• yeni bir saadet zinciri (piramit) aldatmacası. şu an yan masadamdaki iki kişi saf bir üçüncü şahsı katılması için ikna etmeye çalışmakta.

    www.quest.net
  • soyağacınızın sağ ve sol tarafında her 3 uv dengesini sağladığınızda size 250 dolar kazandırmayı vaadeden dünyaca ünlü qi şirketinin network marketing alanındaki şubesi. siteye üye olurken uv satın almanız gerekiyor. 1 uv yaklaşık olarak 600 dolara denk geliyor ve bunun karşlığında siteden herhangi bir ürün satın alarak sisteme dahil olmuş oluyorsunuz. daha sonra da sizin referensınızla siteye üye olan herkesten artık kaç uv ile üye olmuşsa ona göre belli oranda para alıyorsunuz. bunun dışında başta da belirttiğim gibi soyağacının sağ ve sol tarafında (tam ortadan 2 ye ayıracak olursak) her 3 uv dengesi sağlandığında hesabınıza 250 dolar yatıyor. bu işten köşeyi dönenler de var "parayı verdik götü kaptırdık" diyenler de..dikkatli olmak lazım!
  • parayı kısa yoldan vurma meraklısı yurdum insanının at yarışı ve iddaadan sonraki yeni gözdesi. daha bir yılda türkiyedeki üye sayısı 10000 i bulmuş, grubun geometrik olarak arttığını düşünürsek ileride bayağı bir sesini duyuracak. uğur dündar bu dosyayı açıp "işte yeni titan zinciri" der, peşinden de hükümet bi yolunu bulup yasaklarsa hiç şaşırmam.
  • qi (quest international)in multi-level marketig veya network marketing (saadet zinciri veya pyramid scheme degil) kolu.
  • kısayol tuşlarıyla iç içe yaşayan türk insanının yeni bir sosyo-ekonomik devrim teşebbüsü
  • kısayoldan zengin olmak siteyen * yurdum garibanının yeni enstrümanı. yok efendim denge oluşturacakmışsın, yok dolar kazanacakmışsın... hepsi hikaye. buraya üye olmak dolaylı da olsa beraberinde onlarca garibanın cebinde kalan son paraya ortak olmaktır. insanlar borç bulup bu işe giriyorlar ve paralarını çıkartana kadar canları çıkıyor. bu sisteme girmek elindeki sermayeyi bu adamlara teslim etmektir. elindeki parayı ülke dışına aktarmaktır. 560 usd öde bir hesap al sonra altına 2 adam al onlarda 2 şer adam getirsin 250 usd kazan. sistem lanse edildiği gibi kazan-kazan değil. sistem "bok gibi kazanayım-paranı kurtarmak için kıçını yırt daha sonra belki kâra geçersin"

    tanıtımdan sonra insanı biraz rahat bırakırlar sonra tekrar ararlar. ikna etmek için "ben senin para kazanmanı istiyorum. buradan illa ki para kazanacağım ama bu para yabancıya gitmesin sen faydalan istiyorum" diyorlar. bunun gibi bir yığın gazlama cümleleri mevcut. bulaşmayın ve bulaşanı uyarın. eğer bulaştıysanız da bir şekilde durdurun. kolları tıkansın, zora düşsünler. iğrenç bir sistem ve iğrenç bir örgütlenme, çok kolay kanabilen yüzlerce insan ve tosun göbeğini semirten patronlar. işte sistemimizin özü budur.

    hala ben para kazanacağım, köşeyi kestirmeden döneceğim diyorsanız söyleyeyim: kim kime para kazandırmak ister? kim bu kadar düşünceli olur *? elinizdeki 3 kuruş parayı kaptırmayın bunlara. akıllı olun sonra yazık olur elinizdeki paraya.

    edit: hakkında bu kadar süslü cümleleri görünce kendimden tereddüt ettim. pazarlama ağının geniş olduğunu biliyordum ama çok daha genişmiş. vay be! sen neymişsin quest.net. yeri gelince bir psikolog oldun bunalımlardan sıyırdın beni, yeri gelince yaşam koçu oldun aydınlattın beni, hayata bakış açım değişti. fevkaladenin fevki bile seni anlatmama yetmez. yaşa quest.net!

