*

  • jared diamond'un 1992 yilinda yayinlanmis kitabi. genetik olarak insana en yakin turun sempanze olmasi iddiasindan yola cikarak, hali hazirda kabul edilmis iki sempanze cinsine ilaveten insanin ucuncu sempanze olarak kategori edilebilecegi dusuncesiyle kitaba bu isim verilmis. orijinali (bkz: the third chimpanzee).

    (bkz: tüfek mikrop ve çelik)
  • alfa yayınlarından çağatay tarhan'ın çevirisiyle çıkmış jared diamond'a ait kitap.

    tanıtım bülteninden:

    biz insanlar genlerimizin yüzde 98'ini şempanzelerle paylaşmaktayız. fakat insan dinleri ve uygarlıkları kuran, iletişimin karmaşık ve çeşitli biçimlerini geliştiren, bilim öğrenen, şehirler inşa eden ve nefes kesici sanat eserlerini yaratan, gezegendeki egemen tür olmuşken, şempanzeler öncelikli olarak hayatta kalmaları için gereken temel gereksinimlerle ilgilenen hayvanlar olarak kalmışlardır. evrimsel kuzenler arasında bu ayrımı yaratan dna'daki yüzde 2'lik farklılık neyle ilgilidir? bu büyüleyici, kışkırtıcı, tutkulu, bitimsizce eğlendiren kitapta pulitzer ödüllü jared diamond, sıradışı insan hayvanının dikkat çekecek kadar kısa bir zamanda, dünyayı yönetme ve onu geri dönülmez biçimde mahvetme yeteneğini nasıl geliştirdiğini keşfediyor...

    "muhteşem.. jared diamond, davranışlarımız ve kökenlerimizle ilgili bu büyüleyici çalışmasını bir doğabilimci gözüyle ve filozof bilgeliğiyle ortaya koyuyor."
    diane ackerman, a natural history of the senses kitabının yazarı

    "herkes bu enfes kitabı keyifle okuyacaktır. insan olmanın ne demek olduğunu anlamamıza yardım ediyor."
    paul ehrlich, the population bomb kitabının yazarı
  • jared diamond'un guns germs and steel ve why is sex fun'dan sonra okuduğum üçüncü kitabı. kronolojik olarak ters gitmişim çünkü bu kitap diğerlerinden daha önce, 92'de yayınlanmış ama bu kitap diğer iki kitabın birleşimi gibi.

    jared diamond bu kitabında hem kadın erkek ilişkilerinden, hem insanoğlunun primat akrabalarından nasıl ayrıldığından, gezegene nasıl hakim olduğundan ve tabi ki nasıl bazı insan ırk ve medeniyetlerinin diğerlerine göre daha çabuk geliştiğinden bahsediyor. tabi ki bu kadar konudan bahsedince daha bir üstünkörü geçmiş oluyor ama bu yine de sizin insanoğlunun gelişimini kavramanıza engel değil.

    bu kitapta diğer kitaplarında anlattıklarından farklı olarak yazarın değindiği en önemli konular insanların sahip olduğu bazı alışkanlıkları neden ve nasıl edindiği. neden sanata ilgi duyar ve ilgileniriz, neden soykırım gibi kendi türümüzü yokeden eğilimlere sahibiz, neden zararlı madde bağımlılığı gibi alışkanlıklar ediniriz gibi sorular gerçekten zor sorular ve hepsinin aslında insanın evriminin içerisinde bir cevabı var. ve bütün bu alışkanlıklara sahip hayvanlar da var. kendimizi onlarla karşılaştırdığımızda ulaşılan sonuçlar da ilgi çekici.

    kısacası insanın nasıl şu hale geldiğini açıklayan nadide eserlerden biri. muhakkak tavsiye ederim.
  • kitabının girişinde diamond şöyle demiş:

    - eğer tehlikenin uzakta olduğunu düşünseydim bu kitabı yazmazdım. öte yandan, durumumuzun umutsuz olduğunu düşünüyor olsaydım da bu kitabı yazmazdım.

    yükseliş ve düşüşümüzün öyküsünü 5 bölüme ayırarak incelemiş kitabında.

