*

  • (bkz: abolitionism)
  • aydinlanmanin bir getirisi olarak baslatildigi one surulen hareket.
  • latin amerika nin usa den once karar alip uyguladigi ozgurluk.
  • köleliğin kaldırılması isteyen bir akım. (bkz: anti-kölelik)
    (bkz: abolutionist)
  • (bkz: ilgacılık)
  • köleliğin ya da herhangi bir yasanın kaldırılmasından yanalık. latince abolere'den gelen abolitionnisme'nin gerçek anlamı "köleliğin kaldırılmasından yanalık"tır. politika dilinde "bir yasanın kaldırılmasından yanalık" anlamı verilmiştir. herhangi bir yasanın kaldırılmasını isteyen politikacıya abolitionniste denir.
  • dünyanin farkli yerlerinde, farkli zamanlarda ve farkli bicimlerde ortaya cikan tabiatiyla özgürlestirici hareketler.

    köle ticareti ve kölelik üzerinden bakildiginda ilgacilik özellikle 1830'lardan sonra uluslararasi bir genislige erisiyor. bunun öncesinde köleligin kaldirilmasini savunan görüsler farkli kaynaklardan besleniyorlar.

    mesela dogu afrika'da kölelige karsi baslatilan hareketler 1770'li yillara denk geliyor. burada özellikle müslüman araplarin tekelinde olan köle ticareti ingiliz ve fransizlar tarafindan baltalanmaya calisiliyor.

    yalniz bu ingiliz ve fransiz temsilcilerinin farkli yaklasimlari var. fransiz taifesi ziyadesiyle seküler & insan haklari üzerinden argümanlar gelistirirken, ingilizler din soslu ahlaki degerlerin yani sira ekonomi merkezli bir bakis acisina da sahipler.

    köleligin kaldirilmasina, "batariz, ekonomimiz cöker, cocuklar ac, devlet gücsüzlesir" gibi argümanlarla karsi cikan zengin ingiliz "efendiler" ancak thomas fowell buxton, william wilberforce ve olaudah equiano gibi kendini bu ise adamis kisiler tarafindan alt edilebiliyorlar. o da mümkün mertebe orta yolu bulma ve ikna etme yöntemleriyle (ha elbet isin resmilesmesi boyutunda ilginc diplomatik oyunlarin da döndügü söyleniyor). mesela buxton'un her iki tarafi da memnun eden "mesru ticaret" yorumu önemli.

    buxton kisaca diyor ki, "ticaret insanoglunun gereksinimidir ve yapilmasi zorunludur. ticaret bir gelismislik göstergesidir. insanlarin meta olarak kullanilmasi mesru bir ticaret bicimi degildir."

    böylelikle artik insan yerine findik yagi, kaucuk, kakao, kahve ve palm yagi gibi malzemeler, endüstri devriminin gereksindigi üzere, yeni ticaret ürünleri haline gelmislerdir. artik insanlar saga sola tasinmak yerine bulunduklari yerlerde yeni bir cesit kölelige maruz birakilmaktadir. günümüz calisma sartlariyla paralellikler gösteren, belcika'nin kongo'da kurdugu calisma kamplari ve insanlarin kullanilma bicimleri bu yeni kölelik bicimine isaret etmektedir. bunun farkina varip da karsi koymak isteyen patrice lumumba'ya neler oldugunu ise tarih bize aci bir sekilde göstermektedir.

    19. yüzyilda insan ticaretini nispeten engelleyebilmis olan bu hareketin bir kac sonucu ise söyle özetlenebilir:

    - köle ticaretinin illegal olarak devam etmesi ve sartlarin daha da kötülesmesi
    - özellikle afrika'daki ticari iliskilerin form degistirmesi
    - hristiyan misyonerliginde bir rönesans yasanmasi ve yeni "misyonlar" edinmesi
    - avrupa ülkelerinin kolonilerindeki yönetim bicimlerini degistirmeleri

    son olarak, "emancipation" teriminin "abolution" yerine kullanilma süreci dikkatli incelenirse faydali bilgiler elde edilebiliriz gibi geliyor.

    ingiliz tarafinda neler oldugunu ucundan görebilmek icin konuyu william wilberforce üzerinden anlatan amazing grace isimli film izlenebilir.
hesabın var mı? giriş yap