• (bkz: bogomil)
    (bkz: bogomiller)
  • bogomilizm, ortaçağ avrupası'nda ortaya çıkmış bir dini akımdır. akımın kurucusu bogomil (tanrı’nın sevdiği) adında bir köy papazıydı. bu akımın mensupları kendilerini hıristiyan diye nitelemelerine rağmen birçok konuda yaygın hıristiyan anlayışından farklı inanca sahiptiler. örneğin, teslise inanmıyor, isa'nın tanrı'nın oğlu değil, peygamber olduğunu düşünüyor, papalık otoritesini tanımıyor ve haç gibi dini sembolleri kabul etmiyorlardı. bogomiller bu özelliklerinden dolayı ortaçağ boyunca papalığın büyük tepkisiyle karşılaştılar. engizisyon mahkemelerinde idama mahkûm edildiler. birçoğu işkenceye uğradı ve sürgün edildi. bogomiller bahsedilen bu özelliklerinden dolayı, türklerin bosna hersek'i fethetmesiyle karşılaştıkları islamiyet'i kendilerine yakın hissetmişler ve kitleler halinde müslüman olmuşlardır.
  • zerdüştsasanilerce sapkın ilan edildiği için anadolu’ya sığınan ve görünürde hıristiyan olmuş manicilik'in etkisiyle oluşan düalist kiliselerdir. anadolu’da olduğu kadar balkanlarda da gelişen bu popüler hıristiyanlık anlayışı halkı geniş ölçüde etkiledi.

    kilise, iyilik ve kötülük tanrısı veya prensibi şeklindeki bir inanca dayanmaktadır. inanışa göre iyilik tanrısı görünmeyen metafizik alemi; kötülük tanrısı ise, görünen maddi alemi yani gökyüzünü ve yeryüzünü, insanları yaratmıştır ki bu, tanrının cennetten kovulan ilk oğlu satanel(şeytan)’dir

