• orly havaalanindaki patlamada cok ciddi yaralanmis kisi. sonra duzeldi, ama ellerinde yanik izleri durur hala.
  • 15 ocak 1937 izmir doğumlu fotoğraf sanatçısı. robert kolej'den mezun olduktan sonra üç yıl istanbul üniversitesi hukuk fakültesi'ne devam etti. 1964'te bir reklam ajansında metin yazarı olarak çalışmaya başlayan çağatay, 1965'te hürriyet haber ajansı, 1966'da associated press ile çalıştı. bağımsız fotoğrafçı olarak çalışmaya başladıktan sonra 1974'te avrupalı dev haber ajansı gamma'ya geçti. 15 temmuz 1983'te orly'deki sabotaj olayında yaralandı ve uzun süre tedavi gördü.

    uluslararası düzeyde en çok tanınan fotoğrafçılardan biri olan ergun çağatay'ın eserleri, stern, life, paris-match, l'illustré, bunte illustrierte, fortune, le figaro gibi dergi ve gazetelerde yayınlandı. the topkapı collection adını verdiği eseri özellikle ünlüdür.
  • 1937'de izmir'de doğmuş foto muhabiri. eşinin hediye ettiği bir nikonla başlayan fotoğrafçılık hayatında 52 yılı geride bırakmıştır. hayatı ve bazı fotoğrafları
  • 15 ocak 1937'de izmir'de doğdu. izmir’de ilkokulu bitirdikten sonra 1947-48 yılında orta öğrenimi için istanbul'a robert kolej'e geldi ve bu eğitim kurumundan 1958 yılında mezun oldu. yüksek öğrenimine istanbul üniversitesi hukuk fakültesi'nde devam etti, ancak askerlik için ara verdiği hukuk tahsilini üçüncü sınıftan sonra tamamlamadan bıraktı.

    askerliğinden sonra bir reklam ajansında metin yazarı olarak başladığı iş hayatında bir gazetenin “yetiştirilmek üzere gazeteci aranıyor” ilanına cevap verdikten sonra gazeteciliğe başladı. fotoğraf çekmeye ise 1968 yılında, 31 yaşında eşinin hediye ettiği bir makinayla başladı. bir tesadüf sonucu 1974 yılında paris'te gamma fotoğraf ajansına girdi ve yaşantısının bundan sonrasında bir fotomuhabir olarak dünyanın değişik yörelerinde koşturdu. 1980 yılında kısa bir süre için gittiği abd'de new york'ta time/life grubunda çalıştı. 1982’de lıfe dergisi için yaptığı karaciğer nakli ile ilgili kapak konusu olan röportajı, lıfe’ın tarihindeki önemli röportajlardan biri olarak kabul edildi.

    1983 yılının temmuz ayında, bir iş seyahatinden sonra türkiye'ye dönerken, paris /orly havaalanı’nda ermeni terör örgütü asala'nın türk hava yolları bilet kontuarına koyduğu bomba 9 kişinin ölümüne 50'ye yakın insanın yaralanmasına neden oldu. ergun çağatay patlamanın sonucunda çok ağır yaralandı. günlerce komada kaldıktan sonra, beş yıla yakın bir süre yanık tedavisi gördü. beş yılın sonunda yeniden çalışmaya başlayarak topkapı sarayı kütüphanesi ve buradaki el yazması nadir kitaplar üzerine yaptığı çalışma japonya'dan brezilya'ya kadar dünyanın çeşitli yayın organlarında basıldı.

    yeniden çalışmaya başladıktan bir süre sonra avrupa'daki ikinci kuşak üzerine çalışmalar yaptı. avrupa'ya gelen türk, cezayirli, pakistanlı ailelerin avrupa'da büyüyen ikinci kuşak çocukları üzerine araştırmalar yaptıktan sonra, paris/fransa'da nathan yayınevi için türkiye kitabını hazırladı.

    en kapsamlı projesi “turkic speaking peoples - türkçe konuşanlar” en çok ses getiren çalışmalarından biri oldu. 14 yılda tamamladığı kitap için 110 bin kilometre yol kat ederek 35 bin kare fotoğraf çekti. kitabın türkçe çevirisi ise 2008’de istanbul’da yayınlandı. yayınlanmış diğer kitabı ise ‘bir zamanlar orta asya’. kitabı ile ilgili çeşitli sergiler açıldı.

    ergun çağatay’ın türkiye’de açtığı son sergilerden biri de “merceğimdeki 50 yıl” adını taşıyordu. şubat ayında yitirdiğimiz sanatçı, 50 yıllık fotoğraf macerası sonunda ortaya çıkan fotoğraflardan seçtiklerine bu sergide yer vermişti.
  • almanya'daki türk işçileri*fotoğrafladığı wir sind von hier sergisindeki fotoğraflarına hayran kaldım. özellikle 1. kuşak ve 2. kuşak arasındaki kültürel değişimi çok iyi gözlemliyorsunuz. bu kuşaklar arasında mesleki değişimler de var elbette. geneli mavi yaka, berbat koşullarda çalışan, almanya'ya işgücü anlaşmasıyla yeni gelen 1. kuşak; geleneksel türk ailesi ve alman toplumu arasında sıkışmış kimlik bunalımı yaşayan 2. kuşak ve iyi yerlere gelmeye başlayan, eğitimli 3. kuşak. buraya hepsini koyamıyorum ama belki incelemek isteyen olur diye;
    görsel - kreuzberg bittabi. artan neo-nazi ırkçılığına paralel olarak türkler'in duvar yazıları
    görsel
    görsel -göç ofisi, şimdi de yeni göç eden türkler buralarda
    görsel -duisburg
    görsel -2. kuşak çocuklara dair almanya'da bir dönem bir tartışma başlıyor. 1. kuşak, yani ilk gelen ana-babaları mavi yaka olarak, ağır işlerde çalışan bu çocuklar, gün içinde genel olarak başı boş ve kendi hallerindeler. üstelik iki kültürün arasında sıkışarak yaşıyorlar. burada almanya'nın entegrasyon konusundaki "bilinçli" yetersizliğinin payı da çok büyük tabii. böylece; kayıp kuşak tartışmaları alevleniyor.
    görsel
    görsel yine kreuzberg
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel - berlin
    görsel bu fotoğraf önemli. 1989 yılında berlin duvarı yıkılıp, akabinde almanya birleştikten sonra, cdu ve csuyabancılara karşı ağır bir propagandaya başlıyor, anti göçmen konseptli. aslında birleşimden sonra türkler'e ihtiyacın ortadan kaklması ve türkler'in aile birleşimiyle sayılarının giderek artması da tepkilere neden oluyor.
    ilaveten o yıllarda almanya, diğer ab ülkelerine kıyasla en çok iltica başvurusu kabul eden ülke konumunda. eh bu da almanlar'da ciddi bir isyana sebep oluyor -zati o yıllarda neo-nazi eylemler de artıyor-.
    dolayısıyla yeni alien act -ausländergesetz- tartışmaları hükümet içinde başlıyor. sıkılaştırılmış vatandaşlık yasası ve sıkılaştırılmış iltica yasası.
    bu fotoğraftaki eylem de tamamiyle buna karşı. fotoğraftaki kadınların siyasi tandansından, şimdiye değişen duruma dair yorum yapmıyorum.

    sergi berlin'de bitti. umarım türkiye'ye de gelir. zira türkiye, almanya'daki türklerin durumundan çok kopuk. aradaki bağlantının bir şekilde yaratılması gerek.
hesabın var mı? giriş yap