34 entry daha
  • eczacılıkla ilgili hiç bir bilgiye sahip olmayanların hakkında ahkam kesmemesi gereken meslek topluluğu mensubu insan. sorsan " tylol hot'ın yan etkileri nedir ? " diye , yüzde doksanı hönk diye kalacak. eczacılık işletmeciliği desen , " raftan al ver" diyecek. eczane açmak için gereken sermayeyi dile getirsen , kurulmuş saat gibi " 2 senede çekiyonuz arabayı yeaa" laflarıyla ortada dolanacak. sonra gelip eczacılık hakkında ahkam kesecek. benim anlamadığım konu bu. kardeşim ben gidip su tesisatçılar ya da avukatlar hakkında atıp tutuyor muyum ? hayır. niye ? anayasanın bilmem kaçıncı maddesi desen mal mal bakarım , elime ingiliz anahtarı versen ya da sıhhi tesisat dükkanı açtırsan 2 haftada şehri terketmek zorunda kalırım. çünkü benim uzmanlık alanım değil. lütfen siz de bizimki hakkında bilmeden sallamayın. gerçekten bilmediğiniz o kadar çok şey var ki.

    edit: örnek verdiğim meslekler tamamen rastgele seçilmiştir.
  • unvanlarını kazanmak için gerçekten çok zorlu bir eğitim sürecinden geçen sağlık mensupları... bazı insanlar tarafından bakkal olarak değerlendirilmesini hala anlayabilmiş değilim. bakkal olarak nitelendirilen bu kişiler ilaç, insan anatomisi, fizyoloji, patoloji, farmakoloji, kimya hakkında çok gerekli bilgilere sahipler. sen eczacına güvenmezsen, sana neden danışmanlık yapsın, sen sormazsan neden anlatsın gerekenden fazlasını. jenerik ilaç dışında reçetelenmiş ilacınız olunca bakkal diye nitelendirdiğiniz insanlar yapar ilacınızı, inanır mısınız fitil bile yapabiliyorlar şaka gibi değil mi?
  • zamanında, puanınız yetiyorsa hiç düşünmeyin yazın süper meslek demiştim. ne oldu bunlara da bu hale geldiler. neyse artık yazmayın diyorum. yapılacak iş değilmiş baksana ne hale getirdiler güzelim mesleği.

    sanırım sorunlar hep kalfalardan kaynaklı, yada bana anlatılanlar hep kalfa odaklı.. keşke daha fazla tezgah başında dursalarmış. kalfalar yüzünden dolayısıyla eczacılar yüzünden elinde güç olan adamlar canı yanmış eczacıları bitirmeye uğraşıyorlar.

    sağlık da adam gibi para kazanan bi eczacılar vardı onlarda bitti oldu. sıradaki!...kim güzel para kazanıyor bakim?
  • eczacılara neden ilacı kendi üretip satıyor muamelesi yapılıyor anlamıyorum. ilaç sektörünün kaymağını yiyenler ilaç firmaları, eczacı ilacı onalrdan alıp satarak kendini geçindirmeye çalışıyor, ama devletin gücü eczacıya yetiyor.

