• filmde diyalog yok (monolog var, o da çok az), filmin belkemiğini redford'un fiziksel oyunculuk yeteneği oluşturuyor. 12 years a slave'le beraber senenin potansiyel ödül avcısı filmlerinden biri olacak gibi duruyor.
  • yılın en iyi filmlerinden. muhteşem. rogerebert.com'da çıkan eleştirim: http://j.mp/1gsn2u6
  • burak göral'ın ekşi sinema için yazdığı all is lost yazısı için:

    http://eksisinema.com/…sli-adam-ve-deniz-ve-sinema/
  • cast away ve life of pi'yi sevmiş biri olarak seveceğimi düşündüğüm film.

    biraz ağır ilerlemesine ve dialogsuz olmasına rağmen robert redford'un oyunculuğu ile çok başarılı bir hayatta kalma savaşı filmi olmuş. tavsiye ederim.
  • gereksiz bir sürü filmin 3d çekildiği bir dönemde 3d olsa süper olacak sahneleri var. ancak robert redford gibi bir veteranın o topa girmemesi ayrı bir saygı unusuru. az çok yelken tecrübesi olanlar için ekstra güzel detaylar barındırıyor ve spoil etmeden söyleyeceğim son şey derinlik sarhoşluğu olur. *
  • robert redford döktürmüştür. başrolleri ise okyanus,yağmur,fırtına ve balıklarla paylaşmaktadır,hatta
    onlardan bile rol çalmıştır.
  • robert redford un stand up yaptığı karşısında saygıyla eğildimiz bir film.gerçekten bu kadar doğal ve sade bir oyunculuk ancak bu kadar güzel oynanabilirdi.bu arada filmi sinemada izlemeyip indirecek korsan kardeşlerime sevindirici bir haber var boşuna altyazıyı beklemeyin direk indirin ve seyredin.filmde toplam 3 cümle var başında 1-2 tane ortada 2 mayday sonuna doğru bi fuck yani bizim türkçemizle kahretsin yada ooo tanrım..bu arada filmin sonunda yazılar yazarken executive producerda bizim genç spock zachary quintoyu görünce şaşırdım doğrusu ne alaka nerden el atmış bu filme bilemedim araştırmak lazım.filmde emeği geçen balıklara ve eşyalara ayrıca teşekkür ederiz çok iyi oynamışlar.kısaca seyredin bir kere fena diil.ama bi kere.
  • sinemada izlenir mi emin olamadim ama gittim ve cok pisman degilim acikcasi.

    istanbul'daki forumlardan birinde izledigim gerekcesiyle ya muhitten ya da gelen kesimin beklentilerinden ilginc orneklere sahit oldum. filmin sonunda "bu ne lan" diye alkislayani mi dersin, salonun 4'te birinin filmin ortasinda cikmasi mi dersin, yandaki kiz arkadasini arkadaslariyla deniz dibinden kum cikarirken elde ettigi tecrubeleri aktarmasi mi dersin ilginc bir ortam vardi acikcasi.

    ozellikle gelen ciftlerin homurdanmalarinin sebebi sanirim filmin afisinde robert redford'un dumende olmasi. boylece hem yagmur, hem yalnizlik, hem dumen uclemesiyle uzak asklara yelken acma umudunu besleyerek gelmisler. keske fragmanina baksalardi.

    cok kez yazilmis ama robert redford alkislanasi bir performans cikarmis. 106 dakikalik bir filmi boylesine goturebilmek buyuk meziyet.

    --- spoiler ---

    filmin sonu ve ismi guzel uyusmus, yasam kitini yakan birisinin elinde pek fazla birsey kalmiyor haliyle.

    yine filmin sonu daha dramatik olabilirdi gibi, bana yukaridan gelen bir isiktan ziyade ** isigin bir arama kurtarma botundan gelen isiga benzer sekilde olmasi aktorun kurtuldugunu dusundurttu bana.

    ilk sahneyi tam hatirlamiyorum, daha dogrusu uzgunum kelimesinin gectigini hatirliyorum ama filmin sonu icin ipucu orada olabilir.

    kalani icinse, caresizligin guzel islendigi nadir filmlerden olabilir sanirim. (bunun benim kisitli film kulturumle alakasi da olabilir tabi *)

    --- spoiler ---
  • fragmanının etkileyiciliği ve çeşitli eleştirmenlerin yorumları sonrasında büyük merakla izlediğim fakat beklediğimi tam anlamıyla bulamadığım film. eleştirmenlerin yorumları abartılıymış demekten kendimi alamıyorum. yine de iyi film; gidin, görün. fakat açıkçası daha iyisini beklerdim. zira karşımızda benzer temadaki filmlerin ötesine gidebilen bir film olduğunu söylersek abartmış oluruz.

    --- spoiler ---

    filmi farklı ve kaliteli kılan ve oldukça hoşuma giden bazı ufak detaylara gelirsek... girizgahta okunan mektuptan sonra filmdeki ilk kelimeyi duymak için dakikalarca beklememizi sevdim. karakterin ailesiyle, hayatıyla, geride bıraktıklarıyla ilgili en ufak bir detayın verilmemesini ve bunların tamamen sır olarak bırakılmasını da özellikle çok beğendim. denizin altından yüzeye bakan shot'lar baya güzel.

    redford'un direğe tırmandığı anlar daha iyi ve birazcık da çılgın bir görüntü yönetmeninin elinde şahane bir sahneye dönüşebilirdi mesela. işaret fişeği yakarak yanından geçen gemileri izlediği kısımlarda ise çoğunluğun aksine oyunculuğun o kadar da başarılı olmadığını düşünüyorum.

    --- spoiler ---

    survival temalı filmleri her zaman çok sevmişimdir; hem bu sebeple, hem de aldığı olumlu yorumların etkisiyle büyük beklentiyle gittim fakat survival janrına çok ekstra bir şey katabildiğini söyleyemem. güzel film, ama daha önce gördüklerimizden çok ötede değil.
hesabın var mı? giriş yap