*

  • osteoklastları etkileyerek kemik metabolizmasını etkileyen, osteoporoz ve çeşitli kemik hastalıklarının tedavisinde kullanılan ya da çeşitli kanser türlerinin kemik metastazlarının önüne geçmek için kullanılan bir ilaç grubu. bu ilaç grubunu kullanan hastalarda kemik cerrahisi işlemlerine dikkat edilmelidir yoksa osteonekroz ile karsılaşılabilir.
  • kanda kalsiyum iyonuna bağlanarak osteoklast hücresi içerisine girdikten sonra hücre apoptozunu uyaran, dolayısıyla kemik yıkımını engelleyen ilaç grubudur.

    kullanım alanları tıbbi formlarına göredir.

    iv bisfosfonatlar;

    -maligniteye bağlı hiperkalsemi
    -multiple myelom
    -primer tümörlerin kemik metastazları

    gibi durumlarda kullanılır.

    oral bisfosfonatlar;

    -osteoporoz
    -osteogenesis imperfekta
    -fibröz displazi
    -paget hastalığı

    varlığında kullanılır.
  • moleküler düzeyde, pirofosfat dizinine bağlı 2 adet fosfonat grubundan oluşur.

    farmakolojik açıdan 2 çeşittir: nitrojen içerenler ve içermeyenler.

    nitrojen içermeyen grup etidronat ve tiludronattan oluşur. bu grup hücre apoptozunu uyarırken kemik metabolizmasını etkilemediğinden olası dentoalveolar cerrahi kemik nekrozlarına yol açmaz.

    nitrojen içeren grup kullanımında, osteoklast içerisine giren molekül frenilasyon denen, proteinlerin hücre zarındaki fosfolipidlere yapışma yolağını bozarak osteoklastogenesisi ve kemik metabolizmasını olumsuz anlamda etkiler. bu grup ilaçların kullanımı sonrası kemiği ilgilendiren cerrahi işlem yapıldığında kemik nekrozları görülebilmektedir.

    (bkz: bronj)
  • yalnızca osteoklastların değil osteoblastların da aktivitesini engelleyen bu ilaçlar çenelerde osteonekroz gelişimi gibi oldukça ağır sonuçlara sebep olabilir. bu yüzden özellikle diş çekimi gibi travmatik işlemlerden önce sormasa bile hekiminizi bilgilendirmelisiniz.

    bifosfonatlar, stabil kemik mineralizasyonunu düzeleyen endojen inorganik pirofosfatların, metabolize olmayan sentetik analoglarıdır.

    19.yy'da alman kimyagerler tarafından bulunmuş ve ilk olarak petrol borularının etrafını kalsiyum kaplamasını önlemek için kullanılmıştır. ardından böbrek taşı oluşumunu önlemek için kullanılmaya başlanmıştır.

    ilk olarak 1996'da osteoporoz için alendronatkullanılmaya başlanmıştır. özellikle menapoza girmiş kadınlarda ve yaşlı erkeklerde bel, bilek, kalça kemik kırıklarını önlemek için kullanılmış, daha sonra paget için de onay almıştır.
    ardından ibandronat sodyum'un menapoz sonrası osteoporoz tedavisi için kullanımı onaylanmış ve kemik kırıklarını ciddi ölçüde azalttığı kanıtlanmıştır. ayrıca parenteral yoldan kullanımı ilk onay alan da ibandronat sodyumdur. oral yoldan ilaç alamayan hastalar 3 ayda bir iv olarak kullanırlar.

    in vivo ve in vitro olarak kristal oluşumu üzerinde doğrudan etkilidirler. yeni kristal oluşumunu engeller, amorf kalsiyum fosfatın hidroksiapatite dönüşümünü durdurur ve apatit kristallerinin agregasyonunu geciktirerek daha büyük kümeler oluşumunu engellerler.

    bifosfonatlar, olgun osteoklastların etkilerini doğrudan inhibe ederler. iki yan zincirinden biri kemiğe bağlanır ve kemik rezorbsiyonu sürecinde osteoklastlar tarafından oluşturulmuş asit ortama lokal olarak salınır. daha sonra lokal etkileriyle veya hücre içine girerek veya ikisini birden gerçekleştirerek, hücreyi yok etmeden osteoklastların yıkıcı etkilerini durdururlar.
  • gece yatmadan önce kullanmayın. yatay pozisyonuna geçince gıda borusunda iltihap (özefajit) yapıp, ebenize atlayabilir. en iyisi sabah kullanmak.

    bu arada; (bkz: sözlükte tus çalışmak)
  • yan etkisi reflü, ülser gibi mide yakınmaları olan osteoporoz ve paget hastalığı ilacı.
  • osteoporoz tedavisinde en fazla kullanılan ilaç.
  • bisfosfonatlar eğer son 1 ay içinde diş çekimi yapıldıysa kullanmak kontendikedir.

    5 yıldan uzun kullanımlarda atipik femur kırıkları görülür.

    eğer osteonekroz yapmışlar ise 5 yıl bu ilaçlara ara verilir.

    edit: bilgi ekleme.
  • osteoporozun önlenmesinde ve tedavisinde kullanılan etkin bir anti-rezorptif ilaçtır.
hesabın var mı? giriş yap