turan emeksiz

• hala degismediyse istanbul universitesinin beyazit ta ki ogrenci yemekhanesine adi verilmis olan merhum ogrenci .
• malatyada bir cadde ismi.
• 28 nisan 1960'da beyazit meydanindaki ogrenci gosterileri sirasinda, olay mahallinden gecerken polis kursunuyla olen malatyali istanbul universitesi ogrencisi. 27 mayis ihtilalinden sonra halk kahramani muamelesi gormustur.
• inkilap sinifindan^* bir sehir hatlari vapuru; ali ihsan kalmaz ve inkilap vapurlari da bu siniftandir, ki "kalmaz" 27 mayis 1960'ta öldürülen bir subay, "inkilap" da bizzat 27 mayis ihtilalidir
• kadikoy - karakoy hattinda uzun seneler hizmet vermi$, bu uzun seneler boyunca da tersane'ye en cok cekilen vapur unvanini cok buyuk bir olasilikla elinde bulunduran gemi.
  
  okula giderken, sabahlari en buyuk eglencelerimizden biriydi bu vapura binmek. ozellikle orta-lise zamanlarinda epey vapura binmi$ bir insan olarak, iskeleye yana$mak icin once gemi ile iskeleyi birbirine dik bir konuma getiren; iskeleyi ortaladiktan sonra bodoslama dalmak suretiyle yana$an bir ba$ka vapuru ne duydum, ne i$ittim.
  
  uzunca bir sure dumenin yaninda -|- gibi bir targeting i$areti oldugundan $uphelenmi$tik, hatirliyorum.
  
  karakoy ve kadikoy iskelesi civarindaki balikcilar tarafindan da oldukca yakindan taninan, gorundugunde barina manyak girmi$ vah$i bati sakinleri gibi tavir takinmalarina yolacan bir vapurdu bu ayni zamanda. bunda birkac ayda bir iskeleye yana$acagim derken kiyidaki bir sandali bicmesinin payi vardir mutlaka.
• digerleri fil osurugu gibi bir siren sesi çikarirken karakter sahibi sirene sahip tek sehirhatlari vapuru. benzer bir sese ülev adli meslektasi da sahipti ama o 80'lerde turgut özal'in emriyle jilet yapildi. dikbasli bir vapur bu. sürekli olarak kadiköy-eminönü-karaköy hattinda çalisir..
• ahmet kaya'nın bir şarkısında bahsettiği "28 nisanda dalından koparılan ham meyve" dir.
  
  nazım hikmet'in bir şiirinde bahsettiği "beyazıt meydanındaki ölü" dür.
  
  memleketi olan malatya'da adı liselerden, caddelerden silinendir.
• enver gökçe hakkında daha sonra ahmet kayanın bir kısmını bestelediği bir şiir yazmıştır
  
  bir yürüyüş eylediler sabahtan
  ilgıt ılgıt kan gider loy loy!
  dayan dizlerim dayan!
  ağla gözlerim ağla!
  namlu puşt olmuş, atayağı puşt.
  yine düşman elindeydi vatan
  bir oğul çıktı malatya'dan:
  anası yılmaz çağırırdı
  haram süt emmemişti anadan.
  ve beyazıt derler bir büyük alan
  düşman sarmıştı sağı solu
  düşman çok, cephane yoktu.
  yetişmemişti daha cemal paşa kolu
  amandı el aman!
  tank paletleriydi alanda dönen
  kusan namlularda, kalleş ölümcül
  ve vuran ve kıran ve haykıran
  malatyalı şöyle baktı bir
  ana baba günüydü herhal
  her yönde toz duman!
  vay anam vay!
  bu belalı başınan
  kime ne diyem
  kime ne diyem
  nerelere gidem
  ya derdime derman
  ya katlime ferman!
  başı daralınca yılmaz'ın
  baktı atacak taşı yoktu
  baktı eli durmuş, ayağı durmuştu
  vurulmuştu.
  çıkardı yüreğini kan içinde
  çarptı kötünün kafasına
  hay bu nasıl devran?
  28
  nisandı
  yavri
  hey!
  ham
  meyveyi
  kopardılar
  dalından.
• 1960'ların başında ingiltere'ye yaptırılan gemilerden. kardeşleri olarak inkilap, ataköy anılabilir. suadiye ve maltepe'den hızlıdır ama paşabahçe'nin tam yarı motor gücündedir. uzunca bacasıyla ve daha dar ve uzun duruşuyla diğer gemilerden ayırdedilebilir.
• yanasacagi iskeledeki vapuru beklemek istemeyen vapor. özellikle sabahlari pek bir acelesi varmis gibi iskeledekini taciz ediyor, kovaliyor..