• ünlü ingiliz romancı john (robert) fowles'un "yaşam üzerine notlar" alt başlıklı kitabı. romancı, denemeci, hikâyeci ve şair sıfatının yanına filozofu da ekleyesim geldi aristos'u okuduktan sonra. kitapta da belirttiği gibi esinlendiği filozof efesli herakleitos. kitabın hayatımda bazı şeylere bakış açımın değişmesine neden olduğunu çok net söyleyebilirim: ölüm, sonluluk ve sonsuzluk, tanrı, raslantının zorunluluğu . . . ama en çok etkilendiğim kısım "yeni bir eğitim." yaşama değişik bir pencereden bakmak adına, fowles'u bilen bilmeyen herkese şiddetle tavsiye edebileceğim bir düşünce yapıtı.
  • ayrıca, kitabın 9. sayfasının hemen altındaki dipnottan da, aristos sözcüğünün eski yunancadan alındığını,tekil olduğunu ve kabaca 'belli bir durum için en iyi' anlamına geldiğini öğreniyoruz.
  • çevirmeni için (bkz: serdar rifat kırkoğlu)
  • (bkz: herakleitos)

    (bkz: nemo)
  • her paragrafı okuduğunuzda john fowles a katılsanız da katılmasanız da üzerine bir kaç dakika düşünmekten kendinizi alamadığınız kitap.

    her ne kadar kendisi bu kitap yüzünden eleştirilmiş olsa da, iyi ki yazılmış denilebilecek kitaplardan biridir.
  • "yüzeyin altındaki her yeri bilmiyoruz; niçin olduğunu hiçbir zaman bilmeyeceğiz; yarını hiçbir zaman bilmeyeceğiz; bir tanrıyı ya da bir tanrının olup olmadığını hiçbir zaman bilmeyeceğiz; kendimizi bile hiçbir zaman bilmeyeceğiz. dünyamızın çevresindeki bu gizemli duvar ve ona ilişkin algımız bizi hayal kırıklığına uğratmak için değil, bizi yeniden şimdiye, yaşama, şu anki varoluşumuza yöneltmek için oradadır." john fowles*

    aynı kitaptan:
    (bkz: görünmez bir mezarlıktır zaman/#90847193)
    (bkz: nefret döngüsü/#90330823)
    (bkz: çekiliş ve piyango kültürü/#90848575)
  • "rastlantı ve sonsuzluk içinde yaşıyorum. kozmos çevremde uzanıyor, üst üste galaksi çayırları, art arda kara uzamlar, yıldız bozkırları, okyanusvari karanlık ve ışık. içinde hiçbir sorumluluk sahibi tanrı, hiçbir özel ilgi yada özel merhamet yok. ancak her yerde, yaşayan bir denge, yükselip alçalan bir gerilim, devasa ama gizemli bir yalınlık, sonsuz bir ışık soluyuşu görüyorum. ve varolmanın; rastlantı içinde yaşamam gerektiğini ama bütünün rastlantı içinde olmadığını anlamak olduğunu kavrıyorum. bunu görmek ve bilmek bilinçli olmaktır; kabul etmek insan olmaktır."

    aristos, john fowles
  • görsel

    her şey ama her şey gelip geçmiş, yazın o güzel sıcağı gelmiş.
    hangi yılın haziranı bitiyor temmuzun başı belli değil ama. tüm gün denizde olup ardından yemek icin hazırlık.. saçlarımı tam kurutmadan cıktıgım aksam yemeği.
    denizin kıyısındaki aristos. kıyıda tahta verandadaki alana giderken, kücük mavi kapısından geçiyorum.
    tahta veranda bitiminde; sandaletlerimi cıkarıp iniyorum tek basamağı, kumsaldaki masa için..
    sonra hemen masada yerini alan tazecik mezeler ve daha 5 saat önce tutulmus o enfes balık.
    olmazsa olmaz nefis uzo.
    o sırada haris alexiou telli telliyi yunanca sözleriyle söylüyor.
    içimden sadece;

    ''sanma ki yaralı, uçmaz bir daha
    takılmış kanadı göçmen buluta
    anlatır eski beni simdiki bana''
    kısmına eşlik ediyorum...

    tanım: halkidiki yarımadasının en muhteşem balık restaurantı. 1971'den beri aynı yerinde. detayları için
  • "çoğunluk kendilerini en çok ilgilendiren şeye sırtını döner." john fowles - aristos
  • yun. en iyi, en üstün, en asil.

    aristos+kratia= en iyilerin, en üstünlerin, en asillerin yönetimi, aristokrasi. bu sınıfa dahil olanlara da aristokrat denmiş.
hesabın var mı? giriş yap