• bir ismet özel şiiri.

    west indies, kızıl elma, itaki, maçin!
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.
    beyazların yöresinde nasibim kalmadı
    yerlilerin topraklarına karşı suç işledim
    zorbaların arasında tehlikeli bir nifak
    uyrukların içinde uygunsuz biriyim
    vahşetim
    beni baygın meyvaların lezzetinden kopardı
    kendime dünyada bir
    acı kök tadı seçtim
    yakın yerde soluklanacak gölge bana yok
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.

    uzak nedir?
    kendinin bile ücrasında yasayan benim için
    gidecek yer ne kadar uzak olabilir?
    başım açık, saçlarımı ikiye
    ortadan ayırdım
    kimin ülkesinden geçsem
    şakaklarımda dövmeler beni ele verecek
    cesur ve onurlu diyecekler
    halbukı suskun ve kederliyim
    korsanlardan kaptığım gürlek nara
    işime yaramıyor
    rençberlerin o rahat
    ve oturmus lehçesinden tiksinirim
    boynumda
    bana yargi yükleyenlerin
    utançlarından yapılma mücevherler
    sırtımda sağır kantarı gizli bilgilerin
    mataramdaki suya tuz ekledim, azığım yok
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.

    bir hayatı, ısmarlama bir hayatı bırakıyorum
    görenler üstünde iyi duruyor derdi her bakışta
    askerken kantinden satın aldığım cep aynası
    bazı geceler çıkarken
    uçarı bir gülümseyişle takındığım musta
    gibi lükslerim de burda kalacak
    siparisi yargicilar tarafindan verilmis
    bu hayattan ne koku, ne yankı, ne de boya
    taşımamı yasaklayan belgeyi imzaladım
    burada bitti artık işim, ocağım yok
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.
  • minicik puntolarla yazarak cüzdanımda muska niyetine taşıdığım, yanımda diyar diyar gezdirdiğim, şizofreninin yanında bir de sağlam bir yabancılaşma temasına sahip olan cumhuriyet tarihinin en sarsıcı şiirlerinden.
  • ismet özel, kendi şiirindeki "ben"leri "türkiye" olarak okuyabileceğimizi söylediğinden beri en fazla ilgimi çeken ismet özel şiiridir. şairin denemelerinin ışığında (özellikle henry sen neden buradasın ve waldo sen neden burada değilsin) okunduğunda, bin küsur yıllık arka planın üstüne son iki yüz yıllık türk/iye tarihini çözümleyen bir metin olarak ele alınabilir.
  • bu şiirle bu vakit beni öfke ile karışık göz yaşına bırakıveren ismet özel.
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
    ya da keşke diyorum.
    yalnız beni ağlattığın için kızsaydım sana.
    beni yalnız ağlattığın için kızsaydım sana.
    beni ağlattığın için yalnız kızsaydım sana.
    yazar mıydın hiç şiir..
  • ölünün dizeleri.
  • ilk dizesindeki kelimeler hep bir uzağı, hedefi, ulaşılmamışı temsil eder.

    west indies; yeni keşfedilen kıta, tam manasıyla amerika değil ama batıda bir yer.
    kızıl elma: osmanlının hedefi
    itaki:troya'da savaştıktan sonra eve dönüş yolculuğuna çıkan odysseus'un memleketidir.
    maçin: çin'in diğer ismi masallarda da kullanılır.

    west indies, kızıl elma, itaki, maçin!
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.
  • kalburüstü ismet özel şiiridir. özel'den bir şiir söyle dense söyleyeceğim ilk şiirdir.

    bir başka şiirindeki mısrası ile cevap vermek isterim mataramda tuzlu su'ya:

    "kardeşlerin pogrom sana
    dostlarının eşiğine varınca başlıyor senin diasporan..."

    ek: " west indies kızıl elma, itaki, maçin" mısrasındaki west indies var ya, işte o benim! oradan gelmekteyim yani...
  • sıçtım sanat oldu klansmanında bir şiirdir.
  • "...uzak nedir ? kendinin bile ücrasında yaşayan benim için..." dizesiyle çoğumuzun içinde bulunduğu elim durumu özetleyen ismet özel şiiri. kendimizden bile fersah fersah uzakken içimizde bitmek tükenmek bilmeyen uzaklara ulaşma isteği niye ?
  • bu şiir;

    bir hayatı yaratabilir,
    bir hayatı bıraktırabilir,
    bir yolculuğu başlatabilir,
    bütün yolculukların önünü tıkayabilir,
    yerleşik olana da
    akışkanlaşana da sırt çevirtebilir,
    hırslı kılabilir,
    takati de tüketebilir...

    bu şiir;

    türkçenin en güçlü halidir yahu...
hesabın var mı? giriş yap