ufuk günaydın

• bir kendini bilmezin, yaptigi hareketten dolayi en az onun kadar kendini bilmezlerce hedef gosterilmesi oyununun bas kahramanidir.
• köpeği derhal elinden alınması gereken bir... şey. doğru düzgün bir ceza almamasını geçtim, zararsız bir sokak hayvanını acımadan canice öldürebilen bir herifin hayvan sahibi olmasına izin vermek kepazeliktir.
  
  hedef gösteriliyormuş. vah vah. senin adalet sistemin toplumsal düzeni yerine getirmiyorsa toplum kendi düzenini sağlar güzelim. sen gözü dönmüş bir ruh hastasını 300liralık makbuzla toplum içine bırakıyorsan toplumun doğal mekanizmalarının işlememesini beklemeyeceksin. yarın bu adam dövülerek öldürülse bunun suçunu ne toplum, ne de bu yaratık üzerine atabilirsin. bunun suçlusu olsa olsa onu fiilen öldüren adam ve senin bu linç mekanizmasını tetikleyen, toplumun adalet beklentilerini karşılayamayan adalet sistemin olur, hiç başkasına yıkmaya heves etme.
• ekşi sözlük yazarlarının ipliğini pazara çıkaran biri. açık biçimde adres gösterilerek hakkında linç kampanyasının başlatılmış olmasını ilk birkaç saat dehşetle izleyebildim sadece. çünkü bir akıl tutulması yaşanıyordu ve ben bu tutulmaya dahil olur muyum olmaz mıyım pek emin olamadım açıkçası. yanlış yaptı, büyük yanlış hem de.
  
  hedef gösteren yazarlar çok daha kötüsünü yaptı. benim gözümde zerre değerleri yok. hepsi hakkında girdim notlarımı. malum mallar listesi kısıtlı.
• "yaptığım şeyden çok pişmanım" gibi bir laf etse sadece kendimce bir küfür sallayıp geçeceğim, lakin "kedi köpeğime saldırdı, ondan yaptım" diyerek aciz bir hayvanı sebepsiz yere öldürürken yaptığını içten içe doğru olduğunu savunmaya çalışması çok önemli ve es geçilmemesi gereken bir noktadır. bir linç oluşumu içine tabi ki dahil olmam ama böyle bir laf söyleyen adamın kendi kendine linç kampanyası başlattığı da aşikar.
  
  ha bir de kediye bakan arkadaş'a cevap vereyim "hayvana bunu yapan insana neler yapar?" demiş. hiç bir bok yapamaz. kendisinden 100 kat küçük bir yaratığı sebepsiz yere öldüren adam, höt desen kaçar.
• örnek olacak bir ceza almasi gereken kisiydi.
  yani bugün cikip da "cok sarhostum" gibi bir savunmayla yirtabiliyorsa bu olaydan derler ki adama:
  "yarin öbür gün, ben "cok sarhos"ken, sokakta zavalli bir durumda karsima cikmasan iyi edersin, kafani ezip tekmeleyerek seni öldürebilirim."
  kendisi ve benzerlerinin islah edilmesi gerekir. sokakta gece gece beni görseydi o gün, üstüme pitbulunu salacakti herhalde.
  
  edit: asil yirtma sebebi savunmasi degil, yasalar biliyorum. benim kasdettigim savunma yaparken yaptigi yüzsüzlüktür.
• yaptığı psikopatlıktır, caniliktir. ama enerjimizi bu ...............nu linç etmek yerine hayvan haklarının düzeltilmesine, hayvanlar hakkında halkı bilinçlendirmeye vs odaklamalıyız.
  bu ülkede belediyeler sokaktaki hayvanları zehirliyor, ses çıkaran birkaç kişi oluyor mahallenin çoğu seviniyor ortalıkta dolaşan hayvan olmadığı zaman. kedilere, köpeklere yemek verip de mahalleden birileriyle kavga etmeyen hayvansever yoktur heralde.
  yapılan bu vahşete verilen 300 liralık ceza komik bile değildir, bunu yapan adam ölse de üzülmem bile açıkçası. fakat öyle bir ortam var ki şu anda hayvanseverlerin kendilerini anlatması için cezayı artırması için davranması gerekirken, anında ortaya çıkan linçsever kesim rol çalıyor. korkum şudur ki, bu işe yaramaz linçsever kesim bir süre daha ortalıkta adama küfür, tehdit edecekler, belki dövecek/öldürecekler ve olay kapanacak, bir sonraki kameraya yakalanan katile kadar da bu olay unutulacak ve kanunlar aynen şimdi ki gibi yetersiz kalacak.
  buna izin vermemek için kişiye değil olaya odaklanmamız lazım, ufuk günaydınlar bitmez çünkü.
• çok üstüne gidilen çocuk.
  açıklamış işte garip; kedi elinde kesici aletle, ana-avrat küfürle karışık üstlerine saldırmış yavrucakların. allah bilir alköllüdür de serseri. kendilerini savunmuşlar bir sevgi çiçeği ve dört pıtırcıklar. ağır tahrik altında işlenmiş bir "kabahat".
• habere konu olan videoyu izlemedim. izlemeyi de düşünmüyorum. sadece haberi ve içimin elverdiğince yorumları okudum. sağduyulu olmaya çalışıyorum, kendimi aklıselime davet ediyorum. diyorum ki, "ruhsal sorunları var belli ki.." "diyorum ki, şiddetin dilinin sana hakim oılmasına karşı çık, teslim olma." yetmiyor bunlar. "tecavüzcüyü cezalandırmak için cezaevinde sikerek öldürenlerden bir farkın olsun" diyorum. yine de rahatlamıyor içim. çünkü şeytanım dürtüyor, kulağıma fısıldıyor. diyor ki, "bir sosyopatı da pedofili de şiddetle korkutabilirsin. beden bütünlüklerini o kadar çok önemser ki bu adamlar kendilerine yönelik ciddi tehlikeler karşısında sinerler, pısarlar. bir süre de olsa kabuklarından dışarı çıkamazlar.."
  
  sonra aklıma geliyor benim buna atacağım dayağın acısının belki yıllar sonra korunmasız bir hayvandan fazlasıyla çıkacağı. diyorum ki kısaca, ben bu çocuğa denk gelirsem kedinin hakkını teslim alırım. yanlış da olsa, eksik de olsa kendime mukayet olamam...
  
  not: ilgili yasa için girişimi olan bir avuç insandan biridir bunların yazarı. üstelik şiddet karşıtıdır. ama çaresizlik insanı delirtebiliyor bazen..
• düpedüz yalan söylüyor. kedinin yaşlı ve kendini savunamayacak durumda olduğu büfe sahibince belirtilmiş. video'da kedi bırakın tekmeden sonra kalkmayı, olayın başında bile kaçamıyor. mecali yok. ulan böyle bir hayvan senin pitbulluna nasıl saldırsın? bu ufuk günaydın şahsının hakkından izmir'de kim, nasıl ve ne şekilde gelir bilemiyorum. ancak umarım bir şekilde gelir.
• uzunca bir süre bulunduğu binadan sepet sarkıtarak beslenecek olan saygıdeğer kişidir kendisi.
  
  gg editi: gg diyolla.