• 1917-1967 yılları arasında yaşamış unutulmaz alman spiker. efendim zimmermann, almanya'da bir kült halini almıştı, tek bir maç anlatarak. nasıl mı?
    1954 isviçre dünya kupasının finalinde malumunuz almanya ile macaristan karşılaşmıştı. bizim grubumuzda yer alan iki ekibin ilk karşılaşmasında, macarlar almanları dümdüz ederken, adeta gözdağı vermişlerdi diğer rakiplerine. sepp herberger'in çabaları ile finale kadar geldi almanlar. karşılarında efsanevî macar millî takımı bulunmaktaydı.
    almanya kenetlenmiş, maçın radyodan anlatımını bekliyordu. efendim dikkat buyrun, radyodan. devir eski de olsa, hemen şimdi ama arvo televizyon icat edilmişti neden radyodan dinlediler ki demeyin. ikinci dünya savaşı'nın mağlubu almanya'daki vakt-i zamanındaki televizyon adedini bilemeyeceğim lakin almanya'daki yabancıların daha çok seyrettiği final olarak bilinir bu maç. zira bazı mübalağalara kulak verirseniz, o dönem almanya'da televizyon sahibi olan tek alman konrad adenauer imiş de. bazı büyükelçiliklerde seyredilmiş maç o kadar...
    dört spikerden talihli olan, işte bu entrynin de müsebbibi. herbert zimmermann bu maçla efsane oldu almanya'da. tabii maçı anlatma görevi piyangodan çıktığı gibi, ayırca sonuç da adamı tarihe geçirmişti, o ayrı...
    maçın başlaması ile birlikte bir fırtına başladı bern'de. macarlar on dakikada iki gol atmış ve belleklere iki ekibin en son maçını getirmişlerdi. sekize kadar yolu var düşünceleri bir tarafa, kaleci toni turek bu sırada almanya'da persona non grata ilân edilmişti adeta. "korkulan oldu" diyordu maçı almanya'ya aktıran adam. maça dair en ufak bir umudu da yoktu kendisinin. zaten bütün almanya artık önümüzdeki maçlara bakacağız duygusu içindeydi o an. derken devreye giren nürnberg'in en sevgili evlatlarından max morlock, skoru 2-1'e getirmişti. zimmermann, "got sei dank!" diye haykırmıştı. helmut rahn beraberliği getirdikten sonra ise heyecandan sesinin titrediği bugün bile anlatılır. üstâd halit kıvanç'ı da sevgi ile analım, heyecandan zimmermann, dünya kupalarının kaç yılda bir yapıldığından, yağan yağmurun tasvirine kadar değişik birçok noktaya temas etmişti anlatımında. sağlı sollu gelen macar ataklarına direniyordu almanya. kaledeki turek, savunmadaki jupp posipal adeta bir ulusun onuru için çarpışıyorlardı. maçın sonunda, o tarihi an gelip rahn, maçın skorunu tayin ettiğinde olanlar oldu. zimmermann, kendinden geçti. skoru karıştırdı, bir ara galibi macaristan ilân etti, arada özür diledi, kabininden attığı çığlıklarla hakemleri ikna etmeye çalışmıştı. defalarca "bitti!" diye haykırdı son düdükten sonra.
    adam tarihe geçmişti almanya'da. adeta bir brezilyalı gibi anlatmıştı maçı. bu almanların alışık olmadığı bir şeydi ve yıllarca konuşuldu üzerine. futbol doksan dakika sürer ve almanlar kazanır efsanesi burada başlamıştı ve radyolarından buna kulak veren milyonlar zimmermann'ın heyecanı, maç içinde çoğu zaman kendisini kaybetmesiyle, hop oturup hop kalmışlardı salonlarında. maçın banttan tekrar anlatılması sırasında, hafiften rötuşlar da yapmıştı zimmermann. kaleci turek'i cehennemin dibinden, göklere çıkartması da unutulmazdı. nasıl yani maçın banttan tekrarı mı olur demeyin, herhâlde dünya şampiyonluğu da bir kere canlı olarak verilemezdi değil mi?
    şimdi ne olacak diyorsunuz. bizde ne spikerler var. oyuncuları, takımları karıştıran, saçmalayan niceleri... lakin bu adam almanya'da adeta kült olmuştu. kim bilir piyango diğer üç spikerden birine düşse, hatırlanmayabilirdi bile bugün. fortuna favet fortibus diye ortaya birbuçuk yaptırayım, kendisine veda ederken. efendim zimmermann 1966 ingiltere dünya kupasında da sahne almış ancak bu sefer finalde ülkesini galibiyete taşıyamamıştı. dikkat ettiyseniz, kendisine dedim, zira herbert zimmermann'a veda etmedim. zira spikerin efsane olduğu yılda doğan bir adaşı daha var. hem de inanmazsınız, o da topçu; buyrun, isterseniz, bir de alttan yakın...
  • eski bir alman futbolcu. doğduktan üç gün sonra adaşı radyoda şov yaparken, bunun gözleri bile açılmamıştı. das wunder von bern'in minik tanıklarından diye eğlenelim kendi çapımızda ve devam edelim anlatmaya...
    efendim bayern münchen kadrosunda kendisine yer bulamayan genç forvet, sonradan, 1. fc. koeln'ün yolunu tutmuştu. aslında bayern yıllarında iki şampiyonluk kazanan kadroda yer aldı, en azından o kadronun fotoğraflarında. köln'de de forvette başladıysa da, zlatko tschik cajkovski kendisini savunmaya çekti ve olaylar gelişti. alman millî takımına kadar yükselen, zimmermann devamlı forma şansı buluyordu takımında. bir şampiyonluk, üç dfb pokal kazanan kadroda yer bulan isim, 1980 avrupa futbol şampiyonasının muzaffer topçularından biri idi. her ne kadar iş de görse, futbola renk katan adaşının altında hep kaynadı durdu. biz de teamülü bozmak istemedik...
  • halit kıvançın kankası alman spiker. 1954 avrupa gençler şampiyonasında halit kıvanç üstad henüz sadece gazeteci iken beraber çatıya çıkıp maç anlatmışlıkları vardır.
hesabın var mı? giriş yap