    sosyal güvenlik kurumunun ilaç harcamalarının fazla olmasının sebebini de eczacılara bağladınız ya; helal olsun. 3 liralık ilacı devlete 50 liraya satan ilaç firmalarının suçu yok; buna karşı çıkmaya çalışan eczacı açgözlü. yok ya!
  • akılları sıra akp'ye karşı gelebileceklerini zanneden açgözlü insanlardır. size kimse demedi mi akp yüce türkiyeli milletinin iradesidir ve ondan başka ilah yoktur.
  • ekmek kavgasında olan insanlardır. çünkü sözde sağlık reformları sayesinde, ekmeğinden olacak bir güruhtur. buna rağmen hala insanların çıkarları için uğraş vermektedir. yalnız bırakılmalarına içerleyendir. çünkü bugün başlarına gelen şey yarın herkese teker teker uğrayacaktır.
    ilaç politikasının güllük gülistanlık gitmeyeceği uyarısını yaptıkça yalancılıkla suçlanandır. çünkü bazılarına göre bütün eczacılar fabrikatör gibi para kazanmaktadırlar ve bu hareketleri son çırpınıştan başka bir şey değildir.
    katkı paylarının artmaya devam ettiğini söyledikçe dışlanandır. çünkü eczanelerden tahsil edilen bu paraların eczacının cebine gittiğini sananlar vardır.
    eşdeğer ilaç uygulamasının daha da sertleşip vahimleşeceğini söyledikçe iftira atılandır. çünkü eşdeğer ilaçları sadece ve sadece kendi insiyatifiyle verdiğini söyleyen, provizyon sisteminin eczacıyı yönlendirdiğini bilmek istemeyen, ayrıca bütün orijinal ilaçları süper ilaç sanan insanlar vardır.
    zincir eczaneler gelince nöbet olayının kalkacağını söyledikçe dalga geçilendir.
    halkın bilinçsiz olduğunu, bu sayede yanlış ilaç kullanımından doğan vakaların artacağından şüphe duyduğunu söyledikçe bir iki kötü örnekle lafı ağzına tıkılandır. çünkü bütün eczaneleri kalfa çekip çevirmektedir, bütün eczacılar da kahve köşelerinde pişbirik oynamaktadır. ayrıca eskisi gibi değildir ülkemiz, edirne'den kars'a kadar bütün insanlar okumuştur ve bilinç kazanmışlardır.
    bu kadar lafa rağmen hala karları azalacak diye dert yanıyorlar, başka bir şey düşündükleri yok diye düşünülendir. daha ne diyeyim?
  • hepsi eczane işletmez, bir kısmı hastanelerde filan çalışır, devlet memuru maaşı alırlar.
  • statükoları bozulacağı ve kazandıkları fahiş paralar azalacağı için ayağa kalkan meslek grubu. anlamadıkları şey ise şu, artık bu ülke rasyonel bir akılla yönetilmeye başlıyor ve ekonominin-devletin-halkın sırtına yük olan ve sadece sahip oldukları bir diploma yüzünden ömür boyu yük oluşturan bu kurum değişmek zorunda ve değişecek, bu kadar basit.
    ayrıca bu grup market eczacılığını da yanlış bilgilerle kötülemekte. market eczacılığına geçilirse bakkallarda marketlerde ilaç satılacağını zannediyorlar veya böyle bir hava yaratmaya çalışıyorlar. halbuki amerika ve avrupa daki uygulama, süpermarket tarzında ama mecburi olarak eczacıların satış elemanı olarak çalıştığı eczaneler. bizde de olacak olan bu. yani eczacılardan başka kimse ilaç satamayacak ama diğer girişimcilerin de eczane açması sağlanacak, o kadar. yani iktisatta tekelin kırılması dediğimiz şey.

    (bkz: hayat ne tuhaf vapurlar filan)
  • ilaç fiyatlarında serbest vatandaş için önemli bir indirim olmadığını, bu indirimin aslında uygulama talimatları ve muhasebe oyunlarıyla sadece kurumlara kesilen faturalarda olduğunu anlatamayan meslektir.

    bahsedildiği gibi 5-6 yıldır ilaçlara zam gelmediğini, bu süre içinde ilaçların enflasyonun altında kalan birkaç üründen biri olduğunu, birinci basamak sağlık hizmetinde neredeyse tüm dünyada ücret alınmazken, ülkemizde alınmaya başladığını da anlatamamıştır.

    ilaç alış fiyatlarının serbest piyasa koşullarıyla belirlenmediği ama satışı söz konusu olunca tüm avrupadaki en ucuz ilaçların fiyat olarak baz alındığını, buna bağlı olarak kaliteli biyoyararlanımı olan ilaçlardan vatandaşımızın faydalanamadığını anlatamayandır.

    market modelinin sadece abd'de olduğu, orada zincir eczanelerin sahiplerinin sermayedarlar değil, eczacılar olduğunu, avrupada bazı ülkelerde market içinde sadece otc (vitamin ve basit ağrı kesiciler vs...) satıldığını ama yanlış kullanımlar dolayısıyla bu uygulamaların olduğu ülkelerin bile geri adım atmaya çalıştıklarını anlatamayandır.

    bazı kurumların geri ödemelerinin 1 yılı bulduğunu, bu faturalara ait peşin vergileri kısa sürede ödemeleri yanında her ay kdv ödediklerini, büyük şirketlerin bazıları binbir yolla vergi ödemezken, her yıl rekortmen listelerine girdiklerini, sattıkları her ilaç faturalı girip çıktığı halde, neredeyse sıfır vergi kaçağı olduğu bilinmesine rağmen, vergi dairelerinin her sene defterlerini incelediklerini anlatamayandır.

    eşdeğer ilaç yerine eşlenik ilaç (iyi bir tansiyon ilacı yerine en ucuz herhangi bir grup tansiyon ilacı fiyatının ödenmesi) gibi abidik gubidik kararlar için, vatandaşın sağlığı bozulmasın diye hükümetle masaya oturmak zorunda kalandır.

    reçetelerinin incelenmesinde örneklemeye tabi tutularak, 1000 tl lik reçetede 50 tl hata varsa, 100000 tl lik reçetede 5000 tl hata vardır denilerek parası kesilendir.

    her gün ilaç ödenme koşullarının değişmesi yüzünden bilgisayar başına çakılıp mevzuatı takip etmekten, gerçekten olması gereken yere, yani tezgah arkasına geçip, hastasına derman olamayandır!...
  • - bir tanesini bile yarın bir gün arçelik bayisinden bilgisayar alırken görürürsem kafasına o klavyeyle vura vura sersemletirim.
    bill gates, kopya windows için devlet bize yardım etsin, s20, mspresss, 2009
226 entry daha
hesabın var mı? giriş yap