• yeni bir urun cikageldiginde, diger benzer bir urunun satisinin dusmesi durumu.

    bufenizin yanina mcdonald's acilirsa sizin bufe cannibalize oluyor. ayni sekilde yengenler de cannibalize oluyor. zaten hangimiz olmuyoruz ki?
  • yeni sid meier oyunu. 15. yüzyılda ıssız bir adada geçecekmiş.
  • bir şirketin kendi çıkardığı yeni bir ürün ile, daha önce çıkarmış olduğu bir ürünün satışlarını azaltması.

    klasik bir örnek olarak ipad mini verilebilir. piyasaya çıkmadan önce apple tablet almak isteyen herkes ipad'e yönelirken, ipad mini'nin çıkması ile büyük ipad'in satışlarında nispeten bir azalma olmuştur. benzer örnek üzerinden gidecek olursak iphone 4s'in üzerine iphone 5'in çıkması da (form factor olarak aynı ürün olmasına rağmen) cannibalization'a yol açmıştır.

    ürün kullanımı haricinde, lokasyon ve fiyat üzerinden de cannibalization oluşabilir.
    mcdonald's şubenizin 5 metre yanına yeni bir mcdonalds (evet, cannibalization için aynı şirketin yapması gerekiyor bu hamleyi) şubesi açılırsa cannibalization olur. son örnek de şu: bir perakendeci 10 marka süt satıyorsa ve 1 tanesini aniden yarı fiyata satmaya karar verirse, sattığı diğer ürünleri cannibalization'a uğratmış olur. her ne kadar bu sütleri kendi üretmese de, sattığı bir ürünün diğerlerinin payından çalmasına yol açtığı için aynı etkiyi yaratmış olur.

    her ne kadar negatif gibi görünse de, cannibalization her zaman bir hata değildir; bazen de bir stratejidir. kaldı ki steve jobs'un konuyla alakalı yaklaşımı da şöyledir:

    - if you don’t cannibalize yourself, someone else will.
  • aynı zamanda bir beyaz yakalı endişesi. o öyle olacak bu böyle olacak keser dönecek bize girecek. öteki öyle dedi beriki şöyle dedi bizi sikecekler. önce o sonra bu sonra sen ben. hepimiz delirelim. prozaka düşelim. lustrale koşalım. ekonomi zaten fena. enflasyon sikti attı. delilique

    (bkz: toplumcu gerçeklik)
  • arama motoru optimizasyonunda * anahtar kelime yamyamlığı anlamına gelir. ağ sayfasının birden fazla sayfasında aynı anahtar kelimenin, terimin veya ifadenin hedeflenmesi anlamına gelir. ideal bir sitede ağ sayfasının her sayfası birincil bir terime odaklanmalıdır ki bu sayfa arama motorları tarafından o terimle açıkça alakalı olarak tanımlanabilsin ve sitenin içindeki diğer aynı ahnahtar kelimeye odaklanan sayfalar arasında seçim yapması gerekmesin.
  • uçak bakım camiasındaki anlamı, herhangi bir nedenden dolayı uçamayan, yerde bekleyen ve muhtemelen de uzunca bir süre yerde kalacak uçakların işe yarar parçalarının sökülüp o anda arıza yapmış ve parça değişimi ile arızası faal edilebilecek durumda olan ama elde o yedek parçadan olmadığı için yatmak zorunda bırakılmış diğer arızalı uçaklara aktarılması demektir.

    bu işlem pek tavsiye edilmez ama operasyonel nedenlerden ötürü bunu yapmanız gerekir. elinizde 2, 3 veya 4 tane parça bekleyen uçak olmasındansa 1 tane parça bekleyen uçak olması ve diğerlerinin uçabilir olması daha önemlidir. dolayısıyla bir uçak yatmaya başladığında bir kısım sinsi, pusuda bekleyen bakımcılar avına yaklaşan aslan gibi yandan yandan uçağa yanaşmaya başlar. klasik bir şekilde önceleri "yav bir durun dalmayın uçağa" diye söylense de eğer beklenen parçanın 20-30 günden önce gelmeyeceği haberi duyulursa o uçak artık masai mara'daki yalnız ve gariban antilop gibi potansiyel bir hedeftir. fazla sürmez, hemen ihtiyaç duyulan parça(lar) sökülüp bekleyen diğer arızalı uçaklara takılır. elbette beklenen parça gelince bu defa da orası burası sökülmüş olan uçak yeniden toplanmaya başlar ve farklı bir uçağın parça bekleme aşamasına gelmesi beklenir. bu döngü böyle döner gider.

    elbette bazı parçalar zinhar bir uçaktan diğer uçağa geçirilmez çünkü hem alındıkları hem de takıldıkları uçağı daha beter bir hale sokmaları ihtimal dahilindedir. mesela hidrolik sistem parçaları buna güzel bir örnektir. bu parça aktarım işleri elbete bazı kurallara dayandırılmıştır. öyle gidip kafanıza göre bir parçayı alamazsınız. hem gerekli izinleri almak, hem belirli şartları sağlamak hem de işlem öncesi ve sonrası detaylı kayıt kürek işlerini halletmeniz gerekir.
  • parça uçağının yanında parça tankı ve hatta parça gemisi de vardır. örneğin türkiye'nin 90'ların sonunda abd'den aldığı 8 adet ikinci el oliver hazard perry sınıfı fırkateyn, g(abya) sınıfı adıyla servise girerken 9. bir gemi(uss duncan) daha alınmış, bu gemi diğer 8 gemi için yedek parça gemisi olarak kullanılmıştır.

    2017 yılında duncan son yolculuğuna çıkarken boğazda çekilen fotoları. kanibalizasyonun etkisi net şekilde görülebiliyor. fırkateynden çok trole benziyor zavallım.
    foto 1
    foto 2

    bu yolculuğun sonunda ise bir tatbikatta tcg sakarya tarafından vurulup batırılmıştır.
    foto

    almanya'dan ikinci el alınan 354 leopard 2 tankının 15'i yedek parça tankı olarak kullanılmak üzere alınmıştır.

    abd'de the boneyard olarak bilinen arizona'daki uçak mezarlığında yatan uçakların bazıları da kanibalizasyon için kullanılır. bir parça değişimi gerekiyorsa, kuvvetin elinde o yedek parça yoksa üretici ile iletişime geçmeden önce boneyard'daki bakımcılar ile iletişime geçilir, orada yatan on binlerce hava aracı arasından parça ararlar.
  • (bkz: pazarlama) stratejisinde, (bkz: yamyamlaştırma), aynı üretici tarafından yeni bir ürünün piyasaya sürülmesi sonucunda satış hacmindeki, satış gelirindeki veya bir ürünün pazar payındaki düşüş anlamına gelir.
  • havacılıkta uzun süre uçamayacak veya atıl durumda olan platformların işe yarar parçalarını söküp aktif halde kullanılan platformlara takma anlamına gelir.
  • sirketlerin yeni bir ürün cikarmalarinda baska bir ürünün önüne geçmesine “cannibalization” adi verilir. iphone 3, 4, 5,.. gibi
hesabın var mı? giriş yap