bulantı
-
kusmak uzere oldugu duygusunu ya da beklentisini veren rahatsız edici duygu, kusma duygusu*.
ve jean paul sartre'ın romanı (1938); antoine roquentin'in hatıra defteri, hurriyetini elde etmekten aciz bir insanın dramını sergiler. -
beraberinde ögürmek adlı eşsiz faaliyeti getiren, çoğunlukla gebelerde başgösteren* bir kaçınılmaz, çekilmez olay.
araba tutması gibi durumlarda da, hareket eden yegane araca binenlerin başına gelen hadise..
deniz tutması diye başka bir şey var, sindirim-boşaltım sistemi hak getire.. -
-
soğuk algınlığı nın beraberinde getirdiği, ateşe bağlı olabilecek durum.
-
(bkz: bunaltı)
-
(bkz: hamile)
-
red fm rock istasyonunda bir program adıydı..
-
2 kutu pringles yiyip,üzerine vişne suyu içince ortaya çıkan mide hali.
-
(bkz: tanri yok ama bir tuhaflik var) *
-
bir süre yapışıyor sanırım insanın üstüne, her sabah aynı bulantıyla uyanıp, aynı bulantıyla uyuyor insan, yemek yiyiyor geçmiyor, acıkıyor geçmiyor. başka bir şey, sanki kötü bir şey gibi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap