araba sevdası
-
recaizade mahmud ekrem'in en büyük eseri, edebiyatımızda ilk gerçekçi* roman diye kabul edilir.
avrupa görmüş gençlerden; frenkler gibi süslü gezen, gösteriş olsun diye cebinde fransızca dergi ve gazetelerle dolaşan,"bonjur","bonsuar","vuz ale biyen" diyebilmek için beyoğlu'nda adam arayan; türkçe konuşurken araya yalan yanlış fransızca sözcükler katmadan edemeyen; savurganlığa, borç etmeye özenen; türkçe'yi edebiyatsız, kaba bir dil sayıp bu dilin cahili olduğu için övünen bihruz bey'in trajikomik öyküsüdür. (arka kapak yazisi) -
yaşadığı ülkenin şartlarını ve standartlarını aşma sevdasında olan ve bu doğrultuda çamlıca daki köşkünde küçük avrupa yaratmaya çalışan ve "türk" geleneklerinden, dilinden uzaklaşmasıyla övünen bihruz bey in maceralarını, aşk diye isimlendirdiği kendini daha çok sevme yolundaki günlerini anlatan roman ya da* bihruz bey in "ben" tutkusunu alaycı parantezlerle anlatan recaizade mahmut ekrem in ortaya koymuş olduğu eser.
-
mahsun süpertitizin tabutta rövaşata filminde yakalandiği sevda. mahsun'unki karşiliksiz bir kara sevda idi ama.
-
cem yilmazin en etkilendigi romanmıs.
-
edindiğim baskısında metin içinde türkçe okunuşuyla yazılmış fransızca sözler ve cümlelerin kitabın arkasında fransızca yazılışlarıyla verilmeleri nedeniyle okuma zevkimin içine edildiği roman. bihruz beyin bazen iyice coştuğu noktalarda hiç bir şey anlayamamıştım. (bkz: yazildigi gibi okunmamak) (bkz: fransizca)
-
... turk edebiyatindaki ilk realist roman olmasi ozelligiyle, oys*'de soru olarak gelme ihtimali nedeniyle hocalar tarafindan kafalara kazinan eser. *
-
arabaya veren kizlari da icten ice kavuran sevda modeli.
-
(bkz: im in love with my car)
-
(bkz: christine)
-
recaizade mahmut ekremin ilk ve tek romani.(1898)
baslica kahramanlar, bihruz bey, perives hanim, mosyo piyer ve kesfi beydir.
bihruz bey, babasindan kalan mirasi,har vurup harman savuran, eli delik ve hesabi kitabi bilmeyen birisidir. konusurken, araya bir iki fransizca sozcuk eklyerek, kendisinin ne kadar cagdas,
bilgili ve aydin birisi oldugunu ispatlamaya calisir. hatta, annesiyle bile boyle konusur, ancak; annesi oglunun ne dedigini anlayamaz ve turkce konusmasini ister.
bihruz bey de:
- sevmiyorum su kaba(!) turkceyi....
der.
bihruz bey, ayrica cok saf birisidir. perives hanimin oldugunu, kendisine soyleyen
kesfi bey e, hemen inanir ve bunalima girer.
perives hanim, bihruz beyin camlica parki'nda gordugu ve cok etkilendigi bir sarisin bayandir.
ancak; bihruz beyin dusundugu gibi, cok varlikli birisi degildir. arabasi bile kiraliktir.
mosyo piyer, menfaat duskunu bir profesordur. talebesi bihruz beye hediye aldigi kitabin parasini bile, bir yolunu bulup o'ndan almistir. bihruz beyin, suleymaniye'deki evine tasindigindan
haberi olmaz ve camlica'daki evine gelir. bihruz beyi orada bulamayinca, camlica'dan , suleymaniye'ye kadar bir kac vasita degistirir. ve hic utanip sikilmadan,bu masraflarini da
bihruz bey den ister....
kesfi bey ise yalancinin tekidir.....
deyim yerindeyse tam bir yalan makinesi....
bihruz beye, kizin oldugunu, bugun yarin, kendisinin izmire gidecegini vb.. yalanlar uydurur.
hatta, perives hanimi vapurda gordugunu soyleyen bihruz beye, gordugu kisinin,
perives hanimin kizkardesi oldugunu soyleyerek gene bir yalan uydurur.....
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap