• çocukluğun güzide lezzetlerinden biri.
    bir dilim ekmek musluktan akan su altında (artık şişe suyuyla) hafifçe ıslatılır, üzerine toz şeker serpilir, afiyetle yenir.
  • başka bir versiyonu için, bir dilim ekmeğe tereyağ sürülür, üzerine tozşeker serpilir, afiyetle yenir
  • bir nevi (bkz: kek).
  • enfes bir şekerli tarçınlı ekmek tarifi için:

    www.joythebaker.com/blog/2011/03/cinnamon-sugar-pull-apart-bread

    özellikle kahve ile çok iyi bir ikili olurlar. kolay gibi görünüyor ama bilemedim. denedikten sonra sonucu ayrıca paylaşırım.

    edit:

    sen bu satırları okurken ben çok uzakta, cennette olacağım. denedim efendim. öncelikle tarifi yazayım.

    hamur için:
    2 + 3/4 bardak un
    2 + 1/4 çay kaşığı kuru maya
    1/4 bardak toz şeker
    1/2 çay kaşığı tuz
    1/3 bardak süt
    1 yemek kaşığı tereyağ
    1/4 bardak su
    2 yumurta
    1 çay kaşığı vanilya

    süt ve yağı ateşte eritip soğuyunca, en son yumurtayı ekleyecek şekilde diğer malzemelerle karıştırıp yoğuruyoruz. bu aşamada tariftekinden daha fazla un gerekebiliyor. gerçi benim öküzlüğüm de olabilir. o kenarda beklesin. 1 saat sonra kocaman bir hamura dönüşüyor.

    üstüne sürülecek harç için; 1 bardak şeker, 2 çay kaşığı tarçın, yarım çay kaşığı hindistan cevizi ve 1 yemek kaşığından biraz fazla tereyağ kullanılacak. bence ceviz de eklenebilir. yağı eritip soğuyunca oklavayla açtığınız hamurun yüzeyine sürüyorsunuz. üzerine şeker, tarçın ve hindistan cevizi harcını serpiyorsunuz. yağ, harcı hamurun üzerinde tutuyor. önce şeritler halinde sonra kare/dikdörtgen şeklinde kesiyorsun. o dilimleri üst üste koyup, mümkünse dikdörtgen şeklindeki fırın kabına yerleştirip, önceden ısıtılmış 180 derecelik fırına atıyorsun.

    30-35 dk pişiyor. ondan sonra zebbahe gader dens.*

    edit ötesi: hamur açmak zor geliyorsa milföy hamuru da kullanılabilir. bambaşka şeyler oluyor vallahi.
  • eğer çocuk hazırlıyorsa üzerine toz şeker serpilmez, içinde toz şeker bulunan kaba bandırılır.
  • mutlulugun resmini firinda yaptim abidin! tek yan etkisi var popo buyutuyor. yerken aklima gecenlerde bir makalede okudugum deney geldi. deneklere mutlu oldugunuz an kendinizi ve cevrenizi fotograflayin diyorlar. parantezi ac. cok zorlanmamislardir heralde katilanlar. facebook, twitter vs artik hepimiz fazlasiyla paylasiyoruz ya! surekli elimizde fotograf makineleri “ayy yine de-li-ler gibi egleniyoruz”, “yupii yine kopuyoruz” ya, cat cat cekivermislerdir. parantezi kapa. iste sonra goruyorlar ki mutlular hep disarida gunesli ortamlarda. oha olmadin, sasirmadin tabi. ama senin icin siradan olan bu tespit mutluluk ekonomisi icin bilim oluyor seker!

    iste bu da sekerli mutlulugun tarifi: http://tartepink.com/turkce/?p=231
  • eski bir anıyı anımsatır. kuzeninizle aranızda sadece 1 yaş fark vardır. herkes çay toplamaya gittiğinde ikiniz yalnız kalırsınız ve acıkırsınız. tabi karnınızı doyuracak kimseyi bulamadığınız için evin erzak odasına ulaşırsınız. orada 1 çuval şeker sizi beklemektedir. önceki akşamdan kalmış ev ekmeğini uygun boyutlarda kesersiniz ve içini açıp kaşıkla şeker koyarsınız ve kısa bir zaman sonra çürük dişler sizin olmuştur. selamlar olsun.
  • trabzonda doğduğum yörede ceviz büyüklüğünde ufalanmış ekmeklerin üzerine şerbet dokülerek yapılan yiyecek. çocukken köy ortamında nasıl inanılmaz tatlı geliyordu, sanki kaymaklı ekmek kadayıfı.
  • çocukların sokakların efendisi olduğu yıllardaki en harika lezzetlerden biri. genellikle ekmek üzerine margarin sürülür, onun üzerine de toz şeker serpilirdi. paylaşmanın tadına doyulmaz, zengin fakir ayrımı olmazdı. alınan enerjinin de etkisiyle atom karınca gibi kimse yerinde durmazdı.
hesabın var mı? giriş yap