    kiliseye göre tanrı evreni ateş, hava, su ve toprak diye bilinen dört unsurdan var etmiştir. sonra, tanrı'nın ilk oğlu satanel cennetten atılınca yeni bir gök ve yer yarattı. arkasından, bedenleri de yarattı ama onlara ruh veremediği için bunu tanrı’dan istedi. oğlunun yakarışını kabul eden tanrı da insan bedenine hayat ruhunu üfledi. insan, böylece iki karşıt gücün yaratmasıyla meydana geldi: bedenini kötü yaratıcı şeytandan, ruhunu ise iyiliğin yaratıcısı olan tanrıdan aldı.
  • anadolu alevîliğinin de beslendiği en önemli damarlardan biridir. ancak ne yazık ki, bogomillere dair tarihsel kaynaklar tahrip ya da tahrif edildiğinden, haklarında çok az veri bulunmaktadır. zîra, bogomiller tâbiri câizse "ötekinin de ötekisi"dirler. şöyle ki; bir kere mensup oldukları ırk anlamında zaten "öteki"dirler, çünkü dünyada ilk olarak (siyahîlerden de önce) köleleştirilen ırka; "slav" ırkına mensupturlar. batı dillerinde slavlar köleleştirilmeden önce, köle kelimesinin karşılığı olarak; "server" kelimesi kullanılmasına karşın, slavların köleleştirilmesinin ardından slav ırkına yapılan atfa binâen "slave" kelimesi kullanılmaya başlanmıştır. yine konuya ilişkin bir başka örnek vermek gerekirse; 2. dünya savaşı'nın da filmler, belgeseller, kitaplar vs. yoluyla anlatılırken, sürekli "yahudi mağduriyeti" üzerinden anlatıldığını görmekteyiz (ki antisemitist değilim). oysa, orta büyüklükte bir ülke nüfusu kadar slav öldürülmüş ve hitler'in "ârî ırk teoremi" tamamıyla slavların aşağılanması ve köleleştirilmesi üzerine inşâ edilmiş olmasına rağmen, 2. dünya savaşı anlatılırken slavların yaşadıkları mağduriyetlerden neredeyse hiç bahsedilmemektedir. ki slavlar, faşizmin ilerleyişinin durdurulması ve yenilgiye uğratılması noktasında da şanlı bir direniş örneği gösterip paha biçilemez başarılar kazanmışlardır. bu bakımdan, insanlık slavlara borçludur da. 2. dünya savaşı tarihine bakıldığında, hitler'in yahudilerin sahip olduğu maddi zenginliği ele geçirmek dışında yahudilerle pek de problemi bulunmamaktadır aslında. ki oluşturulan ârî ırk teoremine göre; slavlar tanrı'nın köle olsunlar diye yarattığı aşağılık bir ırktır ve slav kadınları fahişelik yapmak için dünyaya gelmiştir. ancak bogomiller, kendi kavimleri tarafından da, slavların büyük çoğunluğunun ortodoks hıristiyanlığa mensup olmasından ve bogomilizmin heterodoksi bir akım niteliği taşımasından mütevellit yine ötekileştirilmişler, akıl almaz kıyımlara ve iftirâlara mâruz kalmışlar, yok sayılmışlardır. tarihi ne yazık ki, kaynaklar ve veriler anlamında egemenler yazmaktadır. dolayısıyla, bogomillerle ilgili kaynaklar da ya tahrip ya da tahrif edilmiştir. ülkemizde balkan göçmenlerine doğu'daki kürt nüfusun dengelenmesi adına, bir dönem -her ne kadar kalıcı olamasa da- zorunlu iskân politikası uygulanmıştır. o yüzden, türkiye'de bulunan balkan göçmenleri kendi geçmişlerine ilişkin âdeta bir sis perdesine mahkum edilmişlerdir. işte bu şekilde ötekileştirilenlere uygulanan kitlesel kıyımları meşrulaştırmak adına kullanılan yöntem de oldukça ilginçtir; "mazdakçıların, komünistlerin, alevîlerin, bogomillerin, katharların ötekileştirilmelerinde, onlarla ilgili nefret söylemi üretilirken cinsel hayatları çok merkezdedir. ‘mûteber sünnîlere karşı müptezel kişiler’ denklemi oluşuyor. cinsel hayatlarını konu ederek oluşturulan dil, bir grubu toplum gözünde mahlûkatlaştırmak için birebirdir. mahlûkat gibi görmez ve göstermezseniz, öldürmek veya toplu kıyım da zorlaşır. kitlesel nefret suçlarını işleyen kimselerin akıl sağlığının korunabilmesi bu yolla sağlanıyor." (ilgili değerlendirmenin tamamı için link*) ör: mumsöndü iftirâları, eşcinsellik yakıştırmaları vs.. ayrıca, mumsöndü iftirâsının târihi için bkz*
  • pomakların da islâmiyetten önceki dinidir.
  • heretik bir akım. bogomilizme göre insan ruhu tanrının, bedeni ise şeytanın eseridir. düalist bir inanış olan bogomilizm ortaçağda balkanlarda yayılmıştır.
  • (bkz: düalizm)
  • “et ve kan tanrı'nın krallığının vârisi olamaz.” (pavlus)

    batı'nın bu düalist 'sözde sapkınları' ateşte can vermişlerdir. engizisyon mahkemelerinde ölüme mahkûm edilmiş, büyük askerî harekâtlar sonrası uzun süren kanlı operasyonlarla çoğu öldürülmüş ya da tutuklanmıştır.

    --- spoiler ---

    "xı. ve xıı. yüzyıllarda bogomilizm balkanlarda ve anadolu’da çok yandaş bulmuş ve yaygınlaşmıştı. yaygınlaşmanın temel nedeninin mezhepte mal beraberliği kuralı oluşu ve belli bir ruhbanın olmayışı; kurtulmuş denilen önde gelenlerin de bütün dünya zevklerinden el çekmiş dervişler oluşu olduğu düşünülmektedir. gerçekte bu özellik, buraya kadar anlatılan o dönem kardeşlik mezheplerinin hepsinin ortak özelliğiydi. bogomiller ve buradan devam edecek olan katharlar, şeyh bedrettin, simavnavi hareketi, ismaililer hep aynı temel ilkeleri benimsemekteydiler. belli derecede kamu ortaklığı, zâhirî olan yaygın inançların ötesinde bâtınî olan anlamı kavramaya çalışma çabası, buna ulaşabilmek için güçlü bir kardeşlik birliği, ezoterik bilgi ve bu ezoterik bilgiye giden yolda inisyasyonla başlayan ve uzun süren aşamalı yükseliş temel biçimlenmeydi.

