• amerika doğumlu ingiliz şair, oyun yazarı, edebiyat eleştirmeni. 1. ve 2. dünya savaşları arasındaki dönemde çağdaş şiiri ve 20 yy. kültürünü tarumar eden mistik bir amcamızdır. ezra pound, simgeci fransız şairleri ve dante 'den büyük ölçüde etkilenmiş, harvard'da hint felsefesi okumuş, felsefe konusunda tez vermiş, bunların hepsini şiirlerine kabuk ve çekirdek etmiştir. nisan'ın en zalim ay olduğunu iddia ederek ingilizlerden hoşnutsuzluk mırıltıları yükselmesine neden olmuştur. 1948'de nobel edebiyat ödülünü almıştır.

    yeni başlayanlar için ts:
    the lovesong of j alfred prufrock
    preludes
    four quartets
    ve kişisel tercihim de olan waste land.
  • tarihte broadway'de en uzun süre sergilenmis müzikal olma ünvanini tasiyan (artik sergilenmiyor ama) andrew lloyd webber'in cats'inin de özü t. s. eliot'in "old possum's book of practical cats" isimli siir kitabi olmakta.
  • ey, insanoglu, bilemez, söyleyemezsin, çünkü bildigin ancak bir kirik hayaller sehridir günesin kavurdugu, ... ". çorak ülke den..
  • t s kısmını merak edenler için; tam adı thomas stearns eliot'dır.
  • "if you will not have god*, you should pay your respects to hitler and stalin*." demi$ bir ki$idir . conservatism'e selamlar .
  • kimi elestirmenlerce bati'nin yetistirdigi son sair diye adlandirilan missouri dogumlu sair-i azam. modernizm'in bati medeniyetini yiyip bitirdigini ve kulturel anlamda hicbir halt uretemeyen bir medeniyet haline getirdigi saviyla ortaya cikarak 24 yasinda the love song of alfred j prufrock diye bir siir yazmistir. "prufrock" kelimesinin "purefuck"'i cagristirdigini iddia eden elestirmenler bu siiri eliot'un kotumserliginin baslangici kabul ederler. siirde bahsi gecen prufrock, sari sisler arasinda dolasan ve michalengelo hakkinda atip tutan hatunlari gorup sevebilecegi bir kadini arayan ama sonunda sevme yetilerini kaybetmis oldugunu anlayan bir adamdir. wasteland'da anlatilan kisiler gibi, eliot'un nerdeyse yarattigi tum siir kisileri hayat denilen sinavi kaybetmis, basi onde, kafasinda bi milyon dusunceyle dolasan ve onunde sonunda hayatla bir sekilde uzlasmis karakterlerdir. en baba eseri wasteland olarak bilinse de, hatta bu uzun siir icun modernizm*'in incil'i* dense de daha baska, en az ayni estetikte ve guzellikte siirleri mevcuttur. marina adli siiri mesela zannimca en az wasteland kadar zarif, insanligi anlatan ve referanslariyla insanin direk kalbine isleyen bir siirdir. hatta bir yerde okumustum ingiliz dilinde yazilan en guzel vezinler arasinda ismi geciyordu.

    kiyimlar caginda yasamis olmasi sanatinin bel kemigini olusturur. bu yuzden kurumlara ve hukumetlere hicbir inanci kalmamistir. harvard'da doktorasini yapip, sansktirce ogrenmistir. doktora tezini savunmaya cagrildigi zaman gitmeye tenezzul etmemistir bile. zira edebi gelenek ve bireysel yetenek isimli denemesinde belirttigi uzre ilgilendigi esas seyin toplumda esasli bir yer edinmek degil de caginin gerceklerini artistik ve estetik bir suzgecten gecirerek yaziya donmektir. hitler'in ve yardimcisinin gunduzleri o kadar yahudinin olum fetvasini verip de aksam eve gidip wagner dinleyebilisini bir turlu anlayamamistir. bu yuzden de wasteland'da oldugu uzre bazi siirlerinde direk almanca yazilmis satirlari vardir.

    1948 yilinda kendisine "gunumuz siirine goze carpan ve oncu katkilarindan dolayi" nobel edebiyat komitesi nobel odulu vermistir. hint felsefesini fazlasiyla takdir etmistir ve zannimca gizli bir hindudur.
  • anti-romantik olmak isteyen ancak romantizm akımından kaçamayan anglo-amerikan şair.
  • çorak ülke adlı şiir kitabı illa ki önerilir...
  • waste land ezra pound tarafindan edit edilmistir.
hesabın var mı? giriş yap