penisli kadın

• (bkz: saplı sultan)
• (bkz: hermafrodit)
• (bkz: trap)
• (bkz: taşaklı kadın)
• ayse arman'in okur tarafindan yazilmis ayagiyla kendi yazdigi, sirf - kendi algisi uyarinca farkli ve sarsici- bir sey soylemis olup okur ilgisi cekmek icin kicindan uydurdugu tespitlerinden bir digeri gibi duran tanim/yazi bu kanimca. bir onceki sahane tespiti de "erkeklerdeki libido dusuklugu/sevisme isteksizligi" idi, ki uzun sureli iliski yasamis ve/veya buna dair biraz gozlemi olan kadin erkek her insanin, erkek eger aldatmiyorsa durumun genelde bunun tam tersi oldugunu bilmesi ve hatta bundan muzdarip olmasi sebebiyle hakikaten komik bir tespit olmustu. ayse'nin bu şaharikulade tespitini bizlerle paylasmasindaki amaci varsaydigim gibi okur ilgisi cekmek degil idiyse de, kendi deneyimine yandas bulma cabasi olacagini tahmin ediyorum; ki bu durumda da soylenebilecek tek sey "vah vah" olacaktir.
• ayşe'nin mutsuz ama iş camiasında ismi soyadıyla birlikte telaffuz edilen klasik kadın okuyucu tipinin yarattığı bir uydurma.evet yukardaki özelliklerin tümü bende neredeyse var ama hiçbir zaman kendimi penisli hissetmedim.tüm bu hayata dair zorlamalar karşısında da kendim gibi kadınları genelleyip takdir toplamayı beklemedim.zaten bu kadının kafasının karışıklığı mektuğu haydar dümen'e göndermesi gerekirken, ayşe'nin gözlüğüne postalamasından çok belli.
  
  geçende bi tane kadın "yardım et ayşe" diye bi mail atmış, yoğun hayatın temposundan kocasının kendisiyle birlikte olmasına fırsat kalmadığını anlatmıştı.işte penisli kadın burdaya devreye girebilir! bu ikilinin güzel bir sinerji yaratacağına inancım tam!
• (bkz: sucuklu voyvoda)
• (bkz: kliteromegali)
• eğer ayşe arman okuyucusunu bu konuda belirleyici, bir otorite, turnosol kagıdı olarak değerlendirirsek benimefendim. bütün özellikler bende mevcut ziyadesiyle. sırayla açalım;
  
  - 30-40 yaş arasındayim. (açılacak çok bir sey yok. hadi 30'a daha yakınım diyip geçiştirelim)
  -hasarla çıktığım ilişkilerim oldu (e ergen, gerizekalı yada terminatör olmadığım için biten iliskilerden yara aldığımı söylemekte beis görmüyorum)
  -evimde köpeğimin de olduğu zamanlar oldu. simdi bir kedim var ve iyi ki var(kaldı ki kedi medi kabul etmem kendisini bilakis kardeşimdir, arkadaşımdır, canımın içi ve hatta evimin prensesidir)
  -2 cep telefonum var (farklı hatlarla konuşmak ekonomik açından gayet makul)
  -evet kankalarla ortada doğru dürüst adam yok muhabbetinin yapıldığı masalarda oturmuşlugum çoktur. ancak ben aramaya inanmak kavramının olumlu sonuçlarını hayatında hep görmüş biriyim, yani doğru dürüst adamlar masal kahramanı değil. merak eden varsa gelsin gösteririm.
  
  ha bir de bu zat-ı muhterem, 'işimi kendim görürüm, araba bozulursa ağlamam musluk bozulursa tamir ederim' diyen kadınları bu kategoride değerlendirmiş. yıllarca yaptığım iş gereği bir sürü delikanlıyım ben tadında gezen adamı altına ettirecek ortamlarda gayet de soğukkanlı hareket ederek ayakta kalmayı başardım yani abinin buyurduğundan bu konuda fersah fersah ötedeyim. gelelim penis işine, yok valla iyice baktım ne zihnim de var ne bedenimde. simdi bu arkadaşa sormak lazım, 'sen kendine güvenen evinde hayvan besleyen kadınlarla ilişki yaşama ihtimalini bile niçin becerilme korkusuyla bağdaştırıyorsun' yoksa senin bilinçaltında belki de üstünde penisli bir canlıyla sevişme fikri sandığından fazla mı heyecan yaratıyor? ne dersin canımın içi ayşe arman okuyucusu beyefendi!
• çok da yanlış olmayan bir tespit.
  
  hâlâ içinde bulunduğumuz yüzyılı iyi gözlemleyemeyen insanlar var. bakın sistemin en başta hizmet sektörü olmak üzere yeni işgücüne ihtiyacı var ve bu işgücünü kadınlardan elde edecek, ediyor da. kadının birey olmaya çalıştığı bu süreçte sosyal mekanizmalar bir bir evrim geçiriyor. halihazırda evli ve çalışan kadınların çektikleri sıkıntıları hepimiz biliyoruz.
  
  çalışan bekar kadınların ise bu süreçte birçok açmazları var. kadın ilk kez kendinin erkekten farklı olmadığını, onu farklılaştıranın toplum olduğuna aydı. süreç zaarfında biraz sistemin ittirmesiyle biraz da doğal mekanizmayla giderek erkeksileşiyor. sistemin ittirmesinin sebebi de işgücünü daha verimli kullanmak amaçlı.
  
  bu bağlamda yazıda geçen konu başlıklarını bütün 30-40 yaş arası kadınlara yayamayız; ancak bir çoğunu gözlemleyebiliriz. bunlara utanılacak ya da ayıp birer şeylermiş gibi karşı çıkmak da hâlâ toplumun etkisinden kurtulamamış olmamızdan dolayıdır.