    bogomilizm, bizans’ın içinde 1100 yılında büyük karışıklıklara yol açtı ve hareketin o sıradaki önderi basil, kent ortasında yakılarak cezalandırıldı. inancın bundan sonraki etkisi özellikle bosna üzerinde oldu. xıı. ve xv. yüzyıllar arasında bu hareket bosna’nın ulusal kimliği hâline geldi. bulgaristan’da da bogomilizm türklerin gelişine kadar bizans’a kafa tutan önemli bir grup olarak kaldı. türklerin balkanlara gelişiyle bu hareket mensupları oldukça özgür kalmış olmakla birlikte pek çoğu da pomak ve boşnak adlarıyla müslümanlığı seçtiler. ancak bu müslümanlar günümüze kadar islâmiyet içinde daha özgün ve giderek aydınlanan bir grup oluşturmuşlardır. bu müslümanlaşmış bosnalılar ve bulgarların, yani boşnak ve pomakların arasında, islâmiyet’i bir bogomilizm yolundan geçtikten sonra kabul eden diğer bölge halkları, makedonlar, arnavutlar ve benzeri gruplarda, daha sonraları bektaşîlik ve sûfî tarikatlar da çok güçlü bir potansiyel bulmuşlardır."

    --- spoiler ---

    bogomiller ve ismâilîye mezhebi için bkz
  • 10.yüzyıl'da bulgaristan'da ortaya çıkan heretik bir hristiyan inancı. adını bogomil adlı bir köy rahibinden alır. bogomilizm inancına göre manevi dünya'yı tanrı, maddi dünya'yı ise şeytan yaratmıştır. bu yüzden maddi dünya ile mümkün olduğu kadar ilgilenmemeye çalışmışlardır. bogomilizm'e göre kilise, haç, ikona gibi maddi eşyalar ve papa, patrik, rahip gibi dini hiyerarşik sınıflandırmalar doğru değildir. bunun yanında feodal sisteme ve krallara da karşı olan bogomilistler vergi vermeyi, serfliği ve savaş zamanı feodal lordların ve kralların ordusuna katılmayı da reddederler. teslis inancına karşıdırlar ve isa'nın sadece bir peygamber olduğunu kabul ederler.

    bogomilizm en çok balkanlarda etkisini gösterse de anadolu'ya ve avrupa'ya da yayılmıştır. özellikle bosna ve bulgaristan'da çok etkili olmuştur. hem katolik kilisesi hem de ortodoks kilisesi bogomilizm'i sapkın bir inanç görüyordu, bu yüzden bogomilizm özellikle bulgar kralları ve bizans imparatorları tarafından bitirilmeye çalışılmıştır. en güçlü zamanlarında konstantinopoli'de gizli bogomilistlerin lideri basil, halkın görebileceği şekilde meydanda canlı canlı yakılarak öldürülmüştür. günümüzde aslında bogomilizm ile ilgili pek fazla bilgi yoktur. bunun en önemli sebebi kilisenin, bogomilizm ile alakalı her türlü öğretiyi yasaklaması ve var olanların yok edilmesi. 15. ve 16. yüzyıllarda osmanlı'nın balkanları işgalinden sonra sayıları giderek azalmıştır. islam inancıyla benzerliğinden dolayı osmanlı döneminde pek çok bogomilistin müslüman olduğu düşünülüyor. bogomilizm'in en çok yayıldığı bosna, bulgaristan ve günümüzde kuzey makedonya bölgesinin en çok müslüman nüfusun olduğu balkan toprakları olduğu düşünüldüğünde bu iddia pek de saçma gelmiyor.
hesabın var mı? giriş yap