    edit2: (bkz: şair)
  • bu olayi ilk yapan adam charles ponzidir. hatta kendi adini tasiyan şemasi bile vardir.
    sistemin nasil çöktügünü ögrenmek isteyenler icin; (bkz: ponzi scheme)
  • bugün yakın bir arkadaşımı davet etmişler ankara'da rixos otel'deki seminer adı altındaki insanları ikna çalışmalarına. arkadaşım da geldi, ben de birini götürsem olur dedi. biz de ne olduğunu bilmediğimiz ve de arkadaşımızın yalnız kalmasını istemediğimiz için tamam gidelim dedik.

    gitmeden önce haklarında hiçbir fikrim yoktu, zaten öyle bir sistem geliştirmeye çabalamışlar ki insanlar merak edip en azından bu seminere gelmesi için merak etmeni sağlayacak her cümleyi ezberlemişler. seminerde de gördük bunu, tüm insanlar aynı şeyleri tekrar tekrar söylüyor. neyse, girdik otele. karşılaştığımız ilk şey ihtişam oldu. bak biz sadece bir seminer için otelin bu katını kapatabiliyoruz diyerek ne kadar büyük olduklarını göstermeye çalıştılar. konferans salonuna girmeden önce yakın arkadaşımı davet eden eleman tek kelime etmiyor sistem ve ne yaparak para kazanıldığı hakkında, merak uyandırmak için yapılan boş işlerden sadece birisinden başka bir bok değil tabii.

    öyle oldu böyle oldu girdik salona. ayrıca, üniversite öğrencilerinden kurulu en az 100 kişilik bir topluluk bekliyor başlamasını. gelen herkes getirenleri tarafından bize yapılan uygulamayla karşılaşıyor, içeri girince tüm cevapsız soruların cevaplanacağını söylüyorlar. salona girdik oturduk, bir adam çıktı sistemi anlatmaya başladı. dürüst olmak gerekirse sistemleri mantıklı, her türlü kasa kazanıyor. yani en üstteki (bu da şirketin sahibi oluyor) zarar etmeden herkese maksimumu kazandırmaya çalışıyorlar. ama mantıksız olan şey kazandırırken izledikleri yol ve kazanmak için yeni gelenlerin atması gereken ilk adım. izledikleri yol birazcık uzun o yüzden direkt mantıksızlığını söylüyorum, para kazanmanız için bu oluşuma üye yapacağınız iki kişinin farklı iki kişiler bulması gerekiyor, sonra bunlar yeni iki kişi buluyor; dallanıp gidiyor. para kazanmanız için ilk üye yaptığınız iki kişiyle oluşan sağ ve sol taraftaki dallarınızda 3 birimlik eşitlik olması gerekiyor. bu da ya en ucuz ilk adımı (1 birim) attıklarını var sayarsak kattığınız iki kişinin de ikişer kişi katması gerekiyor ya da pahalı ilk adımı (3 birim) attıklarını varsayarsak ilk adımda para kazanmaya başlıyorsun. sağdan uzayan ve soldan uzayan dalların 3 birimde eşit olduğu an (3=3, 6=6, 9=9 vs.) 250 dolar kazanıyorsun. 2. mantıksızlık ise işe girmek için ya 1 birim ya da 3 birim yatırmak zorunda oluşun. yatırmak olarak anlaşılmasın diye bir ürün aldırıyorlar sana anlaşmalı firmalarından. 1 birimlik ürünler 600 dolar ve 1000 dolar arası değişiyor; 2 birimliklerse 1600 dolar ve 2000 dolar. çoğu öğrenci de bu parayı borç alarak sağlıyor zincirdeki insanlardan, sisteme bağlamak için yapılan hamle bu da.

