• benim merak ettiğim; bu insanların, ilk 30 küsür yılını dedelerinin savaş borçlarını ödemeye harcamış, sürgün olmalarına rağmen, belli bir zaman sonra sürgünlerini kaldıran soyadı veren ülkeye böyle ağır bir ödeme için dava açmaya nasıl yüzleri oluyor.

    arkadaşlar bir de aba altından sopa göstererek ''uzlaş yoksa aihm'ye gideriz'' demişler ve örnek olarak yunan kralını göstermişler. lakin yunanistan'ın kendisine çıkarılan borçları ödemeye, batılı sevgilileri sayesinde tenezzül bile etmediğini kimse söylememiş herhalde. suriyenin %20 si de bizim demişler. kendilerinden ricam en azından suriye'ye dava açmasınlar da, kalan azıcık saygınlıklarını harcamasınlar.

    bu varislerin ilk amaçları kendilerinin söylediğine göre ''münasip bir miktar'' alıp kenara çekilmekmiş.

    hukukla aram olmadığından bir şey diyemem, belki de kanuna göre haklarıdır, ama umarım ki alacakları büyük bir ''0'' olur.

    tabi osmanlı fetişisti hükümetimiz istenen parayı uğraştırmadan bayılabilir de. belli olmaz...

    bununla ilgili olarak (bkz: #10100500)
  • o gayrimenkulleri alacak serveti başka ülkelerin hazinesine el koyarak yapan bir imparatorluğun varisleri olduğu düşünülürse, zamanında işgal edilip ganimetlerine çökülenler bugün bu varislere dava açmakta aynı hakka sahiptirler. içine osmanlı'nın borçlarıda eklenirse hayli zararlı çıkabilirler.
    bu gayrimenkuller sizinse bu halk sizin borcunuzu ödemiştir, ve halka borçlusunuz.
    hadi bizde dava açalım.
  • bir hak arayışıdır.

    söz konusu hanedan torunları devletin ve milletin malına göz dikmiş değiller. kendi dedelerinin şahsi mal varlığı üzerinde hak iddia ediyorlar ki gayet doğaldır. her insanın atasından kalan mirası talep etme hakkı vardır. hem türkiye bir hukuk devleti değil mi efendim? öyleyse türkiye'yi mahkemeye vermek (ki bu mahkemeler türk mahkemesi, aihm daha sonraki aşama) neden olumsuz hatta haince bir tutum olarak algılanıyor anlamıyorum. mahkemenin vereceği kararı beklemeden, hukuk çerçevesi içinde hak arayan insanları yüzsüzlükle itham etmek aşağılamaya kalkmak ne derece doğrudur?

    ayrıca osmanlının cumhuriyet tarafından ödenen borçlarını bu meseleyle ilişkilendirmek de saçmadır. çünkü bu borçlar padişahın ve hanedanın şahsi borçları değildi, bu bir; madem yunanistan borçlarını reddetti ve ödemedi biz de zaten osmanlıyı reddetmiş genç cumhuriyet olarak osmanlı borçlarını ödemeseydik, bu da iki.
  • yakında asparagas olduğuna ya da olayın aslının böyle olmadığına dair osmanoğullarının yaşayan fertlerinden cevap gelecektir. haber üzerine yorum yapmadan evvel haberin nerde çıktığına bakınız, türkiye'de, basın yayın organlarının sansasyon yaratmak için her yolu mübah saydıkları bir devirde yaşadığımızı anımsayınız, içinizden küfrediniz terbiyenizi bozmayınız.
  • arkadaş bu dünyaya paşa - padişah torunu olarak gelmek varmış. fransız gibi tahtından indirdiği kralını giyotine vurmayan, rus gibi devirdiği çarı, karısını, oğlunu, aile doktorunu, uşağını ve ahçısını karanlık bodrumlarda kurşunlamayan türk'ün, vurursun ensesine alırsın mirasını.
  • sonuna kadar haklı mücadeledir. davayı kazanırlarsa ben de kızılsakaloğulları olarak bir dava açacağım hemen, üç beş ne düşürürsek kar, borçlar şişti hacı neresinden tutturursak artık. olmadı sözlüğü dava edicem, o da olmazsa seni. ne o şaşırdın, bakma öyle, evet seni. o da mı olmadı? o zaman "bi lira versene".
  • tellioğullarıyla seferoğulları duymasın, onlar da yeşil vadiyi ister mazallah.
  • suriye'nin yüzde 20'lik kısmının dedelerinin olduğu gibi bazı iddalarla yola çıkılmakta. hatta bu yolda türkiye ile birlikte hareket edelim gibi önerileri var.
    abdullah gül: beşar'cım bir an önce ülkeyi boşaltmanız gerekiyor. sahipleri geldi. valla ellerinde tapuları var.
    beşar esad: ya bari yaza kadar otursaydık, kasım ortasında ben nerden ülke bulayım.
    abdullah gül: valla beşar'cım bizde zor durumdayız. istanbul'la edirne'yi de aldılar. karayoluyla avrupaya bile geçemiyoruz.
70 entry daha
hesabın var mı? giriş yap