• -selam ben hede hodo
    -merhaba ben de deli gotterdamerung
    -aman kendinize oyle demeyin rica ederim . biraz sert bakiyoruz olaya galiba ehe eki.
    -ben de olayin tamircisi olsam ben de oyle gulerdim herhalde sizde haklisiniz.
    -tamir mi nasil yani? siz araba misiniz? insansiniz.
    -e peki benim insan olup olmadigimi kontrole mi geldiniz. bakiniz insanim, pipim bile var.
    -hahahaha ne $akacisiniz, kahvelerimizi icerken konu$alim bunlari.
    -e peki.
    -$lips, $lups
    -furrrrfffpppp
    -evet $imdi bana anlatabilir misiniz biraz nedir sorun tam olarak.
    -mar$ basmiyo!
    -ahahaha yine ayni $aka ama rica ederim sizde pozitif bakiniz olaya.
    -rica ederim ben de ciddiyim, kafanin mar$i basmiyo , yani bazi $eyleri olmasi gibi algilamiyo, gerektigi zamanda gerektigi gibi cali$miyo.
    -hmmm anladim sanirim.
    -ben size bir soru sorsam ?
    -e buyrun tabi neden olmasin biz diyalog icin burdayiz.
    -bi de mumkunse refah partisi agzini biraksak guzel abicim, biz miz, bi ki$isin sen bak di mi? $izofren falan diilsin heralde.
    -hahahahha latife$inazsiniz , degilim tabii ki buyrun dinliyoruz ehem dinliyorum sizi.
    -$imdi beni hayat bu duruma getirdi diye kabul edersek ki bu oyle, siz ne yapacaksiniz ki bana bunun arazlarini ortadan kaldiracaksiniz? ya da ortadan kaldirmayip nasil bastiracaksiniz ki ben normal denilen $eye geri donucem?
    -$imdi bakin ...
    -bi saniye yani ben diyorum ki hayatim benim buraya getirdiyse, siz bu kapidan ciktiktan sonra gittikten sonra tekrar butun cabamizi silip supurmeyecek mi?
    -ama bakin...
    -ve sonucta ben bu silip supurulmenin engellenmesi icin sadece elimde sizin vereceginiz ilaclarla oturuyor olacagim degil mi?
    -$ey eee evet ama bakin freud der ki...
    -kahve alir miydiniz?
    -yok $ey ben almiim ictim zaten.
    - o zaman yol alin.
    - ne ha?
    - yol yol ... bildigimiz hani kapidan gidilen
    - ha anladim , (saga sola carparak ilerlemeler)
  • -(psikiyatr saate bakarak) evet suremiz dolmu$ haftayaaaa bulu$alim haftayaaaaaaaa la la laaaaa
    -ne nasil yani? benden kurtuldugunuza sevindiniz mi ?
    -ne munasebet hahahyt
  • -selam doktor bey ,
    -merhaba buyrun sizi dinliyorum
    -ben karanlikta, ozellikle elimde naylon torba ta$irken beni arilarin sokmasindan ve bunun sonucu olarak guzelligimin bozulmasindan korkumdan sokaga cikamaz oldum,
    -eviniz nerede acaba?
    -etiler
    -etiler de ari ne ariyo be amua godumunununuu!! hiaaaa!
  • -ha tam giderken oldu ama bi daha ki sefere vizite ucreti olarak 100$ talep edecegim sizden
    -hayirdir doktor bey isvicreye mi kacacaksiniz?
    -ne nasi yani? e her$ey zamlandi ekmek, $eker , un.
    -demek bakkaliyeniz de var ne guzel
    -yani bakin anlatamadim size demek istedigim...
    -sus sus al hadi 110$ sana , 10$`la da kendine prozac alirsin.
  • -merhaba ho$geldin gotterdamerung
    -ho$bulduk dohtur bey
    -ee nasilsin goru$meyeli
    -iyi degilim mantar gibiyim verdiginiz ilaclar sayesinde
    -e o normal olucak oyle
    -...
    -ba$ka neler yaptin
    -bir$ey yapamadim boyle hissettigim icin, yaptiklarimi da tam olarak algilayamiyorum cunku
    -e o normal olucak oyle
    -...
    -neden oyle baktin ?
    -doktor bey hic fark ettiniz mi ne kadar etli baldirlariniz oldugunu
    -nasil yani? ben $ey ...
    -arasina girmek isterim onlarin!
    -ne $aka degil mi hahahaha ha ha h?
    -neyse vizite kac paraydi sizin?
    -muayene ucreti dioruz biz ona efenim biliyorsunuz.
    -tamam neyse, yap bi guzellik de i$imize bakalim.
    -e siz i$i iyicene cinsellige vurdunuz
    -e o normal olucak oyle...
  • - doktor bey, x konusunda karar vermekte zorlaniyorum.
    * neden?
    - cunki, soyle yaparsam boyle olurmus gibi geliyor, ama diger taraftanda hede yaparsam hodo olabilir sanki.
    * anliyorum, ahmet bey.
    - bana yardimci olabilecek misiniz?
    * simdi, bugunluk burda bitirelim, siz kararinizi verin, ben verdiginiz karar üzerinde size yardimci olacagim.
    - hipokrat olsam sorumluluk almam diyorsunuz yani?
    * anlayamadim ahmet bey?
    - güle güle diyorum, yengeye selam.
  • - moralim çok bozuk...
    - size iki posta otuzbir yazıyorum.

