anasının kuzusu

• küpek
  1.500.000.000 değerinde
  cins köpek değil kırma
  o köpek yüzünden yapılan bir kaza sonucu değeri bu kadar artan bir zat-ı muhteremin kızı
• annesini cok seven erkek cocuklarina verilen isim.
• anne eksenli yetisen erkek ler bu kategoriye girer genelde. sozkonusu kuzu sözde anne sevgisiyle büyütülür sonra butun yasamı annenin isteklerine gore sekillenir ileriki yillarda. bu kuzu kurban bayramı nda degil ama anne icin kurban edilmis bir kuzudur.
• (bkz: ata türk)
• (bkz: mama's boy)
• tlc'de şu an 2. bölümü yayınlanan program. manken gibi hatunlarla birlikte olup hala anneleri tarafından banyo yaptırılan sümsüklerin hikayeleri anlatılıyor.
• kanımı donduran program. az önce bir kız eşim olacak kişinin alacağı yüzükteki pırlantanın büyüklüğü sevgisiyle doğru orantılı dedi. yüzük benim için çok önemli, nasıl ödediği umrumda değil, isterse akciğerini bile satabilir dedi. gamofobi krizim tuttu yeminle.
• kemalettin tuğcu'nun 1964 tarihli kitabı.
• (bkz: li’l dearest)
• programın sadece fragmanlarında bile görünen ve beni dehşete düşüren istismara diyecek laf bulamıyorum.
  
  bu programda şov malzemesi yapılan anne-oğulların hepsinin tedaviye ihtiyacı var bence. çünkü çok sinsi ve tehlikeli, neredeyse de kimsenin konuşmadığı bir konu var burada: duygusal ensest. anneliğin çok yanlış anlaşıldığı, kutsallaştırıldığı ve üzerine birçok anlam yüklendiği aşikar, bunu tartışıp bu yüklerin kavramdan uzaklaştırılması gerek. çünkü yüklenen bu olağanüstü anlamlar annelerin de “yemedim yedirdim, giymedim giydirdim, o benim!” tavrına çanak tutuyor olabilir. en azından benim annemle verdiğim bu minvalde bir mücadele oldu. benim yetişkin bir birey olduğumu kabul etmesi zaman aldı.
  
  duygusal ensest bu “aşırı sahiplenme” tavrından çok daha farklıdır. annenin veya babanın evladına karşı yaklaşım ve davranışlarında ancak bir sevgiliye yapılabilecek kaprisler, sitemler, tepkiler barınır. görünüşte ihmal yahut saygısızlıktan şikayet ediyor gibi görünse de aslında eş figüründen alamadığı her tür ilgi ve tepkiyi çocuktan alma, eksik kalan her şeyin acısını buradan çıkarma vardır altında. çok tehlikeli bir durum ve sinsi bir istismar türüdür.
  
  yukarıda bahsedilen pırlanta boyutu için organ satmayı mübah gören kadına da bu istismar açıyor kapıyı aslında… çünkü ebeveyn bu tutumuyla kanadının altından çıkıp büyümesine izin vermediği, yavru kalan kuşunu bu atmacalara karşı savunmasız hale getirmektedir. dilerim ki hayatınızda ebeveynlerinizle ilişkilerinizi sorgulama cesaretiniz olur. çünkü bize dünyanın ilk haritasını onlar verdi ama doğru bir harita değildi, onların kendi haritalarıydı. kendi haritanızı çizmeyi öğrenmelisiniz. vefayla bağımlılığı, sevgiyle istismarı ayırmayı bilerek, bu programdaki korkunç hikayelerden uzak mutlu bir hayat herkesin hakkı.
  
  halil cibran çocuk için der ki “sizin diye bildiğiniz evlatlar gerçekte sizlerin değildir. onlar kendini özleyen hayat'ın oğulları ve kızlarıdırlar. sizler aracılığıyla dünyaya gelmişlerdir ama sizden değildirler. sizlerin yanındadırlar ama sizlerin malı değildirler. onları sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi asla. çünkü onların kendi düşünceleri vardır. onların vücudunu çatabilirsiniz ama canlarını asla. çünkü onların canları geleceğin sarayında oturur ve sizler düşlerimiz de bile orayı ziyaret edemezsiniz. kendinizi onlara benzetmeye çalışabilirsiniz ama onları kendinize benzetmeye kalkışmayın hiç. çünkü hayat ne geriye gider ne de geçmişle ilgilenir. sizler, evlatların birer canlı ok gibi fırlatıldıkları yaylarsınız. yayı geren, sonsuza açılan yolda kendini bir hedef edilmiştir ve oklarını en uzağa eriştirebilmek için kendi gücüyle sizleri girer. yayı gerenin elinde seve seve bükülün. çünkü oku atan o güç uzaklaşan okları sevdiği kadar elindeki sağlam yayı da sever.”