• bir futbol takımı, o takımın bulunduğu şehir...
  • ayrıca fransızca bordeaux yazılır bordo okunur, (bkz: dallama fransizlar), şarapları ve şatolarıyla ünlüdür...
  • bordeaux, fransa'nin sarabi ve futbol takimiyla ünlü sehri. koyu kirmiziya hafif mavi katin..
  • fransanın en eski ve ünlü şarap bölgesi ve bu bölgede üretilen şaraplara genel olarak verilen isim. medoc, st emillion, vs.
    bu bölgenin bağları ve şarapları napolyon döneminde sınıflandırılmış olup aynı klasifikasyona bugün de titizlikle uyulmaktadır.
  • bordeauxda yapılan şaraplar çok alkol içermez, bazen biraz olgunlaşmış şaraplarında puro kutusunu andıran bir tad oluşur bu tadın oluşma sebebide sanırım tahta fıçılar içinde fazla bekletilmesinden felamdır. bulgar şaraplarındada bu tiksinç ahşap tadını alabilirsiniz.

    tahta fıçılardan fazla etkilenmemiş bir bordeaux şarabı tatmak istiyorsanız bir medoc deneyin derim
  • uzum uzume bakarak kararir ozdeyisinin ciktigi bolge
  • bordeaux saint jean. gezilecek fazla bir yeri olmayan, zamanında limanından bolca $arap yuklenip ihrac edilmi$/edilen $ehirdir kendisi. yapılacak en guzel $ey biraz ayak ustu dola$ıp akabinde $arapları almak ve cimlerde bir guzel kafayı bulmaktır. her keseye gore de $arap bulmak mumkun, misal 6 euro'ya paris'te duzenlenen $arap yarı$masında 3. olmu$ $arabı alabiliyorsunuz. tourist information'dan alınan $ehir haritasında $arap mekanının i$areti var: o meydana gidip hemen sagdaki bina sırasında bulunan $arapcıya dalmak hayırlı. biraz ileride de cimler ve guzelinden bir havuz/ce$me var.
  • 300 yıl kadar ingiliz yönetiminde kaldıklarından mıdır bilinmez en kibar fransizlar burada bulunur, gustave eiffelin tasarladigi bir opera binası vardır şaraptan başka sadece foie gras veya çikolata satan dükkanlar da vardır. şarabın baskenti olmasina rağmen insanlar daha çok pastis* içerler.
  • gezilip görülecek çok fazla yeri olmayan, küçük ama yine de tarihi dokusu oldukça zengin, çok güzel bir opera binası olan, fransanın batı sahillerine 1 saat mesafede bir şehir. bir de yapay olarak oluşturulmuş kocaman bir göl var ortasında. ama çevre ağaçlandırmasını falan güzel yaptıklarından hiç yapay gibi gelmiyo, ördekler yüzüyo içinde. bence avrupa'nın yaşanabilir küçük kentlerinden bir tanesi. insanlar öğle ve akşam yemeklerinde su yerine şarap içiyorlar.
  • bordeaux'lu olmak pek acayiptir. paris'li olunca parisien(ne) olurken, söz konusu şehir bordeaux olunca bordelais olup çıkıverirsiniz.
    misafirlerini iyi ağırlayan bir şehir olsa da bir süre sonra şarap içip ödek yemekten sıkılıyor insan.*.
    hurafe-zürafa olduğuna inansam da, hayatımda gerçekleştiğini hatırladığım tek dileğimi, gökkuşağının belirdiği anda*sahildeki çeşmeye para atarken dilemiştim. hayatta olacağına inanmayacağım nadir dileklerden olması da cabası.
    neymiş? toplanıp bordo'ya gidiyormuşuz. kime diyorum sayın travma.
hesabın var mı? giriş yap