dövme

• (bkz: tattoo)
• -abi noolursun döwme ya...
  -la sus bide konuşuyo bah, al ula al, çötenek, çötenek...
  -abi gözündeki çapağı yaliyim yapma abe...
  -la sus dedim ula, dewshirmenin ewladı...
• istenirse ince igne, iplik, çini mürekkebi veya 0.5 uchla da yapilabilir.
• bir de yazlik mekanlarda salak bir boyayi garip kamislar kullanarak vücuda sürme islemine deniliyor. ama bu kesinlikle gerçek tatoo degildir iki günde çikar gider.
• alerjiden öldürebilen yine de istemekten vazgeçemediğim vücut mührü.
• taşıması çok keyifli birşey. bir dönemin simgesi. bağımlıklık yapıyor. başlayınca duramıyorsun. dövme yapması da güzel olsa gerek, gerçek bir sanat. yalnız minicik şeyleri inanılmaz fiyatlara yapıyolar.
• ortaya cikis anlamini yitirip sosyete ve jiks tayfanin vucudunu susleyen guzellik
• bir uzakdoğu sanatı,bir celt kültürü,bir kızılderili ritüeli,rock un simgelerinden biri,başkaldırı,
• arkadaşının beğendiği dolayısıyla kendi vücuduna çizdirmeye niyetlendiği bir figürü görüp hemen bir dövmeciye koşarak "aha bunu sağ bacağımın dizden aşağısına yapın!" diyen kişilerin sağ bacağına özel
  tabancası yardımıyla bakırköyde bir dövmeci tarafından yapılan figür.
  (bkz: thom yorke un sağ bacağı)
• cesaret mi? delilik mi? karar veremediğim ama ince ve küçük örneklerini görünce dibimin düştüğü boyama sanatı.
  şimdiye kadar ancak yalancı ya da yutturmaca olanından (çini mürekkepli olan) yaptırabildiğim ama bi cesaret gelse var yaaaa nassı da yakışacak dediğim minik tapınak!