• viyananın en meshur cafelerinden birisi. kafkanın viyana doneminde sık sık ugradıgı, lenin in devrim oncesinde fikirlerini olusturdugu tarihi bir mekan aynı zamanda. insan kahvesini yudumlarken klasik muzigin* ahengine kaptırıveriyor kendini.. tavandaki işlemeleriyle, birazda muzigin etkisiyle saraydaymıs gibi hissederdim ben. schnitzeli cok guzeldir ve ola ki muzige asık olduysanız, amcamlar cdlerini satıyorlar. göbekli amcamın kemanını konusturdugu essiz zamanlardan birinde yeniden olabilmek icin cogu seyi gozden cıkarabilirim herhalde*..

    edit: schottentordan stephansplatza dogru giderken, herrengasse uzerinde bu guzel mekan.
  • 1860 yilinda acilan, zamaninda trotsky, sigmund freud gibi isimlerin ugrayip kahve ictigi rivayet edilen unlu cafe. buyuk bir salonu var, salonun ortasinda smokinli bir adam piyano caliyor. melange'inizi yudumlarken duvarlardaki tablolari inceliyorsunuz. muthis bir keyif. innere stadt, herrengasse 14
  • işte viyana'dayım dedirten, viyana'ya has eski dokusunu koruyan nadide mekan... sevgiliyle gidilesi yer...
  • viyananin ambiansi en güzel cafesidir.her ürünü güzel olsa da apfelstrudeli bi ayri güzeldir,hostur.ayrica icinde cok yüksek oranda türk garson bulundurur.
  • gidenlerin dikkat etmesi gereken baska bir güzel nokta ise,hemen cafenin arkasinda freyung adli bir pasaj vardir,cafeden gece cikiyorsaniz kesinlikle gidin görün,cok hos bir pasaj,gündüzleri ise icerisindeki butik cikolatacilarda kendinizi kaybedebilirsiniz.

    ayrica viyanayi bilmeyenlerin en kolay gidebilecekleri sekil ya herrengasse metro duraginda inip minoritenkircheden anayola baglanan binalari baglayan bir gecitin oldugu sokak landhausgasse den gecip direk olarak cafe centralin önüne cikmak ya da michaelerplatza bir sekilde cikip herrengasse yolunu takip etmektir.
  • viyana`da dinlenirken bile o tarihi mistik havayi koklamak isteyenlerdenseniz, tercih ettiginiz icin ayri mutlu olacaginiz kafedir kendisi. 1876 yilinda acilmis olan bu kafe sanat, edebiyat, bilim ve politik dünyadan pek cok ünlüyü agirlamistir; arthur schnitzler, sigmund freud, peter altenberg ve leo trotzki gibi. mimarisi ayri büyüler, iceride calan müzik ayri etkiler, garsonlarin sizinle ilgilenis sekli bile kendinizi eski zamanlardan kopup gelmis gibi hissetmeniz icin yeterlidir.

    herseyleri lezizdir, söylecek sözüm yok ama, türk kahvesi servislerinde büyük bir hataya imza atmaktadirlar. kahveyi servis etmeden önce, nasil arzu ettigimi sormayislarindan zaten süphelenmistim ve bekledigim gibi de oldu. kahve geldi, seker de yaninda. halbuki bakir cezveden islemeli fincanlara kadar hersey oldukca yerli yerinde görünüyordu. yalniz cezveye sonradan istediginiz ölcüde seker katip karistirmak da neyin nesidir?

    cevap belli aslinda, kolayciliga kacmaktir.
  • gazete ve dergilerin ahşap mecmua tutacakları ile okunduğu, mermer ve ahşaptan yapılmış eski bir binası olan, içinde her saat piyano çalan bir adam çalıştıran, melange ve apfelstrudel tatlısı meşhur bir viyana cafesidir.
  • bbc'nin haberine göre; hitler'in de müdavimleri arasında olduğu, stalin'in ise troçki ile randevulaşıp görüştüğü kafedir;

    http://www.bbc.com/news/magazine-21859771

    viyana'dayken gidip kahvesini içmediğim için pişman olduğum yerdir.
    bir sonraki viyana seyahatimde ise listemde olan yerdir.
  • viyana'ya yolunuz düşürse mutlaka burayı da listenize ekleyin. mükemmel tatlılarının yanında çok güzel bir ambiyansı var. hem damağa hem göze hem kulağa hitap eden çok kaliteli bir mekan.
  • hayatımda zaman geçirmekten en çok haz aldığım kafe. ışıltılı iç dizaynı, çalan klasik müziğin verdiği huzur, pencereden viyana sokaklarına bakıyor olmanın verdiği haz. atmosferin her saniyesini doyasıya hissettim. fırsatım olsaydı viyana'da yaşasaydım kesinlikle çok aksatmadan, belli bir düzenle buraya gelir zaman geçirirdim. geçmişte çok tarihi isimlerin de burada zaman geçirmiş olması burayı daha da muazzam kılıyor.
hesabın var mı? giriş yap