304 entry daha
  • uyuşuk dimağlar yüzünden , bu kadar zaman kaybettikten sonra ya milleti ya da ösymnin kendisini dönülmez akşamın ufkuna sürükleyecek skandaldır.
  • ünal yarımağan'ın saçma ve duygu yüklü açıklamalarından sonra yeni bir şehir efsanesi başlatır, demedi demeyin.

    "böyle soru kitapçığının üstüne 'başarıcam' yada 'ah bir kazansam' yazınca makina daha bi doğru kabul ediyormuş, tabiiiiii"

    tee allam, ağlanacak halimiz..
  • ünal yarımağan'ın açıklamalarında bazı satır araları vardır ki, ösym başkanı tarafından söyleniyorsa durup düşünmek gerekir. beni aşan durumlar var der gibi. sanki o kurumun başındaki sorumlu kendisi değilmiş gibi. garip tuhaf... bu satır araları nelerdir?

    birşey olmuşsa, bir sızma olmuşsa nereden olduğunu ancak savcılık bulabilir. yani bunu adaylarla konuşarak, ancak savcılık bulabilir kanaatindeyiz.

    eğer bir olay olmuşsa bu olay sınavdan önce bu kişilere soruların bir şekilde ulaşmış olması olabilir.

    sonunda olay bence savcıya düşüyor, organize suçlara, polise düşüyor. bir olay olmuşsa ortaya çıkaracaklar.

    "belli grupların, bazı dershaneler olaya karıştığı yönündeki" iddiaların anımsatılması üzerine yarımağan, "varsa öyle birşey, soru sızdıysa, nasıl sızdı, kimden sızdı bunu güvenlik güçleri, savcı ortaya çıkarsın. eğer yoksa onu da ortaya çıkarsın.

    bütün buna rağmen bizim bilmediğimiz bir olay olduysa onu ben ortaya çıkaramam, bilemem. benim kişisel kanaatim olmadığı yönünde ama emin değilim, kesin konuşamam.

    soruları hazırlayanlar konusunda şüphe bulunup bulunmadığı sorusunu yarımağan, şöyle yanıtladı: "bizim güvendiğimiz arkadaşlarımız. ama denetçiler, savcılar araştırsınlar tabii. beni de soruştursunlar, onları da soruştursunlar.

    bu cümleleri kuran kişinin ösym başkanı olduğu düşünülünce skandal daha da büyüyor. sanki 30 kişiye sınav yapılırken bir şüphe oluşmuş. bu skandal sonucu devlette kadrolaşma olacağı ve hakedenler yerine haksız puan alan bir kesimin memur olacağı belirtiliyor, ösym başkanı ise "ben bilmem beyime sorun" diyor. oladabilir, olmayadabilir diyor. güvenlik önlemleri soruluyor, ben güveniyorum onlara diyor. senin kişisel kanaatin ve kişisel güvenin ile yönetilen bir kuruma dönüşmüşse ösym yaşanan skandala şaşırmamak gerekir.
  • sözlük içinde her türlü siyasi olaya yorum yapan ak parti ve demokrasi yandaşı kişilerin göz ucuyla bile bakmadıkları rezalet.

    birçok kişi mantık çerçevesinde ele almış olayları, bu kadar çok kişinin 120'de 120 yapması, birincilerin çıkıp da "adam gibi çalıştık yaptık, bak bunlar da denemelerim" falan diyememesi, birincilerin hep aynı cemaat çevresinde toplanması. bütün bunların haricinde en olmadık olaylara bile "demograsi, özgürlük, halkın yönetime katılması" diyen kişilerin bu olay karşısında sessiz kalması çok manidar. biraz olsun bu insani değerleri kendimize göre yorumlamak haricinde evrensel olarak yorumlayıp haksızlıkların karşısında dimdik durabilsek, ama nerede.
  • ayöp suç duyurusu

    kpss’de kopya olayina karişantüm hirsizlar ve görevliler yargilansin!

