hıncal uluç

• aslında tam sözlük yazarı olacak bir insandır. neredeyse bütün sözlük yazarları gibi sinemadan diziye, spordan politikaya, ekonomiden modaya kadar her konuda yazar. ekşisözlük, onun gibi olmak isteyenlerin de mekanıdır. bence sayın hıncal uluç bu sözlükte geçirdiği o bir kaç dakikada kendi yansımasından başka bir şey görmemiştir. kendisi gibi binlerce insanın varlığı ise onu rahatsız etmiştir.
• ekşi sözlük'ün fatih altaylı ile ilgili olarak yayınlattığı tekzip yazısına yorumuyla (http://www.sabah.com.tr/…2010/06/09/bu_nasil_tekzip), algı bakımından, alelade bir ekşi sözlük yazarıyla bir farkı olmadığını göstermiştir.
  
  şimdiye kadar ekşi sözlük'te polemiğe girdiğim konularda gördüğüm kadarıyla alelade bir sözlük yazarı sizin yazınızda anlatmak istediğiniz şeyle ilgilenmez, yazıdan kendince savunma çıkarabileceği noktaları cımbızla seçer, sonra siz başka bir şey söylüyor olsanız da kendi istediği kısım üzerinden aklınca size eleştiri getirir.
  
  sayın uluç ne demiş bakalım: "yani, medyamız, yani hepimiz vahim durumdayız. bunun baş sorumlusu da bu ülkeye haber türk gibi çağdaş bir gazete kazandıran fatih altaylı öyle mi?.. hem de mahkeme onayıyla.."
  
  öyle değil sayın uluç. tekzip yazısında fatih altaylı için bu durumun baş sorumlusu falan denmiyor. "sorumlularından biri" deniyor. baş sorumluyu fatih altaylı ilan edip de, onun gibilerini savunan diğerlerini temize çıkarma niyeti yok yazıda. çünkü diğer gazetelerde olduğu gibi sizin gazetenizde de medyanın bugünkü durumundan sorumlu en az bir kişi olduğunu hepimiz biliyoruz.
• sürekli birilerinin sözlüğü kendini tatmin etme aracı olarak kullandığını söyleyip duruyor. hayır ben anlamıyorum ki hangi türk evladı kendini tatmin etmek için otuz bir çekmek yerine gidip de sözlüğe entari girer¿
• ekşi sözlük'e olan tepkisi, çoğu medya mensubunun tepkisi gibi, "biz hak ederek geldik, bunlar nasıl gündem oluyorlar, isimleri bile belli değil" sığlığını geçememiş ne yazık ki.
• bizim için (artık biz denilecek bir sözlük kültürü kaldı mı emin değilim ama en azından sözlükte yazar olmak gibi bir birlikten dolayı kullanabilirim bu kelimeyi) "...kendileri yazar, kendileri okurlar, biter gider.. " ifadesini kullanmıştır ki bence neden hıncal uluç ve onun gibilerin döneminin bittiğini anlatan çok önemli bir işaretttir bu ifade.
  
  evet kendimiz yazıyoruz ama emin ol hıncal uluç kendimiz okumuyoruz. bunu da artık dijitalleşmenin sağladığı olanaklarla çok emin bir şekilde söyleyebiliyoruz. her sabah gazetesi alanın yanına 2 kişi daha katarak seni okuduğunu kabul etsek, üstüne internet üzerinden okunmaları da eklersek belki senin için bile büyük bir rakam çıkar ama adını anmak istemediğin sitenin okunma istatistiklerini bilsen ne demek istediğimizi çok iyi anlarsın.
• kendisi ekşi sözlük yazarları hakkında "fatihçiğim bırak konuşsunlar, kendileri yazar kendileri okur." buyurmuş. hıncal uluç'un zekasından şüphe eden yoktur heralde, ben de etmiyorum ama kendisinin o zekaya ve görmüş geçirmişliğe rağmen böyle sığ bir yorum yapması abes kaçmış.
  
  sevgili hıncal abi;
  
  istersen ekşi sözlüğün günde, haftada, ayda, yılda kaç kere okunduğu, bir günde bu siteye ne kadar giriş yapıldığı gibi konularda birçok siteden bilgi alabilirsin. artık baya kolay oldu bu işler belki bilmiyorsundur. yani ne bileyim, bize laf edeceksen de bilgi birikimine, yaşına göre laf et.
  
  17 yaşındaki kızın facebook'ta "beni çekemeyen anten taksın" yazmasıyla, bi arkadaşının da altına "boşver kızım yaa salla" gibi bir yorum yapmasıyla eşdeğer bir yorum yapmışsın. sen, koskoca hıncal uluç "bırak yaa kendileri yazar kendileri okur" gibi bir yorum yaparsan senin bizi ciddiye aldığın kadar bile ciddiye almayız biz seni.
  
  (bkz: so say we all)
• orta okulda resim-iş dersinden hatırladığım kadarıyla ana renkleri bir çembere boyayıp döndürürsen beyaz gözüküyor, hepsini üst üste sürünce siyah ortaya çıkıyor. sanki sözlük yazarlarının toplamı da hıncal uluç ediyor. siyah mı? beyaz mı? orasını bilemedim.^*
• hakkını vermek gerekirse ekşi sözlük ile karşı karşı karşıya gelen insanlar arasında stratejik açıdan en doğrusunu yapıyor.
  
  "okumadığım sürece benim için yoklar." doğru bir söz.
  
  kendin hakkında hep güzel yazılmasına alışık olup da tersini görünce "yılansı fare çocuklar, gece fareleri, pitbull ruhlu, prezervatif dilli, problemli bunlar, ruh hastası. pislik çukurunun dibinde debelendiklerinin farkında dahi değillerdir" gibi ifadeler kullanmasındansa yok saymasi daha iyi.
  
  kendisine en azından bunun için teşekkür ediyorum, ha bu sitenin gereksiz olduğunu düşünüyorsa, herkesin aynı oldunu zannediyorsa yanılıyordur, bir aziz kedi bir thug love, bir gofret beyinden haberi yoksa buradaki insanı kendine hayran bırakan bazı yazıları hiç okumamışsa kendi kaybediyordur belki.
  
  sonuçta bu sitedeki birçok şeyden sitenin kendi yazarları da rahatsız. durmadan sözlügün nereye gittiği, sol frame'in hali, sadece yazilmak icin yazilan entryler tartışıyor. fikirler tartışıyor. bazılari tabii ki yanlış olacak.
  
  medyanın bile bir haberi buradan ögrenip ona göre haber yaptığı (bkz: #19259457) , her gece programında "sizin için sunu demisler" diyerek alıntı yapılan bir sitede yaziyoruz. sevenimiz kadar nefret edenimiz de olacak. sinirlenen ünlüler bence yanlış yapıyor. ama buna sinirlenen sözlükçülerin de en azından hıncal uluç kadar sakin olması gerekir.
• şerefsizim aklıma geldiydi şıracılıktan anladığı.
• "körün istediği bir göz.. allah verdi sekiz göz.. adamların istediği bu fatih.. istediği bu.. muhatap olma.. bırak yazsınlar.. kendileri yazar, kendileri okurlar, biter gider.."
  
  diye yazdığı bölümde her cümleden sonra 30 saniye beklemek gerekiyor. o zaman gerçek mana zuhur ediyor.
  
  ayrıca zaten bilindiği gibi iki nokta yan yana kullanan zihniyet mensubu da bir yazardır kendisi. sayesinde türkçe'de bu işaretin "sonuna geldiği cümleden sonra 30 saniye susulur." anlamına geldiğini de çıkartabiliyoruz.