laterna

• kolu cevrilince muzik calan sehpali alet.. bunun oldugu yerde bir maymunun olmasi ve elindeki tasla para toplamasi $arttir.. fiktif bir cocuk romani unsurudur gunumuzde gormeniz pek zordur..
• programlanmış ezgilerin tekrarlandığı mekanik bir calgı . istanbul'da ilk kez 19.yy. sonlarına dogru görüldü. bir levanten olan giuseppe turconi italya'dan getirdigi laternaları, bankalar caddesi'ndeki dükkanında satti başladı. bu laternalarda italyan ezgileri valsler programlanmisti. italyan kökenli levantenlerin yogun olarak yasadiklari izmir, selanik gibi kentlerde bu calgi büyük ilgi gördü. cok gecmeden de bu kentlerde yasayan rumlerin vazgecilmez calgisi oldu.
• heidide vardi. heidi frankfurt'a tasindiginda sokakta edindigi arkadaslardan biri laternaci cocuktu. laterna olayini ilk defa beyinlerimize kaziyan cizgi filmin heidi olmasinin onemi buyuktur. zira heidi buyukannesi yetmezmis gibi bu laternaci cocuga da ha bire beyaz ekmek tasidigi icin laterna ezgisi bana bir gariban havalari, yoksulluk hickirigi tadinda seyler cagristirir.
• (bkz: laterna kafe)
• bir cagrisim olarak (bkz: kayip cocuklar sehri)
• (bkz: lantern)
• (bkz: laterna magika)
• yunanistanin turistik muhitlerinde yasli amcalarin gecimlerini saglamak amaciyla sokaklarda gezerek, cogunlukla rebetiko sarkilar caldiklari yürüyen nostaljik müzik kutusu...
• suriye'nin baskenti sam'da bu isimde bir gece kulubu var...
• ankara, tunus caddesinde, eski likya cafe, yeni pruvanin yanibasinda acilan yunan tavernasi...
  bir yunan tarafindan acilan ve isletilen mekanin türkcesiyle birlikte yunanca da tabelasi bulunmakta. bahcesine konulmus mavi tahta sandalyeler ve masa örtüleriyle, kan kirmizi sardunyalariyla kimligini ta uzaklardan belli ediyor. menüde papalinadan, sakizli muhallebiye, frapeden karides saganakiye kadar pek çok ege lezzetini bulmak mümkün. ancak isletme acilali henüz birkac gün oldugu için, malzeme eksiklerinin tamamlanmasi icin bir kac hafta sonra ziyaret etmek daha mantikli gibi. zira bugunlerde frape hazirlayamiyorlarmis. söyle de bir kötü yani var ki, insana sagda solda deniz arattiriyo. hele ki yan tarafta pruva isimli cafenin ismiyle müstesna dekorunu da görünce sanki denizi cekilmis bir deniz kasabasinda hissettiriyo insana kendini.