    10-11 temmuz 2010 tarihinde yapılan kamu personeli seçme sınavında, istatistik biliminin açıkça ortaya koyduğu biçimde, sınav soruları çalınmış ve muhtemelle de ösym tarafından siyasi iktidar yanlısı kimi dershanelere ve şahıslara dağıtılmıştır. bu tespitimiz bir iddia olmanın ötesine geçmiş, sınavda hayatın olağan akışına aykırı sonuçlar çıkmıştır.

    şöyle ki;

    a) konuyla ilgili radikal gazetesinin araştırma sonuçları şöyledir:

    “radikal gazetesi’nin resmi kaynaklarda yaptığı kontrollere göre kpss şampiyonlarından (120 sorulu sınavda 110 net ve üzeri yapanların) en az 20’si, aynı evde yaşayan evli çiftler, kardeşler veya ev arkadaşları.”

    b) ”kpss’de geçen yıllarda 120 sorunun tamamını yapan kimse olmamıştır. bu yıl ise aynı sınavda 350 kişinin 120 soruda 120 net yapması, bu kişilerden bir kısmının aynı evde yaşaması,”zordu” denilen sınavda ortalama doğru sayısının ise 61’de kalması, cevap anahtarı bazı evlere servis mi edildi?” kuşkusu yarattı.”(radikal,a.g.y)

    c) kpss soru kitapları konusunda önde gelen yargı yayınevi’nin açıklamaları da olayı açıklamaya yardım edecek niteliktedir. “eğitim bilimleri alanında çıkan sorular zor olmasına rağmen dikkat çeken sayıda adayların 120 soruda 120 doğru cevap vermiş olması akla sonuçları değerlendiren bilgisayar programına bile müdahale edilmiş olabileceği şüphesi getirmektedir. 120 soruda 120 doğru cevabın böylesi zor sınavda bir kısım aday tarafından verilmesi ölçme değerlendirme teorilerine bile ters düşmektedir. oysa genel yetenek-genel kültür alanındaki soruların çok kolay olmasına rağmen net doğru cevap sayısı eğitim bilimleri alanındaki doğru cevap sayısı kadar yüksek çıkmamıştır.

    sınavda hileli yollarla ve haksız puan elde edenlerle ilgili kanıt istenmektedir. bu tür sınavlarda kopya çeken taraflar ortaya çıkarak “ben hile yaptım, kopya çektim…” demez. fakat bilimde (istatistikî verilere dayandırılarak ve birbirini doğrulayan durumlara bakılarak) kopya çekme durumu anlaşılabilir. ölçme-değerlendirme teorileri de bu yöndedir. aşağıda bu duruma delil olabilecek bazı örnekler verilmektedir:

    ösym eğitim bilimlerinde 87. sorunun doğru cevabını c seçeneği olarak vermiştir. oysa doğru cevap b seçeneği olmalıdır. 120 soruyu da doğru cevaplayan 350 aday bu başarı düzeyine rağmen aynı yanlış seçeneği işaretlemeleri şüphe uyandırmaktadır. bu konuda araştırılması gereken ciddi iddialar bulunmaktadır.

    bunlar:

    *eğitim bilimleri cevap anahtarının bir şekilde sızdırılmış olabileceği,

    *değerlendirmeyi yapan bilgisayar programına bir şekilde müdahale edilmiş olabileceğidir.

    konuyla ilgili ösym başkanı ünal yarımağan’ın açıklamaları ise tevil yolu ikrar niteliği yaşımaktadır. sınav sonuçlarının açıklanmasından sonra güya iddialara cevap veren yarımağan a.a’ya yaptığı açıklamada “günümüz teknolojisinde, ”bir kişi soruları kameraya çekti, dışarıya gönderdi gibi senaryolar yaratılabilir. günümüz teknolojisi çok ileri, öyle bir şeyler oldu,3-5 kişiye gittiyse bilemem ama ben geniş çaplı bir şey olduğuna inanmıyorum.”demiştir. bir kişinin dahi soruları yada yanıtları sınavdan önce elde etmesi tüm istatistikleri etkileyip sonuçları değiştirmektedir ve aynı zamanda bir kişinin soru ya da yanıtları sınav öncesi elde etmesi sadece o kişinin bu belgeleri kullandığı anlamına gelmemektedir. eğer böyle bir şebeke varsa yakalananlarla sınırlı olduğunu düşünmek yanlıştır ve bir düşünceye göre hareket etmek de hukuka uygun değildir.