    1. bölümde tarımın ortaya çıkışından önceki dönemleri kemik, aletler ve genlerden gelen kanıtlara dayanarak incelemerini paylaşmis.
    2. bölümde yaşam döngümüz ele alinmis.
    3. bölüm bizi hayvanlardan ayırdığına inandığımız kültürel özellikler gözden geçirilmis.
    4. bölüm kendimize zarar verici iki özelliğimizden birini (diğeri çevreye artan biçimde yaptığımız saldırıdır) yabancı düşmanlığına yatkınlığımız incelenmis.
    5. bölümde de bizi çevreyi kötü bir şekilde idare etmemizin uzun tarihiyle yüzleştirip, rousseau'nun öne sürdüğü -daha önceden doğa ile uyum içinde yaşıyorken, bu eğilimin sadece sanayi devrimi'yle birlikte kaybedildiği- tezi yikilmaya çalışilmis.
  • bir bolumunde es secimlerimizi ele almis yazar. kimi arastirmalarin sonucuna gore soyle bir iddia ortaya atiliyor: kadinlar babalarina erkek kardeslerine benzeyen ama cok da asiri benzemeyen (ensestten kacinmak icin) erkeklerse annelerine, kiz kardeslerine benzeyen kadinlara ilgi duyarlar. birlikte olan ciftlerin boy, kilo, renk, vs istatistiklerinin yani sira, parmak uzunluklari, kulak memesi genisligi gibi bizim bilincli olarak farkina varmadigimiz benzerlikler de ortaya cikmis.
    yani aslinda biz anne veya babamiza benzeyen ama asiri da benzemeyen, kulak memesi genisligi parmak uzunluklari bize benzeyen kisileri secme egilimindeyiz belki de...
  • sevgili (bkz: jared diamond) bu kitabinda pek cok soykirimdan bahsedip, sayilari tarihleri ile tablolar paylasmistir yahut bu tablolarina maalesef 1967'de russell mahkemesi tarafindan mahkum edilip oldurulen yaklasik 5 milyon vietnamlinin akibetini dahil etmemistir. tarafsiz bir bakis acisina sahip oldugunu dusunup, sonsuz saygi duyarken bu bu tavri ile beni ziyadesiyle uzmustur.
  • idefix,dr kitapyurdu gibi dev kitap alışveriş sitelerinde tükenmiştir,baskısı bitmiştir.kitaba ilgi duyan arkadaşlar tekil satıcılardan (n11,gittigidiyor gibi) bir an önce edinsinler,yoksa durumun farkına varan çakallar yüksek fiyattan itelemeye başlayacaklardır.
  • yeni bitirdiğim kitap. türkçesi üçüncü şempanze olmasına rağmen sözlükte niçin the thrid chimpanzee diye başlık açılmış hayret. ingilizce sözlük mü la burası?

    kitaba gelecek olursak, biz insanlar olarak dünyanın geçmişini geleceğini nasıl mahvettiğimizi gayet güzel, tane tane, kanıtlar göstererek anlatıyor. okurken insanlığımdan utandım lan. ayrıca şu çok çevreci olduğu söylenen kızılderili dalyaraklar, hani yok efendim demiş ya son balık öldüğünde son ağaç kesildiğinde beyaz adam şöyle olacak böyle olacak diyen kızılderililer var ya, hah, işte onlar da şerefsizin önde gideniymiş meğersem. onlarca hayvan türünün soyunu tüketmiş ipneler, öyle böyle değil. ne kılıç dişli kaplan bırakmışlar, ne at, ne fil, hiçbirşey bırakmamışlar koca kıtada (kanıtları var).

    rapa nui filmini izleyenler bilir. hani bir adada yaşayan ilkel insanlar habire taştan devasa heykeller yapıyor, sonra o heykelleri taşımak için ağaç gövdelerini tekerlek gibi kullanıyorlar. sonra da kese kese adada ağaç bırakmıyorlar. lan o da gerçekten yaşanmış bir olaymış, paskalya adasında yaşanmış bu olay. tüm adanın kaynaklarını tükettikten sonra kendileri de yok olup gitmişler. ben o filmi öğrenciyken izlediğimde öylesine kurgu sanmıştım. hepsi gerçekmiş. vay amk!

    neyse efendim. bu kitabı okuyun, okutun. ibretlik şeyler yazıyor.
  • türler arasındaki farkları ve insanı dünya fatihi yapan sebepleri inceleyen kitap.

    hayvan öncülleri üzerinden izi sürülen, insanı eşsiz kılan özelliklerinin aynı zamanda onu felakete sürükleme potansiyeli gözler önüne seriliyor. kitabın içerdiği konular aşağıdaki gibi;

    -tek ve çokeşlilik, homoseksüelite,
    -aldatma
    -menapoz
    -yumurtlama döneminin gizlenilmesi
    -eş seçimi
    -dilin evrimi ve dil ağaçlarının kökenleri
    -savaş ve saldırganlık
    -şempanzeler, bonobolar ve insan davranışlarının diğer hayvanlardaki kökenleri
hesabın var mı? giriş yap