• 8 yıllık dostluğumuzun sonunda farkına varmış olduğum gerçek. yıllardır kıllanıyordum kendisinden illuminati ile bir bağlantısı olma ihtimali üzerine fakat bir türlü ispat edemiyordum. evet, sekiz yıl sonra. burda anlatsam inanamayacağınız bir olayı yaşadım 3 ay önce.. inanmayacağınız için yazarak kendimi yormak istemiyorum.

    size ispat edebileceğim tek şey emre islek'in şu entrysidir. (bkz: #23357706)

    entryde geçen ''bitkilerden bulaşacak et yiyen tedavisiz bakterilere'' kısmına dikkat ediniz. bu bakteri bir kaç gün önce fırtlamış olan ''ehec'''ten başkası değil. bu yazarın işbu entryi girdiği tarih ile ehec virüsünün ortaya çıktığı tarihe dikkat ediniz. yazar bu virüsten mayıs'ın 5'inde bahsediyor. virüs ise haziranın başlarında patlak veriyor ! özellikler aynı.. bir illuminati oyunu..

    diğer yazılanlara ise varin siz kafanızı yorun..

    kıbrıs'ta beraber rus karısı sikerken bile illuminati'den bahsediyordu adam..

    casinolarda kaynagı belirsiz yerlerden onbinlerce dolarla rulet oynardık. kaya artemis otel jasmine court hotel, merit crystal cove hotel & casino ve daha niceleri.. paraları dizip oyunu oynarken çekilmiş fotoğrafları yollayabilirim.. bahsettiğim paralar çok büyük.. ye$il ye$il, üzerinde benjamin franklin resimleri olan dolarlar.. paranın kaynağını her soruşumda konuyu değiştirirdi..

    evet beyler, söz konusu yazar ekşi sözlüğe sızmış illuminati tarikatinden sadece biri..

    (bkz: tehlikenin farkında mısınız)
  • emre'yle badi olduğum süre içinde şüphelendiğim ama bir türlü inanamak istemediğim önerme.

    "çağın ötesinde diyordum ama bu kadarını beklemiyordum hacı" bu işin içinde kesin bi' halt vardı ama sonunda bu ne amina koyim ya karanlıkta kalmış gerçekleri aydınlatarak gerçeği yüzümüze vurdu gelişmeleri hararetle takip ediyoruz.
  • (bkz: hasiktir diyorum)

    kendisiyle yeni yazarlar hoşgelmiş zirvesinde tanışmış ve zirve sonunda evlerimiz yakın olduğu için zirveden aynı taksiyle dönmüştük. hatta bundan sonra sık sık görüşelim, arayı uzatmayalım gibisinden cümleler kurmuştuk. sonra da bir daha haber alamamıştım. bir kaç kez aramıştım ama telefonlarıma da cevap vermemişti. bende içimden "ne şeref yoksunu insanmış" diye geçirmiştim. desenize mevzu başkaymış.
  • 2009'un son baharında birlikte yapmış olduğumuz bir italya gezinde yaptıkları ile beni yine kıllandırmış olduğu durumdu..

    yine aylardan kasım, sanki sende kaldı bir yarım. her nefesim her anım, sanadır canım..

    roma'dayız. ''hadi emrecim vatikan'a gidelim, gezelim görelim '' diye öneride bulunduğumda gayet sakin olan kendisi birden sert bir tonla '' hayır ! olmaz '' tepkisini vermişti. bu hıncal davranışına karşılık vermedim. akşam olmuştu, can sıkıntısı hat safada ve biz mal gibi geziyoruz. ''emre o zaman sistine şapeline gidelim panpa ? çok güzel bir yer, papalık seçimleri orda oluyor biliyor musun ? michelangelo'nun freskleri ile meşhur'' dedim lakin yine rededildim

    kıllanıyordum durumdan gittikçe. neden gelmiyordu o kadar ısrarlarıma rağmen ? nerden geliyordu bu hristiyanlık nefreti. bende müslümandım ama amacım gezmek, görmek..

    akşam oldu, ceplerimiz yine kaynağını halen bilemediğim paralar ile dolu. '' bu gece çapkınlık yapalım mı lan bnaky ;) '' diye sordu, onayladım.. ama ''rahibe zikmek istyiorum ben dedi !''

    kalakalmıştım.. neden özellikle rahibe ? hem mümkün değildi, evet. mümkün olmayacağını söyledim, kendisini bir saat otel odasında beklememi söyledi bendeen 20 bin dolar isterken.. ama vardı, evet onun cebinde yanılmıyorsam 45 bin dolara yakın para vardı.. ne yapacaktı bu kadar parayı ?

    söylediği gibi 1 saat sonra geldi yanında iki tane rahibe kıyafetli kadınlarla..

    - al işte sana rahibe ! hani mümkün değildi ?
    + bütün paraları bunlara mı verdin emre ?
    - evet, evet !!!! diye bağırıyordu zevkle..

    + olm o kadar parayı bana verseydin burdan türkiyeye kadar sana götümü siktirirdim lan ! dedim, şaka yaptığımı anlayıp gülümsedi.

    grup halindeyiz, saçma saçma sözler çıkıyor ağzından.. sevişirken partnerine şiddet uyguluyor, ara sıra türkçe küfürler ediyor ama ben o an başka işlerle uğraştığım için dikkat vermiyorum kendisine..

    benim işim bitmiş, emrenin o saçma hareketlerini izliyordum.. ve ağzından tüylerimi diken diken eden o söz çıktı...

    ''ghayat assa adah ! ghayat assa adah ! ghayat assa adah.... ''

    tekrarlıyordu sürekli. o terkarladıkça nem acı çekiyordum. bir şey diyemiyordum, nesin olm sen götveren diye soramıyordum. kendi odama geçip uyumayı seçtim. sabah tek kelime etmeden ülkemize döndük..
  • (bkz: #23095787)

    tehlikenin farkında mısınız?
hesabın var mı? giriş yap