    birilerinin soruları alabileceğini, birilerinin soruları kameraya çekmiş olabileceğini söyleyen bu açıklamanın dahi kendisi, ösym ve ösym görevlilerinin olayı ne kadar küçümsediklerini, tedbirsizliklerini, en azından sürece izleyici kaldıklarını göstermekte ve bu yolla suça karıştıklarını göstermektedir. bu nedenlerle, başta ösym başkanı ünal yarımağan olmak üzere olaya dahil olduğu tespit edilecek diğer kamu görevlilerinin de yargılanmaları gerektiği kanaatindeyiz.

    atamasi yapilmayan öğretmenler platformu

    http://www.ayop.biz/
  • üzeri kapatılacak olan skandaldır. bugun açıklamalara bakıyorum sözü alan ''kabile'' üyesi hüseyin çelik durumdan o kadar emin konuşuyor ki biraz daha zorlasa ''kusura bakma ağabey biz yanlış anlamışız'' diyesi geliyor insanın. peki hüseyin çelik kim? fetullah gülen hz. lerinin başbakandan bakanlığını onaylattığı en sadık adamı. geçenlerde bir şakirt mübareği ile bu konu hakkında derinlemesine istişare ederken '' bakın şimdi öyle bir dönemden geçiyoruz ki şartları iyi okumak gerek. resmen savaşın içindeyiz ve savaşta yapılan herşey mübahtır'' ayetini fırlattı ortaya. fetoş böle buyurmuş kitabında. bu insanların dinle hakla hukukla hiç bir alakası yoktur. kendilerini öyle bir kaptırmışlar ki; ''suni bir savaşın abdestli savaşçıları'' şuursuzluğunda hareket ediyorlar her bir olayda. peki sonuç ne olacak? o kadar insanın alın teri, dökülen gözyaşları? evet galiba yine o şakirtden duyar gibiyim cevabı; savaş gazisi...
  • 22'de nişanlı çiftimiz ile süslenen skandaldır. bu gidişle 36'sının da el ele fotoğrafları olan sevgililer olduğu anlaşılacak. öğretmenlik yerine mit'in acil kadro ilanı çıkıp bu arkadaşlarımızı değerlendirmesi gerekiyor. tebrik etmemek elde değil.

    http://haber.gazetevatan.com/…d=324856&categoryid=1
  • "şimdi bu avrupa'da olsa.." muhabbetlerinden hiç hazzetmeyen biri olarak, kendimi böyle düşünmekten alamıyorum. memlekette haksız şekilde devlet kadrolarına girecek belki binlerce insan var, daha da kötüsü bunları sadece "kendinden" olduğu için kollayan milyonlar var. üstelik tüm bunlar gün gibi açık. ya ne olacak şimdi? insanlar sokağa dökülüp hak mı arayacak? ya da forward maillerden öteye gidebilen kampanyalar mı düzenlenecek?

    nerde..
  • bu ülkede muhalefet partisi denen partilerin aslında ne kadar muhalafet ve eleştiri düzeyinde olduğunu görmemize sebep olan olaydır , 1 milyona yakın kişinin girdiği ve dolayısıyla direk olarak yaklaşık 3-4 milyon kişinin ilgi alanına giren , ailesinden yada arkadaşlarından hiçkimse sınava girmemiş olsa bile internetten , gazetelerden , televizyonlardan bir şekilde duyan milyonlarca kişiyi rahatsız eden bu olay karşısında muhalefetten 1 kişide çıkıp ne oluyor kardeşim diyememiştir , muhalefet topyekün olarak recep tayyip erdoğan'ın gösterdiği ve canı istediğinde değiştirdiği gündemin peşinde koşmaya devam etmektedir...
  • biliyorum henüz erken ama sınav sonuçlarına giren "1" kişi devletin polisinden, savcısından daha çok sonuca ulaşıyor.

    demek ki bu sınavlar / sonuçları hiç analiz edilmiyor. bence en vahim olan bu
664 entry daha
hesabın var mı? giriş yap