ateşliyor ve mobb deep, nas, biggie, the fuges, jay-z ile sözlü sürtüşmelerine de devam ediyordu. bu dr. dre'yi rahatsız ederken, knight tarafından hoşgörü ile karşılanıyordu. hatta knight tupac'ı devam etmesi için cesaretlendiriyordu ve kendisini şirketin ortağı yapacağını söyleyerek tupac'ı baştan çıkarıyordu. tüm bu olanların üzerine dr. dre 1996'da ayrılmak istediğini söyleyerek death row ile yollarını ayırdı ve bugün bünyesinde eminem, 50 cent, hi-tek, busta rhymes, the game, eve, rakim, stat quo gibi sanatçıların bulunduğu aftermath entertainment'ı kurdu. snoop dogg da dre gibi şirketten ayrılmak istiyordu anca 2 sene daha sözleşmesi bulunduğundan eli kolu bağlıydı.

    tupac'ın ölümü ve knight'ın tutuklanması

    dr. dre'nin ayrılmasının ardından death row ekibi kaldığı yerden çalışmalarına devam etti ve daz'ın kontrolünde snoop dogg'un "tha doggfather" albümü üzerine yoğunlaşıldı. bu sırada tupac da suge knight arasında bazı anlaşmazlıklar yaşanmaya başlandı ve tupac ismini değiştirerek makavelli adı altında son albümü "the don killuminati: the 7 day theory" i 7 günde kaydetti. bu sefer all eyes on me'nin aksine death row sanatçıları ile stüdyoya girmeyi istemedi. tupac'ın bu hareketinden sonra knight artık çalışanları tarafından erişilebilen ve sözü dinlenmeyen birisi olarak görülmeye başlanacağından korkmaya başladı.

    1996'nın eylül ayında knight ve tupac las vegas'taki mike tyson maçını izlemeye gitiler. maç çıkışı tupac, knight ile korumalarla dolu 9 araçlık bir konvoyda aynı arabadayken araba kurşun yağmuruna tutuldu ve tupac vücudunun pek çok yerinden vuruldu ancak tupac'tan kat be kat daha iri ve büyük olan suge knight aynı saldırıdan yara dahi almadan kurtuldu. bu da kimi kesim tarafından death row'dan ayrılma planları yapan ve knight'ın otoritesini sarsmaya başlamış olan tupac'ın, patronu suge knight tarafından öldürüldüğü dedikodularının yayılmasına sebep olurken, kimileri de tupac'ın ölümüne notorious (tupac'ın ölümünden 6 ay sonra o da öldürüldü) ve puff daddy'nin sebep olduklarını söyledi. ayrıca tupac'ın öldürüldüğü gece izlediği boks maçının çıkışında orlando anderson ile yumruk yumruğa kavga ettiği de ortaya çıktı ve olayın güvenlik kameralarıyla kaydedilen görüntüleri mtv'de yayınlandı.

    tupac'ın ölümü ile suçlanan suge knight cinayetten yargılandı ve 9 yıl hapishanede yatması istendi. tüm bu olayların ardından knight'ın şirket üzerindeki etkisi azaldı ve sözünü sanatçılarına geçirememeye başladı. notorious bıg'nin de 6 ay sonra vurularak ölmesi ile önce nate dogg death row'dan ayrıldı ve ardından da nate dogg'u snoop dogg ile kurupt takip etti. sanatçıların teker teker şirketi terketmesinin ardından death row bir daha belini doğrultamadı.

    2000'li yıllarda row

    ayrılıkların ardından 2000'li yıllarda knight pis oyunlara başladı ve özellikle snoop dogg'u lekelemeye çalıştı. knight, tupac'ın albümleri ve ardından dr. dre ile snoop dogg'un yayınlanmamış kayıtlarını "suge knight presents: the chronic 2000" and "snoop dogg: dead man walking" albümlerini piyasaya sürdü. yeni yetenekler crooked ı, tlc'den left eye, top dogg ve tha realest, spider loc ve eastwood'u bünyesine katarken, aynı dönemde eline geçen the game'in demosunu ise reddetti. ancak bu bünye de sabit kalmadı ve knight'ın şirketi yönetememesi ile çoğu ikinci jenarasyon sanatçısı da şirket bünyesinden göç etmeyi seçti.

    deat row'un patronu vuruluyor ve death row satılıyor

    2006'da kanye west görkemli bir doğum günü partisi yaparak doğu ve batı yakasının bazı sanatçılarını partisine davet etti. jessica alba, eddie murphy, paris hilton, the game, black eyed peas gibi ünlülerin de bulunduğu shore club hotel'de verilen partide suge knight bacağından vuruldu. kanye west'in puff daddy ile yakınlığı söz konusu olunca, bu saldırı kafalarda soru işareti bıraktı.

    2009'un ocak ayında death row records açık arttırmaya çıkarılarak wıdeawake entertainment group tarafından 18 milyon dolara satın alındı. şirketin yeni sahibi olan lara lavi, aynı zamanda wıdeawake'in de ceo'suydu. satılan death row records, lara lavi yönetiminde kısa süre sonra iflas etti ve death row records hiphop müziğinin en çalkantılı döneminde gerek sanatçıları, gerek yayınladığı albümler gerekse dahil olduğu olaylarla west coast'un zirveye oynayan kalesi olarak tarihe adını yazdırdı.

    kendi yazımdır. alıntı değildir.
  • son sahibi snoop dogg olmuştur.
  • hem "deathrow"un hem de "deathrow records" un baş harflerinden dr çıkması tesadüf olmasa gerek. keranacı dre seni, bu ismi tavsiye ettin ve suge ayısı da farketmeyip kabul etti di mi ahahjdj bugün gidip söylesek "aa harbi uyuyo lan" der tombul faşo
hesabın var mı? giriş yap