    sonuç olarak; insanları kandırmaya, bardağın dolu tarafını göstermeye çalışan bir saadet zinciriymiş. çok komikti yahu, insanların parayla ilgili hayalleri istismar etme çalışmalarını izlemek. yalnız dayak yemeyeceğimi bilsem, adamların katılımcıları zincirlerine çark olarak dahil etmek için sistemi sosyalizme benzettiği an salonu terk ederdim. içimden çok pis sövdüm o an, neymiş efendim herkes kazanıyormuş vs vs. insanların hayallerini kötüye kullanmaya çalışıyorsun, onlardan gerçekleri saklıyorsun lan sen. daha nasıl bir terbiyesizlik yapabilirsin.

    ek: bunlar gittikçe genişlemekte, yarın bugün dibinize gelebilirler. baştan hayır demek, seminerde her şeye kafa sallamaktan, evet ya iyiymiş bu demek zorunda kalmaktan çok mantıklı olacaktır. gerçi gittim hoş oldu, bu ortamları merak ediyordum. gördüm, küfrettim, geldim..
  • olay para kazandırmasından çok daha öte bir noktadadır. içine girdikleri zincirin sonunun nereye gittiğini göremeyecek insanların gözünü para hırsına büründüren bu sistem elbetteki bir gün çökecektir! her adaletsizliğin sonsuza kadar devam edemeyeceği gerçeği gibi bu yükseliş de sonsuza kadar sürmeyecektir ve bu gün küresel ısınmadan dert yanan moronların gidip de bu işe sardırmaları beni hayattan soğutmaktadır.

    ayrıca en güveneceğim arkadaşlarımdan birisi bu olaya girdiği için ve beni de en azından sistemlerini dinlemeye davet ettiği için harcamak durumunda kaldığım saatlerime yanıyorum, o arkadaşımın zekasına ve iyi niyetine kaybolan inancıma yanıyorum...

    bir arkadaşınızın sermaye olarak verdiği 600 küsür lira parayı çıkartamayacak olması ihtimalinin neden olduğu korkuyu ellerinin titremesinden, yüzünün kızarmasından, anlının boncuk boncuk terlemesinden görmenin; sizi ikna etmek için en sikindirik saati bile çok özel bir ürünmüş gibi anlatmaya çalışmasını görmenin, paranın insanlara neler yaptırabileceğini görmenin ne demek olduğunu yaşamadan bilemezsiniz.

    ortada üretilen hiç bir şey olmadan, para üzerinden para kazanmaya çalışan bu şahıslar/oluşumlar gözümde bankalardan ve tekelci şirketlerin ceo'larından daha aşşağı; tefeciler, hırsızlar, kumarbazlar ve katiller ile aynı seviyededir! dediğim gibi, bu olay para kazanmakla alakalı değil, elinize tutuşturulan şey de bir emeğin karşılığı veya bir ürünün bedeli değil zaten; onlar insanların son umutları, hayalleri ve en kötüsü hırslar... tıpkı kumarhanede son parasını oynayan bir kumarbazın veya hedefine gözünü dikmiş bir katilin yaptığı gibi siz de bir şeyleri öldürmüş oluyorsunuz, "insan olma bilinci" ile alakalı bir şeyi, kimilerinin masumiyet dediği şeyi...

    --- spoiler ---

    atmosfere karbondioksit saçılan bir şehirdeki evinizden çıkarken filistin'de vurulan çocuğun vücuduna giren mermiler için parasal destekte bulunan markanın içeceiğini köşedeki büfeden isteyin ve sakın ha, kaldırımdaki ağacın gölgesinde otururken, amazonlarda yok edilen orman alanlarını düşünmeyin; onun yerine yarın sisteme dahil edeceğiniz kişiler sayesinde kazanacağınız paraları düşünüyor olacaksınız. zaten akşam tv'de fight club izlerken, banka hesabınızdaki paralarınızın artması sizi ziyadesiyle mutlu edecektir... don't panic!.

    --- spoiler ---

    (bkz: saadet zinciri)

    (bkz: titan zinciri)
hesabın var mı? giriş yap