yılmaz özdil

• 11 mayıs tarihli yazısında deniz baykal'dan sonra chp genel başkanlığı koltuğuna oturanın bu koltuğu deniz baykal'a geri vermezse anıtkabir'e girişinin yasaklanması gerektiğini söylemiş , bugünlerde sinirli yazar.
  
  belli ki mecaz yaptığını sanıyor ama, anıtkabir'e gitmek ve orayı kimin ziyaret edeceğini belirlemek kimsenin tekelinde değildir sayın özdil.
  
  edit: 'baykal'ın doğru yazımı.
• saçmalamaktadır.
  
  ata'nın gizli vasiyetnamesi'nde sanırım şöyle satırlar yoktur: "müdafa-i hukuk cemiyetlerini içtima ile inşa eylediğimiz cumhuriyet halk fırkası'na istikbalde riyaset edecek bir kişi, inkilâbımız mucibince mebus seçilecek bir hanımla hususi münasebete girerse istifaya icbar edilebilir. bu ahvalde kendisinden sonra riyaset makamında yer alacak zat, vazifeyi derhal şahsına tekrar tevdi etmezse kabrime ziyaretten memnudur"
• anıtkabir ile ilgili yazısı okumadım ama sanıyorum ki ironidir. yoksa böyle bir şeyi ciddi ciddi söyleyecek kadar şakacı değil.
• 11 mayıs 2010 tarihli yazısında deniz baykal'ın istifası üzerine şöyle buyurmuştur:
  
  *
  o koltuğa oturan...
  istediği kadar “istemedim” desin, “istemem yan cebime koy” diyendir.
  *
  
  tarihe not düşelim.
  
  baykal çok kısa süre sonra chp'nin başına geri döndüğünde (yani istemem yan cebime koy diyen kendisi olursa) yılmaz özdil bu yazıyı yazdığı gazeteyi yer mi acaba?
• ilk defa ne dediğini anlamadım.
• ilk defa kendini bu kadar gülünç duruma düşürmüş değildir. daha önce de oldu.
• (bkz: sizi panterler gibi savunmuştum)
• chp'nin koltuğunun baykal'a tapulu olduğunu düşünmektedir. doğru ya, chp'yi kuran ve bugünlerdeki muazzam başarısını sağlayan baykaldır! bu sebeple koltuğun sahibi odur.
  
  "o koltuğu, sahibine, yani deniz baykal’a geri vermeyenin, anıtkabir’e girmesi yasaklanmalıdır!"
• (bkz: gercek ise cok komik, ironi ise hic komik degil.)
  bu yazi^* ironiyse lutfen bir hayrani hangi cumlede bunun citlatildini soylesin. su icimi kemiren suphe artik bitsin!
• 11 mayıs'taki yazısının "lan oğlum, o koltuğa oturan aha böyle olsun mu" diye nihayetleneceği hissine kapıldım bir an.