• yök-boğaziçi arasındaki çatışmanın başlangıcı olarak düşünülen olay için:

    http://blog.milliyet.com.tr/…log.aspx?blogno=201053
  • tamamen boğaziçi üniversitesini bitirme ve kendilerinden olmayan bir rektörü bezdirme, bastırma amaçlı yapılan eylem. birilerinin dur deme zamanı geldi de geçiyor bile. öğretmenler mağdur, öğrenciler mağdur, türkiye'nin en köklü üniversitesi mağdur.

    detaylı bilgi http://twitter.com/#!/bogazicihocalar adresinden alınabilir.
  • benim de üzülerek karşıladığım durum. yök'ün ve iktidarın davranışları gösteriyor ki üniversiteler kaliteli yerine"sıradan", yeter sayıdan ziyade "çok sayıda" ve yönetimleri özerk değil de "iktidar güdümünde" olmalıdır.

    bu kafayla akp çok güzel yaşar ama ülke solar kardeşim. yok melih gökçek geliyor odtülüleri dövdürüyor, yok boğaziçi'ye kadro verilmiyor. belli ki adamların yönetiminde bir odtülü bir boğaziçili yok yahu. olsa çıkar der bu nedir kardeşim, bu üniversiteler bizim için hazine değerinde? yani chp elitistin allahıdır eyvallah, bu cümleyi kullanmayı sevmiyorum ama bu adamlar da lümpenliğin dibinde be kardeşim. boğaziçi üniversitesiyle hakkari üniversitesini tek merkezden bu kafayla ayrım yapmadan yönetemezsin!1!

    (ben de boğaziçi mezunuyum) artık boğaziçi üniversitesi de özerk olmayı hak ediyor. boğaziçi sadece ucuz iktidar kadro manevralarından kurtulmakla kalmamamlı, öss gibi geçerliliği, güvenilirliği, aradığı ve yargıladığı nitelikleriyle boktan bir sınavla alım yapmaktan kurtulmalı. her ne kadar üniversite sosyalleştirse de öğrencileri, yüksek asosyal liselerden gelen öğrenci kalitesi(eldekinin en iyisi) de bir yere kadar yükselebiliyor(yine de türkiye birincisidir).

    yazık. bu marka özerkleşse kendi kendine şu ankinden çok daha iyi finansman sağlayabilir, kalitesini şimdikinin kat be kat üstüne çıkarabilir. ama şu haliyle hala kadro hala bilmem ne. böylesine özgürlükçü bir üniversite bu mantaliteden sadece zarar görür, bunun da kimseye faydası olmaz.
  • yök'ün yetkisini kotuye kullanmasinin cok acik bir ornegidir. bu sozu edilen kadrolar istenen yeni kadrolar degil. durum zaten okulun elinde olan bos kadrolarin yök tarafindan kullandirilmamasidir. turkiye'nin en yuksek puanlariyla ogrenci alan devlet universitesi 1.5 yildir yeni hoca alamamaktadir. yök zaten asiri merkeziyetci bir yapiydi. ama su gunlerde yök yetkilerini asan sekilde bir keyfiyet, gorulmemis bir merkeziyetcilik ve dar kadroculuk anlayisiyla yonetiliyor. bu keyfi uygulamalardan biri de 1.5 yildir ulkenin en iyi okullarindan birine tek bir hoca dahi aldirtmamaktir.
  • malesef biraz daha devam ederse boğaziçi üniversitesi'ni bitirebilecek durumdur. bu olay ile sosyal medya pek ilgilenmedi malesef, keşke starbucks yerine bu olay ile uğraşsak.
hesabın var mı? giriş yap