    (psikiyatrın repliği aslında prejudice beye aittir ama olsun..)
  • kısa bir konuşmanın ardından
    dr : peki ağlayabiliyor musunuz?
    sebze : eee şeyy ... *
    dr : ya kızım tamam dur, sus şimdi biri girse odaya ben ağlattım zannedicek..
    sebze: ha?!? ahahahahah*
  • (ilk gün)
    - iyi günler doktor bey.
    - eee.. iyi günler. (iç ses: yine, yeniden...)
    - şikayetiniz?
    - şey sürekli kalbim sıkışıyor, nefes alamıyor gibi hissediyorum, ateş basıyor, titreme, tekleme, vb.
    - daha önce bu türden şikayetleriniz var mıydı?
    - evet, şey ben 5 senedir.. doktor bey, siz benim son umudumsunuz. (iç ses: doktor bilen birisine benziyor, inşallah tanrım!)
    - neden?
    - 5 senedir kimse beni düzeltemedi, size tüm antidepresanların prospektüslerini anlatabilirim, siz 15. siniz de...
    - ne açıdan?
    - yani sayısız doktora gittim, panik atak dediler, bir sürü ilaç kullandım geçmedi, halen kriz yaşıyorum.
    - hımmm.. siz sanırım doktorunuzu bulamamışsınız...
    - öyle mi dersiniz? (iç ses: umarım, tanrım ne olur, bu düzgün biri olsun bari.)
    - evet, ben hemen geçirebilirim bu probleminizi, kısa zamanda atlatacağınıza söz veriyorum.
    - nasıl? (iç ses: evet, galiba bitecek bu sefer bu sıkıntı.)
    - size bir reçete yazacağım, düzenli almaya özen gösterin...
    - !!!?? yine mi ilaç? (iç ses: dur bakalım.. hemen ümitsizliğe kapılma ilaç verdi diye... belki?)
    - günde 3 defa 0.5 mg.la başlayalım, xanax...
    - peki doktor bey, siz daha iyi bilirsiniz. (iç ses: çaresizim)

    (1 hafta sonra)
    - doktor bey, sanıyorum deliriyorum krizler eskisinden de çok geliyor, korkuyorum.
    - endişelenecek bir durum yok, beklenti ankisiyetesi yaşıyorsunuz, olur bunlar, geçer emin olun.
    - şimdi siz kaç tane alıyordunuz?
    - neyi efendim?
    - şeyy, xanax ı canım.
    - eee günde 3 defa 0.5 mg. (iç ses: nasıl olur ya, kaç tane yazdığını bile hatırlamıyor, tanrım!)
    - ok şimdi bunu 4 yapalım, artı bir de sabah seroksat alalım aç karnına...
    - tamam doktor bey, dediklerinizi yapacağım büyük bir özenle. geçer mi? (iç ses: umudunu yitirme!)
    - geçer geçer...
    - peki. (boyun bükük)

    (2 hafta sonra)
    - eee nasıl gidiyor ataklar?
    - gittikçe kötüye gidiyorum doktor bey, hiçbir gelişme yok gibi.
    - umutsuzluğa düşmeyin, geçecek diyorum size...
    - umutla bekliyorum doktor bey... (iç ses: baksana bu kadar kendinden emin, vardır bir bildiği elbet, dayan!)
    - şimdi siz remeron ve prozac alıyordunuz değil mi?
    - nasıl yani? (şaşkınlık, korku, endişe, üzüntü...)
    - hayır doktor bey, xanax ve seroksat vermiştiniz.
    - günde kaç alıyordunuz?
    - günde 3 xanax, 1 seroksat sabah aç karnına.
    - ha öyle mi? özür dilerim sizi aslı hanımla karıştırdım.
    - doktor bey, kendimi iyi hissetmiyorum. (iç ses: bu adam hastasını tanımıyor bile, nasıl düzeleceğim ben?)
    - şimdi siz xanaxları bırakın yerine günde 2 defa favarin alın, sıkıntınız geçmezse 3 alın, 4 yapın... (?????????)
    - doktor bey, dokunmasın? (dehşet)
    - hayır siz şiddetli bir kriz geçiriyorsunuz, camlardan, pencerelerden uzak durun.
    - (iç ses: ne camı ne penceresi?) nasıl yani?
    - kendinizi aşağıya atarsınız diye önlem. hastalarıma hep söylerim, intihar olayları hep böyle başlar.
    - (iç ses: tanrım nerdeyim ben?)
    - evet reçetenizi yazdım, buyrun, haftaya yine beklerim.
    - peki. (yine çaresiz, yine aynı son)

    - peki.

    bugün ayın 14 ü ve günlerden çarşamba, çok şükür artık bu hastalığı atlattım. zaman zaman yaşadığım küçük krizleri saymazsak.. ama geçirdiğim o işkence günleri halen unutamıyorum, tuvalete bile yalnız gidemezdim. neyse... yukarıdaki diyalog gerçekten başımdan geçmiş bir olaydı ve bu inanın 1 ya da 2 kez yaşanmadı hayatımda... bu adamlar sağlam adamı delirtebilecekleri gibi daha da kötüsü sizi bir yere kapatacak duruma bile getirebiliyorlar itina ile... hastasına verdiği ilacı bile hatırlamayan, hastasını sürekli karıştıran ve en kötüsü verdiği ilaçlar ile insanı tam bir mongola çeviren bu insanların önünde saygıyla eğiliyorum... tanri cezalarini versin!
  • hic bir zaman " evet, hadi anlat bakalim ne oldu?" diye baslamayan diyaloglardir. zira terapi goren kisinin anlatmaya baslamasini bekler psikiyatr her zaman.
hesabın var mı? giriş yap