• bu ayları yaşamakta olan çiftler tarafından hiç bitmeyeceği iddia edilen, hatta birbirlerine söz verdirten ve ancak bittiği farkedildiğinde iş işten geçmiş olan aylar.

    her türlü ilişkide yasanir, bu aylarda taraflar sanki pembe bulutlar üzerinde bir simülasyon oynamaktadırlar ve o bulutlar hiç dağılmayacakmış gibi durur (ta ki simülatörün fişi çekilene kadar)
  • fiilen start verdigim aylar. genel hal hareket ve tavirlar $oylecenedir:

    * ota boka opucuk istemek, opucuk vermek.
    * durduk yere ikide bir "- biz $imdi evli miyiz yani?" deyip, sanki cok ozel bir durummu$ gibi duvarlardan, televizyon ekranindan tav$an cikmasini beklemek. ...ki bu cok yersizdir.
    * evin her yerinden, giyilen her $eyden etiket cikarmak. her $ey yeni ya...
    * hatun ki$inin her gun annesini aramasina kanser olmak.
    * ev icinde bile bazen elele dola$mak. "- ceksene kizim elini demek..."
    * dana gibi yatmak. her $eyini ayagina beklemek ve kisa bir sure icin almak.
  • cicim yillari diye bir sey duymadigima gore, en fazla bir sene surebilecek bir olay.*
  • sadece evliliklerde değil bildiğimiz sıradan ilişkilerde de vardır böyle bir kavram. ayrılık sonrası hikayelerin ortak paydasının da "başta her şey çok güzeldi, sonradan bu adama/kadına ne oldu anlamadım, fırk" olduğu düşünüldüğünde "cicim ayları ve bitişi" sendromunun ikili ilişkilerde oldukça yaygın gözlemlendiğini anlamak zor değil.

    nedir cicim ayları denen süreç, neden başlar, neden biter? bunları irdeleyelim...
    öncelikle "cicim ayı" denen hadise, iki karşı cins üyesinin birbirine âşık oldukları periyoddur, burda hemfikiriz. tabii aşk isimli hadisenin tanımında "mantık" gibi bir faktör yer almadığı için taraflar karşılarındaki insanı gözlerinde büyüttükçe büyütürler, lamb'den gorecki soundtrack edilerek "i've foundd the one i've waiiiteeed foooor"lar havada uçuşur. o şimdiye kadarkilerin en cicisi, en zekisi, en anlayışlısı, en en'idir işte. kişi ilk buldumcuk olma şokuyla sahip olduğu şeyi abarttıkça abartır çünkü böylece kendini çok daha mutlu ve şanslı hissetmektedir.

    amma velakin gel zaman git zaman kazın ayağının abartıldığı kadar güzel olmadığı ortaya çıkar. zaman içinde daha yakından ve ince ayrıntılarla tanınan kişinin aslında kusursuz olmadığı, aslında sıçtığı, geğirdiği ve ayaklarının kokabildiği anlaşılır. eskisi kadar anlayışlı da değildir kimse artık, insanlar birbirlerine alıştıkça yeniliklerin heyecanı ve büyüsü söner. bu böyledir, bütün ilişkilerin ve evliliklerin gelip dayanacağı nokta budur. buna rağmen ayakta kalabilen evliliklerin temelinde tarafların kafa yapısı, yetiştiriliş tarzı gibi en temel özelliklerinin birbiriyle son derece örtüşmesi yatar. yoksa kimse kimseye 20 30 sene tahammül edemez, cicim yılı diye bir şey yoktur kimse kendini kandırmasın.

    en güzeli 1 sene sürer.

    budur.
  • türklerin kullandığı binlerce takvimden biri olan evlilik takviminin ilk aylarına verilen ortak ad. bu takvimin, diğer takvimlerden temel farkı ayların eşit sürmemesidir. cicim ayları kaşla göz arasındaki erotojen bölgede geçerken "allahın belası ayları" geçmek bilmez. diğer takvimlerden başka bir farkı da döngüsel olmamasıdır. cicim ayları geçti mi bir daha gelmez.
    ulu önder atatürk'ün büyük türk milletine armağan ettiği büyük devrimlerden biri de işte bu evlilik takvimi değişikliğidir. başka bir evlilik takvimine geçmenin çok nadir olduğu, ancak bir erkeğin dört ayrı takvim kullabildiği eski evlilik takvimi özellikle yabancılarla evliliklerde sorun yarattığı için çağdaş bir evlilik takvimi, isviçre saatli maarif takviminden esinlenilerek geliştirilmiştir.

    konuyla kısmen alakalı ama: aslında herşey o ilginç sözle başlamıştı: "beyefendiler! şu görmüş olduğunuz serpuşun adı şapkadır." bu devrimci sözdizimi, sonradan toplu taşıma araçlarındaki seyyar satıcılar tarafından kullanılmaya başlandı. siyaset bilimciler incelemelidir bunu.
  • partnerin daha sigaranızı ağzınıza götürürken çakmağına davranmasıyla başlayıp, sigaranızı 30 dk ağzınzın bi köşesinde tutmanıza ve sonunda çakmak istediğinizde beyninize fırlatmasıyla biter.
  • cicim aylarının bittiği zaman tam anlamı ile ciftlerden birinin osurması ile başlar. bu türkiyede de böyledir madagaskarlarda da. zira o andan itibaren şahıslar, birbirlerinin insan olduklarını anlarlar. geğirmek ise biraz daha öncesindedir. yani sevgiliniz geğirirse bilin ki bir kaç hafta içinde osuracaktırda. osurduktan sonra bilin ki cicim ayları bitmiştir. zaten akabinde de kavgalar baş gösterir, yeni okyanuslara demir attılır. sonra biri bulunur "aa süper, muhteşem gidiyor" falan denilir sonra çiftlerden biri zortttt diye osurur ve olaylar gelişir...
  • bir taksicicin deyimiyle bittiğinde yerini sikim aylarına bırakan güzel dönem.
hesabın var mı? giriş yap