• zimbabwe dogumlu, dort kitaplik bir seri olan, sydney pollackin sirketi miragein filmini cekecegi, the no 1 ladies detective agencyin yazari. afrikayi ve afrikali olmayi seker gibi anlatan adam.
  • "bir numaralı kadınlar detektiflik bürosu" ve "zürafanın gözyaslari" türkceye cevrilmis, citlenbik yayinlarindan mevcuttur. son haberlere gore bu seri bir tv dizisi olacakmis, anthony minghella ilgileniyormus.
    aslinda hukukcu olan bu zat, medikal hukuk konusunda uzmanmis. edinburgh'li bir doktorla evliymis. artik edinburgh'da ikamet ettigi icin son romanlari da burada geciyor. the scotsman gazetesinden gelen bir öneriyle gunluk tefrika olarak romanlar yazmaya baslamis, ilki "44 scotland street". armistead maupin'in "tales of the city" serisi tadinda, ona da sapka cikararak yaziyor. bu serinin ikinci kitabi da "espresso tales" adinda cikmis.
  • edinburgh 'u merak ettiren yazar.
  • bir numaralı kadınlar dedektiflik bürosunda mma ramotswe'yi okumak ne kadar keyifli ise, pazar felsefe klubü ve arkadaşlar, aşklar ve çikolata'daki isabel'i okumak da o kadar keyiflidir. işi evi okulu bırakayım,botswana'da huzur bulmaya gideyim dedirten yazar.
  • "profesörler üçlemesi"nin son kitabı "kısıtlı şartlar villası" da iş bankası kültür yayınlarından çıkmıştır.
  • 44 scotland street serisi de yazara aittir.
    tadından yenmeyen bir üslubu vardır ayrıca.
  • arkadaşlar, aşklar ve çikolata isimli kitabıyla günlük hayatın içine felsefeyi ucundan kıyısından bulaştıran başarılı yazar. diğer kitaplarını da okuma merakı uyandırıyor...
  • iç açıcı romanların yazarı, dünya tatlısı roman karakterlerinin yaratıcısı, bu etkileri kitap kapaklarına da yansıtmaya özen gösteren bir insan. yarattığı karakterler o kadar bağımlılık yaratıyor ki genelde kitapları hep seri haline dönüşüyor. özellikle "nr 1 ladies detective agency" (bir numaralı kadınlar dedektiflik bürosu) serisi (ki şu an itibariyle 12. si çıkmıştır) sizi saplanıp kaldığınız sıkıntılardan çıkaracak etkiye sahip bir başucu eseridir. afrika insanın naif ve sevimli hallerini, batıl inançlarını, hüzünlerini, basit ama esaslı sevinçlerini en güzel anlatan yazardır diyebilirim.
  • comfort of saturdays isimli kitabında, bazı doktor ve avukatlar için şu muhteşem tespiti yapmış yazardır: "prolonged exposure to flawed humanity could create a sense of superiority if one was not careful" (kabaca tercümesi: eğer dikkatli olunmazsa, insanlığın defolu/kusurlu yanlarına sürekli maruz kalmak üstünlük hissi yaratabilir")
  • the austen project kapsamında jane austen kitaplarından emma'yı 21. yy'a uyarlamıştır. aslında çok da öyle ahım şahım bir yeniden yazım olmamış ama en azından kadın karakterleri ve 19. yy'a ait bazı sosyal kodların nasıl değiştiğini göstermiş romanda. türkçeye çevirlmemiş henüz ingilizcesi de aşırı akıcı ve kolay. yaz okuması diye adlandırcağımız cinsten diyelim.
hesabın var mı? giriş yap